DEKAP Dönem Sözcüsü Ömer Şan, Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu'nun, SİT alanlarının yeniden düzenlenmesini öngören 14. Maddesi'nde yapılan değişikliğin TBMM Çevre Komisyonu’ndan geçmesini değerlendirdi. Şan, daha önce ilgili bakanlıların ayrılması ile Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun da ikiye ayrılarak Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın uhdesinde bırakıldığını hatırlatarak “Yapılan değişiklik ise Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nu ilgilendiren SİT alanları yeniden düzenlenecek. Bu düzenleme tahminlerimize göre 10 yıl gibi uzun bir süre içerisinde tamamlanacaktır. Değişiklik, bugün SİT alanı olan bölgeler içerisinde sadece HES projelerine değil; taş ocakları, maden aramaları ve turizm yatırımları gibi çalışmalarında önünü açacaktır. Başka bir tabirle korunması gereken doğa yağmaya açılacaktır. SİT alanları oluşturulana kadar doğada dönüşümü mümkün olmayacak tahribatlar meydana gelecektir” dedi.

"ENDEMİK TÜRLER TEHDİT ALTINA GİRECEK"
Şan, değişiklik ile dünyada korumada öncelikli 200 bölge arasında yer alan Fırtına Vadisi’nin ve vadinin barındırdığı 200 endemik türün tehdit altına gireceğine dikkat çekerek “Machael dünyadaki 5 biyosfer rezervlerinden bir tanesidir. Fırtına Vadisi dünyada korunmada öncelikli 200 alandan bir tanesidir. 180 ile 200 arasında endemik tür barındırmaktadır. Bunlar bizim en önemli zenginliklerimizdir. Yapılan değişiklik bu zenginliklerimizi tehdit etmektedir. Fırtına Vadisi SİT alanı olduğu için Fırtına Deresi üzerinde projelendirilen 8 HES hiç gündeme getirilememiştir. Değişiklik ile Fırtına Deresi üzerinde projelendirilen bu HES çalışmaları da gündeme gelecektir” diye konuştu.

Şan, 2010 yılı aralık ayında Kültür ve Tabiat Varlıkları Kurulu’nun İkizdere Vadisi’nin SİT Alanı ilan edildiğini kamuoyuna duyurduğunu ancak kapsamı hakkında bilgi verilmediğini hatırlatarak, “Kurul bu bilgiyi kamuoyuna duyurdu. Ama gelen siyasi baskılardan dolayı hiçbir zaman kapsamı hakkında bir açıklama yapılmadı. İkizdere’de belirsizlik ve SİT tartışmaları sürerken bu değişiklik belirsizliğe de neşter vurarak projelendirilen HES’lerin önünü açacaktır” şeklinde konuştu.