Ailesinin, akranlarına göre hareketlerindeki farklılıklarından dolayı çocuk nöroloğuna götürdükleri Sezin Uzun'a, 2.5 yaşında otizm tanısı konuldu. Ailesine, minik Sezin'in hayatı boyunca konuşamayabileceği, yaşıtlarıyla aynı okula gidemeyebileceğini söyleyen doktorlar, Sezin'in ömür boyu sürebilecek özel bir eğitime tabi tutulması gerektiğini belirtti.
Durumu kabullenmekte zorlanan, ancak çocukları için yapılabilecekleri de araştıran aile, Ankara'da özel bir eğitim ve rehabilitasyon merkezinden destek aldı. 2009 yılından bu yana aralıklarla merkezde tedavi gören, destek programlarını da Artvin'de sürdüren Sezin Uzun, yaklaşık 4 aydır özel olarak aldığı piyano kursunun da tedavi sürecine eklenmesiyle hastalığında yüzde 90 iyileşme sağladı.
-Konuşamaz dediler, artık konuşuyor-
Anne Esra Uzun, çocuğunun durumuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, hiç konuşamayabilir denilen çocuklarının artık rahatlıkla konuşabildiğini, hareketlerinde büyük oranda düzelme olduğunu söyledi.
Çok masraflı ve uzun soluklu bir eğitim sürecinde sona geldiklerini ifade eden anne Uzun, "Bugüne kadar öğrenmeye hazırlık becerileri, iletişim becerileri, matematik becerileri, Oyun oynama, el göz koordinasyonunu sağlayıcı beceriler, öz bakım becerileri, beden eğitimi ve resim çalışmaları ile yüzme konularında dersler aldık, bunları uyguladık. Kızım, bu düzenli eğitimden iki yıl sonra hem konuşmaya hem de yaşıtlarına ayak uydurmaya başladı" dedi.
Sezin'i sosyal ortamlara soktuklarını, sorumluluk verdiklerini, kendisini ifade etmesine fırsat yarattıklarını anlatan Esra Uzun, şöyle devam etti:
"Fakat kızımın ellerinde, ayaklarında, ağzında sürekli tekrar eden tik hareketleri vardı. Bu istem dışı hareketleri nasıl çözebiliriz diye doktoruna danıştık. Bir müzik aleti çalmasını, özellikle de el parmak kaslarını geliştirebileceği için piyano çalmasını önerdi. Bir süre yaşı ufak olduğu için kimse sorumluluk almak istemedi, müzik öğretmeni bulamadık. Sonra Artvin'de yeni açılan müzik evinin sahibi Ahmet Nuri Yıldırım Bey ile tanıştık. Sezin'deki özel durumu fark etti ve ricamız üzerine piyano dersleri almaya başladık."
-"Müzik terapinin faydalarını birebir gördüm"-
4 ay gibi kısa bir zamanda Sezin'i de sıkmayacak bir şekilde haftada yarım saatlik bir çalışmayla müthiş bir ilerleme kat ettiklerini anlatan anne Esra Uzun,"Piyano dersi almaya başlayan kızımın durumunda büyük iyileşme oldu. Kızım istemsiz el hareketlerini ve sallanmalarını en aza indirmeyi başardı. İnşallah zamanla bu hareketler hiç kalmayacak. Okuma yazma bilmediği halde notaları tanımaya, çalmaya başladı. Notaları takip ederek eserleri rahatlıkla çalabilen düzeye geldi. Bu sayede öz güveni arttı ve yaşıtlarından çok ileride" diye konuştu.
Özel durumu olan çocuğa sahip ailelere seslenen Uzun, "Ailelere tavsiyem, çocukları ile daha çok zaman geçirsinler, onların sevebileceği, zevkle yapabilecekleri etkinliklere ve eğilimli oldukları ilgi alanlarına önem versinler. Müzikle terapinin faydalarını ben kızım Sezin'de birebir gördüm" dedi.
Sezin'in müzik hocası Ahmet Nuri Yıldırım ise yaklaşık 4 ay önce piyano derslerine başladıklarını belirterek, "Sezin'in müzik yeteneğinin ve müzik kulağının iyi bir düzeyde olduğunu fark ettim. Kısa bir zamanda müthiş bir ilerleme kaydettik. Sezin okuma yazma bilmediği halde notaları tanımaya, piyano üzerinde uygulamaya başladı. Şu an her iki elini rahatlıkla kullanabiliyor. Sürekli olarak yaptığı el hareketleri çok aza indi. Sağlığında önemli gelişmeler oldu. Sezin'in bu müthiş gelişimi beni de çok mutlu ediyor" diye konuştu.
-"Piyano öğrenme melekelerini yükseltiyor"-
Müziğin ve piyanonun özellikle çocuklara etkisini değerlendiren Reem Nöroloji Merkezi kurucusu nöroloji uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, bilimsel araştırmaların, sadece otistikler için değil, tüm çocuklar için okul öncesi ve ilköğretimde enstrüman eğitimi almanın, algılamayı, beyin fonksiyonlarını ve öğrenme yeteneklerini normale göre yüzde 45 artırdığını gösterdiğini söyledi.
Piyanonun, özellikle otistik çocuklarda algılama fonksiyonlarını geliştiren, sağ ve sol beyin ile el ve ayakların birlikte kullanılması suretiyle beyindeki algılama merkezlerinin gelişmesini sağlayan bir enstrüman olduğunu vurgulayan Yavuz, şunları kaydetti:
"Önemli olan, çocuğun çaldığı enstrüman konusunda uzman olması veya profesyonel anlamda çalması değildir. Haftada iki kez, 10-15 dakikalık bir eğitim de yeterli olabilir. Bu da zaman kaybına neden olmuyor. Çocuğun eğitimi de devam ediyor. Piyano, beynin her iki yarım küredeki merkezleri aynı anda çalıştırabilme özelliğine sahip bir enstrüman. Beynin iletişimini sağlıyor ve beyin egzersizi yaptırıyor. Bu yüzden otistik çocuklarda piyano eğitimini ailelere kuvvetle öneriyorum. Gerçekten beyindeki algılama, öğrenme melekelerini yükseltiyor."
