“Sanat, kimi zaman insanı birdenbire alıp götüren ve derinlik sunan bir tablo, kimi zaman da dakikaları durduran mısralardır. Kimi zaman ise sanat, hayatı yeniden sorgulayacak, insanoğlunun her şeyini yeniden tanımlayacak tınılardır. Her ne olursa olsun sanat, yaşama anlam, zenginlik ve güzellik katan bir olgudur. Sanattan uzak bir yaşamı düşünmek mümkün olmadığı gibi, sanatın dışındaki yaşamları değerli ve anlamlı kılmak da mümkün değildir. Hiçbir gerekçe sanatın dışında kalmak için geçerli değildir. Aslında sanat, varlığı ve yaşamı sorgulayarak en iyiye doğru yol almaktır. Sanat bitmeyecek bir yolculuktur. Tıpkı sanatçının arayışının son anına kadar sürmesi, son nefesine kadar arayışına devam etmesi gibi. Ama en keyiflisi de bu yolculukta birilerinin sanatçıya eşlik etmesidir. Çünkü yolculuklar tek başına çekilmez ve yol tek başına alınmaz. Yolculuklar iyi yol arkadaşlarıyla keyifli zamanlardır.”
İnsanlığı anlatan ve insanlığın sanatla ilişkisini ortaya koyan sanattır, sanat eserleridir. Eğer çağdaşlık boyutuna geçilmek isteniyorsa, insanlar sanatla buluşmak zorundadır. Bu kentler içinde geçerlidir. Şüphesiz bu noktadaki algıyı olması gereken olgu düzeyine taşımalıyız. Bunun için de özellikle ve öncelikle bu değer algısını gençlerden başlayarak zenginleştirmeli ve çoğaltmalıyız. Sanatı yaşamın içine taşımalıyız. Şüphesiz ki bugün Türkiye ve Trabzon'da birçok noktada dünya çapında izlenen, gözlenen ve bilinen bir merkezdir. Biz bu zenginleşmeyi sanatla düşünmeli ve sanatı, bu zenginleşmenin olmazsa olmazı bir hale getirmeliyiz. Bir kentin zenginliğini sorguladığınız ve o kente ilk defa gittiğiniz zaman, açıp bakacağınız en öncelikli şey; kentin o akşamına dönük sanat etkinlikleri ve ne yapılıp nereye gidilebileceğine dair listesidir. Açılmış sergilerden o akşam yapılacak performanslara kadar nelerin olduğu ve seçeneklerin ne kadar çok olduğunun tespitidir.”
Az konuşup çok iş yapmalıyız. Eğer Sanat dernekleri, sanatçıların fiziksel alt yapısı  bugüne kadar eksik kalmasaydı Trabzon'da sanata daha duyarlı insanlar yetişecekti.
Trabzon'da sanat galerilerinin çoğalması gerektiğinin sergi, dinleti, panel gibi sanatsal zenginlikleri kucaklayacak bir maddi yapının olması gerektiğine unutmayalım. Bir çok kurum sergi, tiyaro, konser ve foklor çalışmaları yapacak yer bulamamakta veya ücretli olduğu için zorlanmaktadır. Sanatçı ve sanat kurumları üretim yaparken çalışma alanı ve sergileme  yerini düşünmemeli. Trabzon, sanatçı kimliğinin hassasiyetini taşıyan insanları bulunduğu bir kenttir. Bu sanatçılar ve sanatseverler için olduğu kadar, kenti yönetenler ve ülkemiz için de büyük bir şanstır.Trabzon'a sanat kenti kimliğini veren sanatçılar ve sanat kurumlarına  hakettiği değeri verelim.
Şükran ÜST  ,
Femin & Art Kadın Sanatçılar
Derneği Genel  Başkanı                                                              Görsel Sanatlar Öğretmeni