Geçtiğimiz günlerde yapılan panelin sonuç bildirisi olarak vadideki 6 köy muhtarının imzası bulunan açıklamada, Artabel Tabiat parkında bulunan 21 adet buzul gölünün kirliliğe karşı toleransı olmadığından yok olan türlerin tespiti açısından büyük önem taşıdığı, bu nedenle de bölgenin hidrolik yapısına hiçbir şekilde müdahale edilmemesi gerektiği vurgulandı.

Göllerin yanı sıra bölgede 141 adet bitki türü, 30 memeli ve 88 kuş türü varlığına dikkat çekilerek, "Tabiat parkındaki 141 bitki türünün 12'si endemik ve bunların 10 tanesi kırmızı listedir. Yine bölgedeki 30 memelinin 6'sı, 88 kuş türünün 8 i kırmızı listededir. Bu Tabiat Parkını yok etmek kime hizmet etmektir." denildi.

Toplam 25 kilometre uzunluğundaki vadide yapımı planlanan 5 adet HES'in yörede yaşayan yaklaşık 10 bin insanın yaşam alanlarını ortadan kaldıracağı belirtilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi: "Yaşamaya dair kılcal damarların tıkanması bu bölgeye ihanetten başka bir şey değildir. Kaldı ki daha önce aynı vadide DSİ tarafından yapılan bir Hidro elektrik santrali su yetersizliğinden bir tek köye bile elektrik veremediğinden kapatıldığı da bir gerçektir. Mevcut su yaz aylarında sulamaya bile yetmezken, bu planlanan HES ler neye ve kimlere ne için satılmıştır. Köylünün toprağına niçin el konulmak istenmektedir. Köylünün bin yıldır yaşadığı bu topraklar ve kullandığı su neden Özelleştirilmek istenmektedir."

PROJE RAPORU HAYALİ Mİ HAZIRLANDI?

Açıklamada, bölgede HES yapmak için hazırlanan proje dosyasındaki verilerin, vadiden 25 kilometre aşağıdaki su debisi verilerinin kullanıldığı iddia edilerek, bu durumun hem devleti hem de köylüyü kandırmak olduğu vurgulandı. Proje dosyası hazırlanırken bölgede yaşayan insanlara hiçbir şey sorulmadığı ifade edilirken, proje tanıtım dosyasında ki'kayda değer sulama kullanımı yoktur, su kullanımı yapacak herhangi bir tesis mevcut değildir' ifadeleri ise "ucuz ve anlamsız cümleler" olarak nitelendirildi.

Artabel ve Musalla vadisinde yapımı planlanan ve ÇED aşamasında olan Kuzey HES projelerinin gerçekleşmesi durumunda, vadi ve yaşam alanlarının geri dönülmez bir tahrifata uğrayacağını kaydeden yöre sakinleri, "Bu vesile ile bilimsellikten ve gerekli ciddi analizlerden ve çalışmalardan yoksun, üstün körü hazırlanan bu HES projelerinin derhal iptal edilmesi gerekmektedir. Proje hazırlık safhasında bölgeyi tanımak adına yapılan çalışmalar yerinde yapılmamış ve gerçeği yansıtmamaktadır. Daha yeni mezun olmuş genç mühendislere projeler ve bilirkişi raporları imzalatılarak, dünyanın en güzel vadilerinden biri olan Artabel vadisinin yok olması. Bölgede bulunan yaklaşık 100 ton alabalık üretimi ve 5 milyon adet yavru üretim kapasitesine sahip 5 tane alabalık üretim tesisinin kapanması. Yazları yaklaşık 10 bin kişinin yaşadığı ve tarım yaptığı tarım alanlarının yok edilmesi. Mevcut turizm tesislerinin kapanması söz konusudur.

Geçimini balıkçılıkla sağlayan 100 lerce insan hangi suyla balıkçılığa ve yaşamaya devam edecektir. Dünyanın en güzel vadilerinden olan Artabel Tabiat Parkı hangi suyla yaşamına devam edecektir. Artabel Tabiat Parkındaki 21 Adet buzul gölü kirliliğe karşı toleransı olmadığından yok olan türlerin tespiti açısından büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle bölgenin hidrolik yapısına hiçbir şekilde müdahale edilmemesi gerekir. Bunun yanı sıra bölgede 141 adet bitki türü, 30 memeli ve 88 kuş türü vardır. Tabiat parkındaki 141 bitki türünün 12'si endemik ve bunların 10 tanesi kırmızı listedir. Yine bölgedeki 30 memelinin 6'sı, 88 kuş türünün 8 i kırmızı listededir. Bu Tabiat Parkını yok etmek kime hizmet etmektir. Kaldı ki; Bu vadinin sonunda zaten Hasköy de DSİ tarafından planlaması yapılan AKSA Enerji üretim A: Ş. Ye yapımı bir sözleşme ile verilen 27,6 milyon m3 rezervuar hacmi bulunan 13567 m ( yaklaşık 14 km) uzunluğunda bir tünelle 30 mw enerji üretecek KULETAŞI barajı zaten yapım aşamasındadır. Ayrıca bu vadiden gelen su hali hazır da Torul Barajı, Kürtün Barajı ve Kürtün-Doğankent arasında birçok Hidro Elektrik Santralini beslemektedir. Deremizin potansiyelinden bu denli faydalanıldığı halde kaynağına bu kadar yaklaşmanın doğruluğu konusunda vadi halkı olarak çekincelerimiz bulunmaktadır." dedi.

"BU KONUDA BEDEL ÖDEMEYE HAZIRIZ"

Panel Koordinatörü Yüksel Demir, Deli Köyü Muhtarı Özbey Gügercin, Kalecik Köyü Muhtarı Ertan Akkoyunlu, İnkılap Köyü Muhtarı Ahmet Oral, Gülaçar Köyü Muhtarı Yüksel Yalçın, Işık Kötü Muhtarı Süleyman Çelik ve Günay Köyü Muhtarı İsmail Çubukçu, imzalarının bulunduğu bildirinin sonunda bu durumu kabul etmeyeceklerini, yasal yollardan haklarını arayacaklarını, yaşam alanlarını savunacaklarını ve bu konuda da bedel ödemeye hazır olduklarını deklare etti.