Basın yayın organlarında, özellikle bilgi kirliliğinin hat safhada olduğu internet ortamında, haberlerin içeriğini okumayıp direk başlıklara göre yorum yapan üşengeç ve art niyetli kişiler zaman zaman çıkmıyor değil. Şimdi bu yazının başlığını okuyup içindeki analizleri okumadan yorum yapan fukaralara önce bir şey söyleyeyim.

Kur'an-ı Kerim'le gelen ilk emir 'İkra' yani Oku’dur. Zavallı pozisyonuna düşmemek için bence de önce okuyun.
Evet Trabzon’da Ak Parti gibisi yok.

Onun kadar rahat, onun kadar finansal özgürlüğe sahip, onun kadar gücü elinde bulundurup kendisine yanaşmak isteyen insanlarla dolu, onun kadar çalışan, gezen, yiyen, yediren, para dağıtan bir parti var mı? Yok.

Ona bu rahatlığı basın mı sağlıyor, vatandaş mı sağlıyor, esnaf mı sağlıyor. Tabi ki hayır.
Ona bu rahatlığı güçsüz muhalefet sağlıyor.

Ak Parti Trabzon’da aslında çok rahatsız edilebilir.

Çok iyi eleştirilerle hizmete teşvik edilebilir. Bunu yapacak olan muhalefet.

Fakat nerede?
Trabzon’da Ak Parti gibisi yok.
Milletvekillerimize bakalım.
MHP Trabzon Milletvekilimiz Koray Aydın, “Ben Türkiye meseleleri ile meşgulüm” diyor yerele inmiyor.
CHP Trabzon Milletvekilimiz Volkan Canalioğlu gazete yorumlarını araştırmadan meclise soru önergesi olarak veriyor.
MHP Trabzon İl Başkanı Nihat Birinci’nin son açıklamasına bakalım.
Ben hemşericilik yapacak kadar küçük insan değilim. Yani Koray Aydın’ı destekleyenler küçük insanlar mı Sayın Birinci?
Birinci sanki Trabzon’un değil de MHP’nin muhalefeti.
Parti içi meselelerden sıyrılıp şöyle bir Trabzon’a bakamıyor.
Uzunsokak'ta ki kokuyu, merdiven altındaki tavuğu, esnafın AVM’lere yem edilişini ve buna çanak tutan Sivil Toplum Kuruluşlarını göremiyor.
Gelelim CHP Trabzon İl Başkanı Yavuz Karan’a.
İşsizlikle ilgili tespitlerine katılıyoruz. Evet 5 bin iş vaadi ve Sürmene Çamburnu tersanesi güme gitti.
Devlet 6 aylık kadrolarla işsizlik oranını düşük göstermeye çalışıyor. Karan bu konuda haklı. Fakat bunları herkes biliyor zaten Sayın Karan konuşmak değil başka bir şeyler yapmanız gerekiyor. Sivil toplum kuruluşlarını örgütlemeniz ortak deklarasyon yayınlatmanız gerekiyor. Meclisi imza yağmuruna tutmanız gerekiyor.

CHP’li vekiliniz kaçırılmış. Benim Mehmetçiğime kurşun sıkanlarla öpüşmüş, helalleşmiş, birde onlara genç arkadaşlarım demiş. Buda milletvekili olmuş, meclis onun için toplanacakmış. Yani sokaktaki çocuk bile bu işe danışıklı dövüşlü CHP’nin işi diyor. Ben demek istemiyorum. Diyeceksiniz ki kardeşim bu millet onu seçti vekil yaptı. Bu ülkede ne zaman milletvekili sıralamasını da halk belirler ise o zaman vekilleri millet seçmiş olur.

Evet Ak Parti son dönemde Batının Müslüman ülkeleri karıştırmaya yönelik planlı hareketlerine bir nevi alet olmaktadır. Terör konusunda başarılı bir grafik sergileyememiş, şehitlerimizin Habur’da kemiklerini sızlatmıştır. Bunu ben demiyorum. Türkiye’nin en deneyimli işadamlarından Ali Osman Ulusoy diyor. Diyor ki Suriye konusunda biraz daha tedbirli olmalıyız.
Konuyu dağıtmayalım. Şimdi Karan’a soralım. Birinci’ye soralım. DP’nin il başkanı kimdi?
Unuttunuz değil mi. Bekir Bülbüloğlu’ndan sonra DP’nin Trabzon’da esamesi okunmuyor desem bana hak verir misiniz?

Süleyman Aydoğdu’ya haksızlık mı etmiş oluruz. Evet kırıcı olduk zannedersem. DP Trabzon İl Başkanı Ali Akar size de soruyorum bu sorunları.

Millet sizin partinize, kendi aranızda kavga edin, kendi siyasilerinizi, kendi milletvekillerinizi tartışın, il başkanlığı koltuğuna yapışın ve daha kalkmayın diye mi oy verdi?
Şöyle yüksek sesle bir bağırın bakalım.
Bak ne diyor koskoca Çevre ve Şehircilik bakanı Erdoğan Bayraktar “Ben Trabzon’un çıkarları için MHP Trabzon Milletvekili Koray Aydın ile CHP Trabzon Milletvekili Volkan Canalioğlu ile işbirliği yaparım diyor. Sizde iktidara karşı Trabzon’da koalisyon oluştursanıza.

Meydan parkında bir fındık eylemi, toplu bir gösteri, bir açıklama yapın bakalım.

Makamlarınızı terk edin beyler.

Çıkın o dört duvar aralarından sizi seçenlere gidin.

Çıkın sokaklarda konuşun Boztepe Mahallesi’ne gidin, Ayasofya halkını dinleyin, Kaşüstü’ne gidin. Esnafı ziyaret edin. Seçimden seçime bu işler olmaz. “Ak parti’nin parası var, o gezer, o eder, o yapar, teşkilatlanmaları mükemmel, biz onlara yetişemiyoruz” gibi mazeretleri artık sık sık duyar olduk.
Bunu söyleyenlerde muhalefet partisinin yöneticileri. Yapmayın etmeyin, MHP bu kadar fakir değil, CHP bu kadar fukara değil.

Trabzon için harekete geçin, muhalefet olarak partinizi tartışmalara kapatın.
Trabzon’da hastaneler bir bir kapanıyor, Trabzon’da iktidar özel hastanelerin ekmeğine yağ sürüyor. Hasta vatandaşı adeta sürgüne gönderiyor.


Adliye saraylı, askerlik şubeleri kapanıyor. Cezaevleri oradan oraya taşınıyor. Diş hastanesinin müteahhidi batıyor, millet alacaklarını alamıyor. Hastanelerde doktorlar kalmadı herkes özele kaçıyor. İhaleleri kontrol altına alan yok. Doktorların hastaya hangi ürünü takacağına hastane müdürü karar veriyor. Okulların hali perişan. Kimse ne yapacağını bilmiyor. Çukurçayır da bir şehir kuruldu okulu becerip yetiştirilemedi, yeni evlere ruhsat veren belediye başkanı çamur deryası yollarda halka işkence çektiriyor. Köylerde millet susuz ramazan geçirdi, adamı olan köyüne yol döktürdü, su çektirdi, adamı olmayan suyu hastasını sırtında taşıdı.

Demokraside muhalefet ülkelerin teminatıdır. Fakat siz bu teminatı yakıyorsunuz.

Yakmayın.

Sizde yanarsınız.