CHP Trabzon Milletvekili Adayı Avukat Haluk Pekşen, Trabzon’un dertlerini Trabzon kadar iyi bildiğini belirterek, yapacakları ilk hamlenin Trabzon’u dünya ekonomisine entegre etmek olduğunu söyledi.  

  7 Haziran’da yapılacak olan seçimler öncesi çalışmalarını tüm hızıyla sürdüren CHP Trabzon Milletvekili adayı Avukat Haluk Pekşen, mahallelerde düzenlediği mitinglerle insanların ilgi ve sevgiyle karşılaşırken, yaptığı açıklamalarla dikkatleri üzerine çekiyor. Partisince Çukurçayır ve Akyazı mahallelerinde coşkulu kalabalığa seslenen Pekşen, mahalle girişlerinde yoğun bir ilgiyle ve konvoyla karşılanıyor.

  Partisine ve kendisine gösterilen yoğun ilgiye teşekkür eden CHP adayı Pekşen, geldiği günden beri Türkiye'de ve Trabzon'da müthiş bir CHP rüzgârı esmeye başladığını belirterek, “Emeklilerimizi iki bayramda iki ikramiye maaş vereceğiz dedik, telaş başladı. Ak Parti'nin söylediği bir şey duyuyor musunuz? Biz geliri olmayan ailelere aylık 720 TL maaş dedik. Ak Parti’nin söylediği bir şey yok. Esnaf Bakanlığı kuracağız dedik ve esnafımızı faiz batağından kurtaracağız dedik, onların söylediği bir şey yok. Trabzon, Ak Parti'ye hangi gerekçe ile oy verecek, merak ediyorum. Sayın Başbakan Trabzon'da yaptığı mitingde demiş ki, ‘Trabzon Güney Çevre Yolu’nu yapacağım, madem öyle, neden yatırım planında bu çevre yolu yok? Sayın Başbakan’ının eline bir tane not tutuşturmuşlar onu okuyor. Bir de Yat Limanı yapacağım dedi. Yat Limanı Trabzonspor Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nin deniz tarafında duruyor, içinde bir tane yat yok” ifadesini kullandı.

  "ÇUKURÇAYIR KADERİNE TERK EDİLDİ"

  Çukurçayır gibi 40 bin nüfusluk bir mahallenin kaderine terk edildiğini belirten Pekşen, “Burada bir tane lise yok. Buradan daha az nüfusa sahip ilçelerde bile bir kaç tane lise olmasına rağmen burada bir tane yok. Bir tane düzgün yol bağlantısı yok. Çukurçayır ile ilgili sürekli bir sürü yakınma var. Bunların hepsini biliyorum. Trabzon’un dertlerini Trabzon kadar iyi biliyorum. Bu şehrin dertlerinin hepsini biliyorum. Belediyesi ulaşımı yapamıyor. Bakanı okul yapamıyor. İçişleri Bakanı buraya güvenlik getirmiyor. 40 bin nüfuslu bir mahallede bir asayiş birimi yok. Mahalle kendi kaderine terk edilmiş ama betonlaşma konusunda bol miktarda Ak Partili yandaş var. Toplumun her kesimine CHP’de bir çözümü var bir projesi var. Hepsi de toplum tarafından kabul gören beğeni toplayan projeler. Ak Parti'nin toplum tarafından kabul edilebilir benimsenen bir projesi var mı? Halkımız,  ‘Bizim derdimizi çözecek, bizim beklentilerimizi karşılayacak siyasi iktidara oy vereceğiz’ diyor şeklinde konuştu.

  "TRABZON'DAN HİÇ KOPMADIM"

  “Trabzon kentinin ruhunu biliyorum” diyen Pekşen, sözlerini şöyle sürdürdü.

  “Çünkü ben hiç buradan kopmadım. 1993 yılında Trabzon'da kooperatife girerek bir ev satın aldım. Daha sonra bana talep geldi, ‘evinizi satarımsınız’ diye ama ben hiç satmadım. Çünkü çocuklarımın ailemin Trabzon'dan bağının kopmasını istemiyordum. Dünya'da böyle bir kenttin mensubu olmaktan daha büyük bir onur olamaz. Trabzonluluk dünyada önemli bir kariyerdir. Bu çok önemlidir. Bir tarihi ve kültürü temsil edersiniz. Dünya bunu görüyor. Bunu bildiğim için çocuklarımın Trabzon'dan kopmasını hiç istemedim evimi de hiç bir zaman vermedim. Baba topraklarımız da duruyor. İsteyenlerle hiç ilgilenmedim.“

  "TRABZON'U DÜNYA EKONOMİSİNE ENTEGRE ETMELİYİZ"

  “Trabzon’la ilgili olarak ilk yapılması gereken hamle şudur. Bizim müthiş bir fındık sanayimiz var. Bir adım öne gitmeliyiz. Trabzon'u kısa süre içinde dünya ekonomisine entegre etmeliyiz. Biz fındığı kırıyoruz. Kavuruyoruz ve un, yağ ya da püre yapıp ondan sonra iç veya dış piyasaya satıyoruz. Ama ondan sonrası yok ve daha ileri bir aşamaya geçemiyoruz. Dünya'da çikolata sanayisinde süt, tereyağı, şeker, fındık ve kakao kullanılıyor. Kakao dışında saydıklarımın 4'ü yalnızca Trabzon’da var. İşte dünyanın önde gelen çikolata fabrikalarından biri Trabzon'a gelerek büyük bir firmamızı satın aldı. Bunu neden bizler yapamıyoruz. İşte CHP iktidarında biz bunları da yapacağız. Biz fındık sanayisine yüzde yüz teşvik vereceğiz. Yapılacak olan yatırımın bir bölümünü Doğu Karadeniz Kalkınma Bankası’ndan hibe olarak vereceğiz. Yeter ki, Trabzon'a gelsinler fındık sanayisine ve çikolata sanayisine yatırım yapsınlar. Kredi vererek onları destekleyeceğiz. Rusya, Hindistan ve Çin çikolata tüketim sanayisine katıldı ama bize hiç bir katkısı olmadı. 2.5 Milyar insan çikolata tüketim sanayisine katıldı ama bize marka oluşturmada bir katkısı olmadı. Karadeniz Bölgesi’nde çikolata sanayisini desteklersek burada birçok alanla ilgili olarak iş imkanı sağlamış olacağız. Sanayicilerimiz buna hazır. Bunun için devletin desteği olması gerekiyor. Bu ülkenin gençleri burada kalsınlar diyorsak İsviçre'ye teslim ettiğimiz 16 Milyar dolar, Hollanda'ya teslim ettiğimiz 10 Milyar dolar, İtalya'ya teslim ettiğimiz 15 Milyar dolarlık çikolata sanayinde kendimize yer buluruz. O sanayi bizim zaten. İsviçre'de yağ, şeker, fındık ve kakao yok kısmen süt var ama İsviçre dünya çikolata devi bizde dördü var biri yok, bir türlü bu piyasaya girmiyoruz niye girmiyoruz? Önceliğimiz Trabzon’u bu alanda marka yapmak olacak” ifadelerini kullandı.