Platform adına konuşan DP İl Başkanı Ali Akar, hayır propagandası yapanlara görülmemiş bir baskı uygulandığını kaydederek İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu müdahaleye çağırdı
 
Hürriyet ve Memleket için Elele Platformu Trabzon Gazeteciler Cemiyetinde bir basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına DP İl Başkanı Ali Akar, CHP İl Başkanı Turgay Güngör ile 16 dernek ve parti yöneticisi katıldı. Platform adına basın açıklamasını ise DP İl Başkanı Ali Akar okudu. 

Akar, “son 10 günde son 10 günde Trabzon’da halk oylamasına ilişkin olarak yaşanan olaylar, anayasal hak ve hürriyetlerin kullanımı, insan hakları, demokrasi, hukuk devleti, adalet ve vicdan adına utanç vericidir! “ ifadelerini kullandı. 

Adil bir yarış olmadan seçmen iradesinin hür biçimde tecelli edemeyeceğini kaydeden Akar, “Oysa hem Türkiye’miz ve hem de kadim şehrimizde, bütün bu değer ve kuralları hiçe sayan bir adaletsizlik, vicdansızlık, eşitsizlik sergilenmektedir. Evet propagandası, her türlü ekonomik, siyasi ve idari destek altında serbestçe yapılırken; Hayır propagandası yapanlar, görülmemiş baskı, yıldırma, tehdit, hedef gösterme, suçlamalar altında düşüncelerini halka anlatmaya çalışmaktadır. En vahimi ise, seçimlerde tarafsız olması gereken kamu görevlilerinin, yöneticilerin, belediyelerin, kolluk kuvveti ve adli personelin, kanunların açık ihlaline ya destek vermeleri ya da sessiz kalmalarıdır” diye konuştu.

GENÇLİK KOLLARI 2 KEZ GÖZALTIN ALINDI 
Seçim takviminde 17 Mart’ta başlaması gereken propaganda faaliyetlerinin günler öncesinden başladığını ileri süren Akar, “Trabzon Ortahisar ve tüm ilçelerde, bütün ana cadde ve belli başlı sokaklar, alanlar, Yasadışı biçimde afiş ve pankartlarla donatılmış, çok sayıda araç, yasal sınırların üzerindeki ses şiddeti ile Trabzon’u adeta abluka altına almıştır. Herhangi bir görsel malzeme asılması sıkı kurallara bağlı olan devlet karayolları, köprü ve üst geçitler yüzlerce pankartla doldurulmuştur. Hemen bütün ana güzergahlarda, AKSA şirketinin elektrik direkleri özel yapılmış kelepçe sistemiyle binlerce flamalarla donatılmıştır. Kentlerin merkezi yerleri, herhangi bir kurala uymaksızın, on binlerce Evet flamasıyla doldurulmuştur. Bu açık yasadışılık, kural tanımazlık ortadayken, bir siyasi partimizin gençlik kolları üyeleri Hayır afişi ve pankartı asarken 2 kez gözaltına alınmış, haklarında yasal işlem başlatılmıştır. Stant açtıkları için taciz ve tehditlere uğramaktadırlar. Yani Evet diyenler, büyük parasal kampanyalarla, tutulan özel şirket ve Trabzon belediyelerine ait kamu araçlarıyla her türlü malzemeyi rahatça, kamu görevlileri korumasında asabilirken; Hayır diyenlerin, çok mütevazı imkanlarıyla yaptırdıkları pankart ve afişleri asmaları suç sayılmaktadır” dedi.
 
BAKAN SOYLU’YA ÇAĞRI
Akar, sözlerine şu şekilde devam etti: 
“Bu bir baskıdır, zulümdür, terördür; suçtur! Trabzon’umuzun çocuğu olan İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’yu, daha vahim olaylar olmadan, hakkaniyeti hakim kılacak bir müdahaleye; Sayın Valiyi, bütün ilçe seçim kurullarını, savcıları anayasa ve yasaların emrettiği görevlerini yerine getirmeye çağırıyoruz. . Yasadışı biçimde asılan bütün malzemeler sökülmelidir. Sökmeyerek görevlerini yapmayanlar hakkında yasal işlem başlatılmalıdır”

KAMU İMKANLARI HER HANGİ BİR TARAFIN LEHİNE… 
Akar, kamu imkanlarını her hangi bir tarafın lehine yada aleyhine kullananlar hakkında kanuni işlem yapılması gerektiğini bildirerek, “Kamu imkanlarını herhangi bir tarafın lehine Ya da aleyhine kullananlar hakkında kanuni işlemler yapılmalıdır. Elektrik direklerini ihalesiz, yasadışı biçimde kullandıran AKSA şirketi, bu duruma müdahale etmeyen Büyükşehir ve ilçe belediyeleri hakkında işlem yapılmalı, maliye görevlileri denetim başlatmalıdır. . Kamu yöneticileri, tarafları bir araya toplayarak halk oylaması kampanyasının yasalara uygun, kavgasız gürültüsüz sürdürülmesi yolunda çaba harcanmalıdır. Bunlar yapılmadığı taktirde, olabilecek her türlü olaydan, yetkililer ve görevliler sorumlu olacaktır. Sevgili Hemşerilerimiz. Referanduma yönelik EVET BASKISI öyle hal almıştır ki, yukarıdan geldiği belirtilen talimatlarla bu şehrimizin sivil toplum örgütü başkan ve yetkilileri ile bazı kanaat önderleri, ortak bildiriler yayınlaması, bazı faaliyetlere imza vermesi konusunda baskı altına alınabilmiştir. Trabzon’un bu önemli şahsiyetlerinin, baskılara boyun eğmeyeceklerini düşünüyoruz. İş kesimleri başta olmak üzere bu kişiler üzerinde iktidar ya da ekonomik baskı kurulmasını kınıyoruz” dedi.