Trabzon Gazeteciler Cemiyetinde bir basın toplantısı düzenleyen İnisiyatif üyeleri, burada PKK terör örgütünü kınadı.  Konuyla ilgili İnisiyatif Grubu adına konuşan Cemal Binler, “3 yıla yakın süren barış ve kardeşlik süreci maalesef terör örgütü ve destekçileri tarafından ilerleyen suiistimalleri ve tahammül edilemez eylem ve söylemlerinden sonra tekrar silaha sarılmak ve masum vatandaşları kamu görevlilerini hedef almak suretiyle yeniden ve maalesef olumsuzlukla sonuçlanmıştır” dedi.

Barış sürecinin bitmesinin ardından yaşanan olayları sıralayan Binler, şu şekilde devam etti: 
“Çok ilginçtir kardeşlik sürecine karşı çıkan sözde aydın, gazeteci ve sanatçı müsveddeleri, devletle terör örgütünü eşitlercesine bazı söylem ve eylemlerde bulunarak sürecin devlet tarafından bozulduğu terör kaynaklı imajına destek vermektedirler. Bazı kişi ve örgütlerdeki cumhurbaşkanı karşıtlığı devlete ve millete karşı olma haline dönüşmüştür ki bu milletimiz adına acı bir durumdur. Zavallılık halidir. Bu hezeyanları ortaya atanlar hangi amaca hizmet ettiklerini gözden geçirmeli ve kişisel kinlerini devlet ve onun temsilcileri üzerinden kusmamalıdırlar. Milletimiz her şeyi görmekte, tarihte kayıt altına almaktadır”

Binler, Kürtlerin temsilcisi olduğunu ileri sürenlerin kan ve göz yaşından başka bir vaat edip vermediğini kaydederek, “Kürtlerin temsilcisi olduğunu iddia ederek meydanlara çıkanlar son kırk yıldır Kürt kardeşlerimize kan ve gözyaşından başka bir şey vadetmemiş ve vermemişlerdir. Geçmişte devletin hatalarını kendi varlıklarına gerekçe gösterenler yeni Türkiye’de bu argümanları ellerinden alınınca milletin üzerinde bir tehdit aracına dönüştürdükleri eylem ve söylemlerine yeni gerekçeler oluşturma gayreti içindeler. Kürt kardeşlerimiz bilmelidirler ki her türkün doğuştan gelen temel insan hakkı neyse her kürdün de odur ve bu hakların sağlanması devletin birincil görevidir. Bu konuda yapılan çalışmalar devam ederken Kürtlerin sahip olması gereken en doğal hakları bile engelleyenlerin derdi Kürtlerin özgürlüğü hiç olmamıştır. Bizler Kürt, Türk, Laz, Çerkez vs. bu ülkenin bütün renkleri olarak birlikte yaşama ve kardeş olma mücadelemizden asla ayrılmadık ve ayrılmayacağız” dedi.

Operasyonların devam etmesi gerektiğini ifade eden Binler, “Terörü ben bitiririm, silahı ben sustururum diyerek siyaset yapanların, terörün elinde bir maşa oldukları bu süreçte ayan beyan ortaya çıkmıştır. Kurtarılmış bölge ve özyönetim gibi söylemlerle ülkemizin bölünmesine zemin hazırlamaya yönelik cümle kurmak, yaptığı yemine, aldığı emanete ihanet etmekten başka bir şey değildir. Bilinmelidir ki Kürt ve Türk halkı bu ülkeden bir santimlik bir toprağın ayrılmasına asla müsaade etmeyeceklerdir. Tarihte bunu deneyenler Kürt ve Türklerin ortak karşı duruşlarıyla boynu bükük bu topraklardan ayrılmışlardır.

Son olarak yapılan operasyonlardaki halk ile terörist ayrımına şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da devam edilmelidir. Devletin şefkat eli milletin tümünün üzerinden eksilmemelidir.

Kürt kardeşlerimiz bilmelidirler ki; sizin üzüntünüz bizim üzüntümüzdür,  sizin sıkıntınız, bizim sıkıntımızdır,  sizin korkunuz, bizim korkumuzdur, sizin gözyaşınız bizim gözyaşımızdır. Sizin mutluluğunuz bizim mutluluğumuzdur, sizin çocuklarınız bizim çocuklarımızdır. Bu ülke hepimizin ve biz farklılıklarımızla birlikte yaşayan büyük bir aileyiz” diye konuştu.