Ülkemiz çok büyük bir badire atlattı. Tabir caizse memleketimiz gitti, geldi. 

Bu bir darbe değil bir işgal ve iç savaş girişimiydi. Elbette bu yaşanan alçak ve hain girişim bir günde, bir ayda ya da bir yılda olmadı. 

Hani hep üst akıl deniyor ya evet o üst akıl yıllarca ülkemizi dizayn etti. Tabii ki bu üst akıl FETÖ değil; FETÖ bu üst aklın taşeronu, maşasıdır.

Zamanı gelince üst akıl tarafından kullanıldı. Elbette bu üst akıl ABD’dir, İngiltere’dir, AB’dir. Bundan tam kırk yıl önce ABD ülkemizde iki terör örgütü kurdu. Bunların biri etnik kimliğe dayalı, silahlı PKK terör örgütü; bir diğeri ise adına hizmet ve İslam’ı cemaat denen FETÖ terör örgütü. ABD yıllarca silahlı terör örgütü olan PKK ile ülkemizin kalkınmasını, gelişmesini önledi. 

Ülkemizin bölünmesi için PKK terör örgütüne her türlü desteği verdi. Bunu silahlı terör örgütü PKK ile başaramayan ABD yıllar sonra teröristbaşı Öcalan’ı ülkemize teslim etti; karşılığında bir diğer teröristbaşı Fetoyu aldı. FETÖ terör örgütüne her türlü desteği veren üst akıl ABD, yıllarca bu terör örgütünün alt yapısını inşa etti. Bu sayede neredeyse her ülkede okullar açtı. Ülkemizin başarılı ve muhafazakâr ve maddi durumu iyi olmayan ailelerinin çocuklarını aldı, yurtlarında topladı; onlara imkânlar sundu. Memuriyet garantisi verdi, ticarette her tür rantı sağladı bunun karşılığında akılları dahil benliklerini bile rehin aldı. Altın nesil dediler, hain nesil yetiştirdiler. Müslüman nesil dediler; vatanına milletine saldıracak, kurşun sıkacak kadar dinsiz bir nesil yetiştirdiler. Oysaki bizim dinimizde vatan sevgisi imandandır. İmanı olanın vatan ve millet sevgisi de olur. 

Üst akıl PKK terör örgütüyle yapamadığını FETÖ terör örgütüyle 15 Temmuz’da yapmaya çalıştı ama şükürler olsun ki Allah (c.c) bu millete, İslam’ın son kalesi bu ülkeye merhamet etti. Milletimizin cesareti ve başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Başbakan ve siyasi partilerimizin genel başkanları bu işgal girişimi karşısında dimdik durdular. Bu terör örgütüyle sonuna kadar mücadele edilmeli. Bu hainler öyle bir örgütlenme yapmışlar ki mürekkebin suyla karıştığı gibi ülkemizin hücrelerine, kılcal damarlarına kadar nüfus etmişler. 

Bu konuda herkes üzerine düşen görevi yapmalı. Aile bağı vatan sevgisinin önüne geçmemeli. Hainleri korumak en büyük hainliktir. Bugün konuşmayanların bir daha konuşmaya hakkı yoktur. FETÖ ile amacına ulaşamayan üst akıl tüm enstrümanlarını sahaya sürmüş. FETÖ, PKK, DAEŞ terör örgütleri ortak hareket ederek her gün bir yerde bomba patlatmaktadırlar. Hedef ülkemizin birliği ve kardeşliğidir. Ama ne kadar acı ve gariptir ki her zamanki gibi sözde dost müttefik ülkeler bırakın ülkemize yapılan bu hain saldırıları kınamayı; darbe ve işgal neden, nasıl gerçekleşmedi diye üzülerek analizler yapacak kadar düşman olduklarını gösterdiler. Bu ülkeler suçüstü yakalanmışlardır. Bunlar dost görünen düşman ülkelerdir.