Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’e Başbakan Binali Yıldırım’ın Dışişleri Danışmanı Kemal Ökem’in büyükelçi olarak atandığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan ve Özbekistan ziyaretleri öncesinde Ankara Esenboğa Havaalanı’nda basın toplantısı düzenledi. Mısır’da Musri’nin yeniden yargılanması kararını değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha önce de bir idam kararı temyiz edilmişti ve olumlu dönmüştü. Şimdi bu ikincisi oluyor. Yani bunu olumlu gördüm dersem herhalde çok ciddi bir sözde rüşvet olur. Zira bu atılan adım bir defa dürüst bir adım değildi ki; bu insanlar yaklaşık 3 yıldır içeride. Bunların aileleri, hepsi mağdur durumda. İçerideki yaşam koşulları nedir ne değildir bunları bilmiyoruz. Böyle bir sorunla karşı karşıyayız. Daha sonraki süreçte ne olacak, yapılan açıklamalara bakarsanız müebbet hapis diyorlar. Burada atılacak tek adım şudur; Mısır’ın içişlerine karışmak olarak bu ifadeleri kimse değerlendirmesin ama sadece ben şuna inanırım yüzde 52 ile seçilmiş bir cumhurbaşkanına, onun yanında bulunan bir milli savunma bakanı, ki bu ordunun genelkurmay başkanıydı, böyle bir darbe girişiminde bulunmasını asla demokratik bir yaklaşım olarak değerlendiremeyiz. Dünyada ne yazık ki demokrasiyi savunduklarını söyleyenler, hep bunların yanında yer aldılar, kırmızı halılarla ülkelerinde bunları karşıladılar. Şu anda ben yine aynı noktadayım. Çünkü adil bir süreç Sayın Musri ve arkadaşları için işletilmemektedir. Şu anda onlar mağdur durumdadır, mazlum durumdadır. Mağdur ve mazlum durumda olan Musri ve arkadaşlarına karşı sadece yeniden yargılanma yolunun açılması değil, onların bir an önce serbest bırakılması aslolandır. Serbest bırakıldıktan sonra gerisini pek önemsemiyorum. Ama aslolan şu anda haklarının kendisine telim edilmesidir, özgürlüklerine kavuşmalarıdır” ifadelerini kullandı.

“SAYIN BAŞBAKANIMIZIN DIŞİŞLERİ DANIŞMANI KEMAL ÖKEM BEY’İ İSRAİL’E BÜYÜKELÇİ OLARAK ATIYORUZ”
İsrail Büyükelçiliğine Kemal Ökem’in atandığını açıklayan Erdoğan, “İsrail ile ilgili olarak bu konuda da Sayın Başbakanımızın Dışişleri Danışmanı Kemal Ökem Bey’i İsrail’e büyükelçi olarak atıyoruz. Onlar da biliyorsunuz büyükelçilerini atadılar. Zannediyorum dün görevine başlamış olması lazım” şeklinde konuştu.

“ÖYLE ZANNEDİYORUM Kİ DİĞER ÜLKELER DE BURADAN NASİBİNİ ALACAKTIR”
Pakistan’da FETÖ’den dolayı 23 okulun kapatılması, 108 öğretmenin ve aileleriyle birlikte 400 kişinin sınır dışı edilmesi ile ilgili soruya Edoğan, “Pakistan ile ilgili olarak Maarif Vakfımız zaten gerekli tedbirleri almış vaziyette ve Pakistanlı muhataplarla da bu konunun çalışmaları başladı. Bu ziyaretimizde de yine Maarif Vakfı yetkili arkadaşlarımız muhataplarıyla orada görüşmelerine devam edecekler ve burada herhangi bir sıkıntıya mahal vermeden inşallah bu işi çözmüş olacağız. Onların oradaki bütün FETÖ’nün yetkililerini, oradaki çalışanlarını aileleriyle birlikte yurt dışı etmeleri Pakistan’ın bu işi ne kadar önemsediğini ve dünyadaki FETÖ okullarına veya değişik etkinliklerine çok önemli bir cevaptır, çok önemli bir bana göre telkindir. Öyle zannediyorum ki diğer ülkeler de buradan nasibini alacaktır. Bundan herhangi bir endişem zaten söz konusu değil. Bunu da gittiğimizde kendileriyle görüşeceğiz” cevabını verdi.

“ŞU ANDA DÜNYANIN BİRÇOK YERİNDE HALA İDAM VARDIR, KİMSE BİZE BU NOKTADA FARKLI BİR DERS VERMEYE KALKMASIN”
İdam konusundaki görüşlerini yineleyen Erdoğan, “İdam konusuyla alakalı da bu milletimizin talebidir. Milletimizin talebini bizim bir defa geri çevirmemiz, yani bir taraftan demokrasi demokrasi diyeceksiniz. Demokrasi nedir? Milletin talebine saygı duymaktır. Şimdi milletin böyle bir talebi var, bu talebin götürüleceği yer parlamentodur. Parlamentoya bu talep götürülür, eğer parlamento milletin bu talebini uygun bulursa, bu talebine uyması halinde hep benim yaptığım açıklama nedir? Bu bana geldiği zaman da ben bunu onarım. Ama hükümetimizin açıklaması ayrıca nedir, biz buna rağmen, bunu aynen Anayasada olduğu gibi yine milletimize götürürüz. Milletimizin de bunun ayrıca onayını üst düzeyde alırız. Millet bunu onadıktan sonra Avrupalı şunu demiş, bunu demiş, bu bizi ilgilendirmez. Şu anda dünyanın birçok yerinde hala idam vardır, kimse bize bu noktada farklı bir ders vermeye kalkmasın. Azınlıkta değil, dünyanın çoğunda bu var. Bunu da özellikle halkıma duyurmak isterim. Onlar da bu halden memnundurlar. En son Belarus’a gittim. Belarus bir Avrupa ülkesi. Belarus Başkanı ki orada biliyorsunuz başkanlık sitemiyle yönetilen bir ülkedir, ‘ülkemde bu noktada, bu sistem gayet iyi çalışıyor ve suç oranları bizde düşüktür ve millette bu halden memnundur.’ Avrupa mesela Belarus’a çok saldırıyor. ‘Sizde ne için bu vardır?’ Sayın başkan da açık ve net olarak, ‘Halkım memnun, ben de şu anda bu suç oranlarının bu kadar düşük olması sebebiyle memnunum.’ Ama federasyon başkanına da sürekli Batı diktatör diye saldırıyor. Niye; bir yerde huzur varsa, bir yerde barış varsa, bir yerde ekonomi, her şey iyi gidiyorsa Batı hemen oraya saldırmaya başlıyor. Şu anda Amerika’da olanları görüyorsunuz. İstedikleri, istenen başkan olmadı diye şu anda Sayın Trump’a nasıl saldırdıkları ortada. Şu anda sandıktan çıktı, bir saygı duyun. Nasıl bir çalışma ortaya konulacak bu bir görülsün. Ne yapacaksanız, ne yazacaksanız ondan sonra yazın. Bu da tabi kimin dünyada demokrat veya demokrasiye saygılı olduğunu göstermesi açısından çok çok önemli” değerlendirmelerinde bulundu.
(İHA)