6-7 Aralık 2016 tarihlerinde gerçekleştirilecek toplantıların açılış törenine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırım ile Genel Müdür Vekili Mehmet Ali Özkan, Merkeze üye olan 10 ülkenin kamu istihdam kurumlarının yöneticileri ve temsilcileri, akademisyenler ve çok sayıda davetli katıldı.
Toplantıya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu adına katılan Yıldırımhan, burada yaptığı konuşmada “Bilindiği üzere işsizlik yalnızca ülkemizin değil tüm dünyanın en önemli sorunlarını başında gelmektedir. Nitekim dünyada, işsiz sayısının önümüzde ki 4 yıl içinde 215 milyona ulaşması ön görülmektedir. Küresel anlamda yaşanan olumsuzluklara rağmen ülkemizde son 4 yıldır reform niteliğinde kapsayıcı ve istihdam politikaları yürürlüğe konmuştur. Bu istihdam politikalarında Türkiye’nin en önemli inovasyon kurumlarından olan iş-kur, ana faktör konumundadır” dedi.
Türkiye’nin küresel krizden etkilenmediğine dikkat çeken Yıldırımhan, “Türkiye, küresel krizin ardından etkin bir şekilde uygulamaya koyduğu tedbirler sayesinde hızlı bir toparlanma sürecine girmiştir. Böylelikle işsizlik oranında küresel krizin etkili olduğu 2007 – 2012 yılları arasında artarken Türkiye’de azalmıştır. Türkiye kriz sonrasında işsizlik oranını en çok azaltan ülke olmuştur. Küresel krize rağmen son 9 yılda istihdam oranı ve istihdam edilen işçi sayısı sürekli artmıştır. Çalışma Bakanlıkları ve kamu istihdam kurumları olarak bizler ülkemizde çalışma hayatının huzuru için karşılıklı hakların ve çıkarların korunduğu belirlendiği dünyaya yaraşır olması için tüm gayretimizle çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Konuşmasında Suriye’de ki iç savaşa da değinen Yıldırımhan, “Savaşların ve terör olaylarının yol açtığı krizler, tüm insanlığın huzurunu, refahını ve geleceğini tehdit etmektedir. Burada bulunanlar olarak hepimiz, acının rengi ırkı, dili, dini olmadığını çok iyi biliyoruz. Komşumuz Suriye’de yaklaşık 6 yıla yakındır devam eden iç savaşta bugüne kadar maalesef 600 bin kişi öldürülmüş durumdadır. 5 milyon kişi ülkesini ve topraklarını terk etti. Ülkelerinden ayrılan, topraklarından koparılan maalesef bir insanlık dramı ile karşı karşıya kalarak ülkemize sığınan yaklaşık 3 milyon Suriyeli mülteciyi misafir etmekteyiz. Onları misafir etmekle kalmıyoruz istihdamda onlara ne kadar yer verebileceğimiz konusunda çok ciddi çalışmalar sürdürmekteyiz.
Burada ifade ettiğim bütün bu rakamların insan olduğunu özellikle hatırlatmak istiyorum. Milyonlarca insanın mağduriyetinden, milyonlarca insanın ülkesinden koparılmasından bahsediyoruz
Ülkemizde sadece Suriyeli kardeşlerimiz değil aynı zaman diğer komşularımızdan ve dünya coğrafyasının değişik bölgelerinden ülkemize sığının diğer kardeşlerimizi de misafir ediyoruz. Bu insanı krizin üstesinden gelmesi için kamu istihdam kurumlarının mülteci ve göçmenlere yönelik politikaları geliştirmesi ve etkinleştirmesi gerektiğini düşünüyorum.
Şuan da burada bulunan 10 ülkenin temsilcileri olarak hepimize büyük görevler düşmektedir. Önümüzde ki 2 gün boyunca konuşacağımız konu başlıklarını, insana yakışır işleri çoğaltmak için üstlendiğimiz sorumluluk bilinciyle değerlendirmeli, alacağımız kararların uygulamaya taşınması için gayret sarf etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
