Trabzon Devlet Tiyatrosu’nun 2014-2015 sezonunun ilk oyunu olan, Kosta Kortidis’in yazdığı, yönetmen koltuğunda Nesimi Kaygusuz’un oturduğu RULET adlı oyun Trabzon Devlet Tiyatrosu Müdürü Birkan Görgün’ün de katılımlarıyla İstanbul’daydı.

30 Mart 2015 Pazartesi akşamı Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi’nde izleyicinin beğenisine sunulan Rulet’i izleyenler arasında Sabancı Üniversitesi öğretim görevlileri ve öğrenciler de bulunmaktaydı. İki perdeden oluşan Rulet adlı tiyatro oyunun İstanbul turnesinde yönetmen Nesimi Kaygusuz ve oyunun yazarı Kosta Kortidis’in bulunması, sanatçılar ve izleyenler tarafından büyük bir mutlulukla karşılanırken, Rulet’in oyuncuları M. Ceyhun Gen, Yavuz Topçuoğlu ve Ahmet Uzuner performanslarıyla oyun sonunda dakikalarca alkışlandılar.

Sabancı  17. Uluslar Arası Adana Tiyatro Festivali kapsamında, 01.04.2015 – 02.04.2015 tarihlerinde, Hacı Ömer Sabancı Kültür Merkezi DT sahnesinde izleyenlerin beğenisine sunulacak olan Rulet, bugün İstanbul’dan Adana’ya hareket etti.

Bu sezonun en beğenilen oyunlarından olan Rulet; 1943 yılının mart ayında Stalingrad’ın doğu bölgesinde Rus kontrolünde bulunan ve alman savaş esirlerinin bulunduğu küçük bir tutuk evinde geçer. Alman hücum kıtaları bu sıralarda Stalingrad dolaylarından çarpışarak Berlin’e doğru çekilmeyi sürdürmektedirler… Olayın geçtiği tarih Almanların Stalingrad’ı bir milyona yakın askerle ısrarla kuşatmak istediği fakat taktik hatalar ve ısrar sonucu kaybetmeye başladığı dönemde geçer… Hızla büyük Nazi rüyası sona doğru sürüklenmektedir. Bu sırada Alman 22. tabur komutanı olan binbaşı ve aynı birlikteki başçavuş müthiş bir çarpışmadan sonra taburdan sağ kalanlarla kontrollü bir şekilde geri çekilmeye çalışırken bir Rus birliğince pusuya düşürülür ve etrafı çevrilir… Çatışmaya devam eden ve teslim olmayı kabul etmeyen almanlar neredeyse tüm birliği kaybeder… Çatışma sonunda birkaç subay, binbaşı ve başçavuş yaralı olarak yakalanır bir onbaşı ve iki er de ağır yaralı olarak kurtarılır… Ağır yaralılar birkaç gün içerisinde hayatlarını kaybederler… Binbaşı ile başçavuş ise iyileşme emareleri gösterir. Bunun üzerine Rus birlikleri bu iki askeri kendi kontrollerindeki kafatası tümenine getirip hapseder… Acaba burası gerçekten Rus askeri ceza evi midir sorusuyla izleyeni baş başa bırakırken bir yandan da esaretin insan üzerinde etkilerini başarılı bir şekilde gözler önüne sermektedir.