61SAAT HABER SERVİSİ-Trabzon'un Ortahisar İlçesi Yalıncak Mahallesinde meydana gelen heyelan nedeniyle bölgede büyük çapta maddi hasar meydana geldi. 6 aileye ait arazilerde oluşan hasar nedeniyle vatandaşlar durumdan şikayetçi. 

Kendi arazisi de zarar gören Ahmet Köse, heyelan sahasında 6 aile birlikte yaptığı açıklamada dikkat çeken ifadeler kullandı. Heyelanın meydana geldiği iki araziden birinin sahibinin Ortahisar Belediye Meclis Üyesi Tahsin Bayrak ile diğerinin sahibinin de yine Ortahisar Belediye Meclis Üyesi ve Büyükşehir Belediye Başkanı Vekili Seyfullah Kınalı olduğunu kaydeden Köse, bu iki ismi suçladı. 

Bölgede dere yatağının değiştirilmesinden dolayı heyelan meydana geldiğini ifade eden Köse, ardından bölgede istinat duvarı yapılarak dere yatağının doldurulmaya çalışıldığını ileri sürdü. Dere yatağına çok sayıda harfiyat toprak döküldüğünü sonrasında da istinat duvarının bu harfiyatı taşımayarak heyelan meydena geldiğini kaydeden Köse, iki isimden şikayetçi olacaklarını kaydetti. 




Köse,  "Burada ki olay 2 aylık bir süreç. Biz bu arkadaşlara Tahsin Bayrak ve Seyfullah Kınalı'ya şifayen bu malzemeyi buraya döktürmeyin dememize rağmen bunlar hiç bizi kaale almadı. "Siz karışmayın, bir şey olmaz, biz yaparız" dediler. Yani araziyi bir şekle sokmak istediler, ama başaramadılar. Biz dedik ki bunun yağmuru karı var seli var. Bu malzeme buradan aşağı aktı gitti. En az burada 5 dönüm fındıklık yok. Arazilerimiz büyük hasar gördü" dedi. 
Bölgenin döküm sahası olarak gösterilmeye çalışıldığını da kaydeden Köse, "Bize hiç sorulmadı bu iş yapılırken. Biz hatta defalarca uyardık. Dereyi kapattılar. Bu dere 6-7 kilometreden geliyor. Yapmayın dedikçe bu işi biz yaparız dediler. İşte sonuç bu.  Avukat arkadaşları getirdik baktırdılar. Fotoğraflarını çektirdik. Avukatlara vekaletlerimizi veriyoruz. Yasal süreci başlatacağız. Arazisi zarar gören herkes şikayetçi olacak. Burada 6 aile şuan da mağdur" diye konuştu. 

KINALI, 61SAAT'E KONUŞTU...
Olayla ilgili 61saat.com'a konuşan Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Seyfullah Kınalı, Yalıncak Bölgesinde inşaat hamlesinin başlatılması ile bölgede dolgu ihtiyacının ortaya çıktığnı kaydederken, kendi arazisini dolgu yapmamak için duvar yaptığını kaydetti. 
Ancak zamanla karşısında arazi sahibinin dolgu yapmaya başladığını ifade ederek, "Ben kendisine, "Buraya böyle bir şey yapacaksan sormamız lazım. Kimseye zarar vermeyecek şekilde bilim kuralarına göre yapalım" dedik. "Aksi taktirde şikayet ederim" dedim. "O zaman bu işten anlayanlara soracağız resmiyete katmamız lazım"  Kemal Çoban, Gürbulak'ta dolgu yapmış. Bu işi iyi bilen arkadaş. O dönem yeni atanmıştı. Bizde kendisine buraya bak bakalım 'Dolğu talebi geliyor. Biz para istemiyoruz. bak bakalım yapılır mı?" dedik. O ise, "Burası basit" dedi. "Burayı teslim edin bana hem belediye olarak dolgu alanı yapayım" dedi. "Kendi belediyenin inşaatını yaparım. Kurallarına göre akarına göre yapar her şeyini size veririm" dedi. 

Nasıl yapacağını izah etti. Ben makul olarak gördüm. Aynen böyle başladı iş. Ancak sonrasında kontrolsüzlük vardı. Bir ikaz yaptım. Dolgunun yarısına yaklaştığında dolguyu durdurdum. Kontrolsüzlük nedeniyle kapattım. Bu genel kurallar yerine getirin ondan sonra devam edersiniz dedim. Bugün yarın yaptım yapacağım derken yağmurlar başladı. Gene gittik ikaz ettik. 1 ay önce bir iki müdahale etti. Daha da kötü etti. Ve sonra bu olay oldu.

Aslında en büyük zararı ben gördüm. Bunların yaptığı yanlış imalattan 200 bin TL zararım oldu. Hiç bir günahım olmamasına rağmen  en büyük zararı ben gördüm. Ben kendi başına hiç bir şey yapmadım. Ortahisar belediyesine teslim ettik.  O civarda ki insanlarında görmesi lazım. Belediyenin bir dünya çöpü artığı orda. Ortahisar Belediyesine teslim edildi. Zaman zaman ikazlarımızı da yerine getirdik. Dolgu yarısına gelmeden durdurdum. En büyük zararımı ben gördüm. 200 bin TL civarında olan duvarım gitti.
Tamamen resmi kurallara göre Ama maalesef ikaz etmemize rağmen her aşamasında böyle bir sonuç ortaya çıktı.
Burada muhataplar bellidir Ben yüzleştirdim onları. Kesinlikle etik olmayan  bir şey yapmadık.
Döken müteahhitler belli. Kontrol kimde olduğu belli. En büyük mağduriyeti ben yaşadım. Sürekli ikaz ettim. Dolgu yarısına gelmeden hemen durdurdum. Aman burayı indirin dedim. Hiç bir ikazımız dikkate alınmadı." dedi.