Son dönemlerde parti içi yaşanan sıkıntılar ve istifası ile ilgili soruları cevaplayan Tekin, her ailede olduğu gibi parti içinde de zaman zaman anlaşmazlıkların olabileceğini belhirterek parti içi tartışmalara hiç bir zaman girmediğini söyledi. CHP'nin parti içi sorunlarını kamuoyu ile tartışmadığını kaydeden Tekin, "Parti tartışmasının içersine girmek istemiyorum. Ben, CHP'nin aile içi sorunlarını hiç bir zaman kamuoyunda tartışmadım, tartıştırmadım. Benim parti terbiyemde bunu musade etmiyor. Her siyasi partide her ailede olduğu gibi zaman zaman anlaşmazlıklar olabilir, bu aile içinde geçerlidir. Nasıl kardeşler arasında sorunlar yaşanıyorsa bunlar geçiçi sorunlardır. Bunu böyle kabul edeceksiniz" dedi.

Tekin, siyasi planlarla ilgili adının Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ile adı geçtiği sorusuna böyle bir planının olmadığını belirterek "Benim kişisel bir planımın olmasının anlamı yok, önemli olan partim böyle bir görev verirse her türlü göreve hazırım. 30 yıldır siyaset yapan bir insanım. Gençlik kollarında, parti yöneticiliğinde, il başkanlığı ve genel başkan yardımcılığı gibi görevlerde bulunan bir insanım. Bu açıdan benim kişisel planlarım dışında partimin ve İstanbul halkının kabul edeceği aday olması gerekiyor. Beni parti içi kavgaların içinde görenler var mı? Parti içi kavgaların içinde olan bir insan değilim. Tam tersine CHP bütün enerjisini dışa harcamalı diyen bir insanım. CHP tarihinde İstanbul'da hiç tek aday olmamıştır. İki kez tek aday seçilen il başkanıyım. Bunu özellikle altını çizerek söylemek istiyorum. Parti içi barışı sağladığım için tek adayım. Parti içinde barış sağlanır, önemli olan Türkiye'de barışın sağlanmasıdır" diye konuştu.

Başbakanın devletin bütün kurumlarıyla kavgalı olduğunu kaydeden Tekin, şunları söyledi:
"Hiç kimse sadece CHP değil, kurumları hiç kimse aşalamaz, böyle bir şey söz konusu değil. Sayın Başbakan geriye dönük makarayı sardığı zaman göreceksiniz, devletin bütün kurumlarıyla sayın Başbakan kendisi kavga etti. Şimdi nasıl oluyor da askerle CHP'ni iniltili hale getiriyor. 12 Eylül döneminde en önemli darbeyi biz yemişiz. CHP kapanmıştır, partinin bütün kadroları cezaevlerine düşmüştür. 28 Şubat döneminde en çok tartışılan ve bir tek mağdur olan parti var o da CHP. CHP'ye bunun bedelini barajın altında kalarak ödettiler. İkincisi de sayın Erbakan'dır. İktidarın, sayın başbakanın bütün kabinesindeki bakanlara, parti yöneticilerine baktığınızda hangisinin darbe yönetiminin mağduriyeti var. 12 Eylül döneminde şu an iktidar yetkililerin bir mağduriyeti var mı? Tam tersine. darbelerle beslenen bir iktidardır."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Trabzon'da AK Parti Gençlik Şöleni'ndeki konuşmasında 27 Mayıs Darbesi ile ilgili 'CHP bıyık altında gülüyordu' şeklindeki soruya ise "CHP boş ver geç, biz bıyık altından güldük diyelim. Sen ne yapacaksın. Nedir bu ? Sayın Genel Kurmay Başkanı ile görüşürken mezara kadar götürebileceğin hangi sırlar var ?" şeklinde cevapladı.