61SAAT HABER SERVİSİ

Trabzon Mimarlar Odası Trabzon Şubesi’nin ev sahipliği yaptığı panelde açılış konuşmalarını Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu ve  Mimarlar Odası Trabzon Şube Başkanı Gürol Ustaömeroğlu yaptı.

Panelde açıklamalarda bulunan TMMOB Başkanı Gürol Ustaömeroğlu şu ifadelere yer verdi;

'MUĞLA ORMANLARI İÇİN ÇIKAN YASAYLA ÇAMBURNU'NU KORUYAMAYIZ'

“Biz içinde yaşadığımız bölgenin nasıl bir stratejik hedef taşıması konusunda kafamızın net olmadığına inanıyoruz. Sağlık kenti miyiz? Sağlık bölgesi mi yaratmaya çalışıyoruz? Lojistik merkezi miyiz eğitim bölgesi miyiz hedefleri arttırabiliriz. Kafamızda bir netlik yok. Biz yasaları plancılar olarak yasal sorumluluk çerçevesinde ele alabiliriz.  İşin ikinci perdesi var. Vicdani sorumluluğumuzu nereye koyacağız.  Erkan Karakaya ilginç bir şey söyledi. Karakaya “Mimar tamamen sistem itilmiş girmiş vaziyettedir.” Biz bunu Trabzon’da yaşıyoruz. Hakikaten sistem olarak baktığımızda etkinliğimizin azalmakta olduğunu yetkilerimizin indirilmekte olduğuna tanık oluyoruz.  Bölgemizin bir tasarımı olarak nitelendirebiliriz. Biz Muğla ormanlarını koruyan bir yasa ile Çamburnu ormanlarını koruyamayız. Otada temel bir yasa var diye adım atamayız''

'ÇAMBURNU'A TURİST GETİRMEK İSTİYORUZ'

''Çamburnu’nda yaşadık bu örneği. Bağırdık çağırdık orada atlanan birşey var. Bu hadiseye sebeb olan şey kadim bir yasa. Zamanında Sümela Manastırı’nın altındaki ormanları yapan yasa. Yangından sonra ortaya çıkmış ortada bir yasa var yasal olarak yapmış. Orada vicdani bir sorumluluk başlıyor. Stratejik hedef olarak Akçaabat orta mahallesine çivi çakamazsınız öyle görünüyor. Paldır küldür çivi çakamazsınız. Devlet orta mahalleden 30 metrelik bulvar geçirir. Bu kentin içine turizm ve ulaşım derdini sokarsanız kara yolları oradan 30 metrelik bulvarı geçirir. Çamburnu turist getirmek istiyoruz, Doğayı korumak için yola çıkıyorsunuz arka tarafta turizm var. Kafa karışıklığına neden oluyor''

'TRABZON KANUNİ BULVARI ÜST GEÇİT DİYE GEÇİYOR'

''Trabzon örneğinde Kanuni bulvarı yapılıyor. Kanuni Bulvarı biraz daha planlama ile eş değer de gidiyor diye sevindik. Listeye turizm diye yazılan Trabzon Kanuni bulvarı üst geçit diye geçiyor. Yukarıda kızlar manastırı var. Zamanında zaten bir cami yapıldı. 5 yıldızlı bir otel yapılıyor. Hitap edilecek bir kitle de değişti. Şimdi de üst geçiyor. Trabzon’un ayna dediğimiz Maşatlık bölgemizden Kanuni Bulvarı çıkıyor. Trabzon’da bir yetkili abimiz 10 sene kadar önce şöyle demişti. Yakından tanıyorum kötü niyetle söylediğine inanmıyorum.  “Biz Trabzon’a Antalya’daki turizm anlayışını getirmek istiyoruz” bilmem anlatabildim mi?''

ÇAMBURNU OLAYLARINI YAŞAMAYA BAŞLARIZ

''Trabzon’a getirdiğinizde Çamburnu gibi olayları yaşamaya başlarız. Demirel’in sözü ile bitirmek istiyoruz.” Bana ülkenin halini sorarsanız iyiyiz derim 2 kelime ile sorarsanız iyi değilim derim” sanırım halimiz bu. Bu tarz panellerde durumumuzun çok iyi olmadığını daha da kötüye gittiğini anlayabiliyoruz. Teşekkür ediyorum''

'BAKANLIK KAPALI KAPILAR ARDINDAN YAĞMA RANT PLANLARI HAZIRLAMAKTADIR'

Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhçu ise şu ifadelere yer verdi;

''Mimarlar odası olarak düzenlediğimiz etkinliği nedeni ile buradayız endişelerimizi kaygılarımızı paylaşmak için buradayız. Toplumun duyarlı tüm kesimleri ile buluşmak bir arada olmak ve nihayetinde bütün bu kaosa sebeb olan kamu yönetimlerini uyarmak için biradayız'' Şube başkanımız kafa karışıklığından bahsetse de bir ölçüde doğru olduğunu kabul etmeliyiz. 1980 sonrası izlenen ve kamuyu kasten çökerten çevre politikaları ile tabiat varlıklarının milli parkların sit alanlarının rant haline getirilmesi bir tercihtir. Kafa karışıklığı değildir. Bir cehalet bir vurdumduymazlığın olduğunu söylemek gerekir. Kentsel dönüşüm adı altında son 10 yıldır yoğun yapılaşmalar gündeme getirilmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı  bütün kamuoyundan gizleyerek kapalı kapılar ardından yağma rant planları hazırlamaktadır. Bütün bu operasyonlar KHK Torba yasaları tek adamın talimatları ile yürütülmektedir''

KATAR VE SUUDİ KRALLAR TRABZON'A GETİRİLMELİ

''Yeni bir süreç başlatılmıştır. Proje alanlarındaki doğal çehrenin kaldırılması amaçlanmış ve sınırsız bir yapılaşmanın önü açılmıştır. Milli parklar yeşil alanlar kıyılar ve sahillerde yerleşim açılması için bir çok statü kaldırılmış ve değiştirilmiştir. Yapılaşmak için önemli adımlar atılmıştır. Karadeniz Bölgesi bu işten en çok etkilenen yerler arasında. Son dönemlerde devlet eli ile orta doğudan karadeniz’e göç edilmesi ile arttığını biliyoruz. Uçakla Trabzon’a gelenler bilir yarısı orta doğuludur. Katar ve Suudi krallarına ayrıcalıklar tanınarak bölgeye davet edilmeli bölgenin orta doğulaşmasında yer almaktadır. Bu bir politikadır ve bölgenin demokratik yapısı değiştirilmektedir. Yeşil yok edilmektedir. Sosyal patlamak şiddet ve çatışmalar barış içinde yaşayan Karadeniz’de gündemdedir. Karadeniz kaosa sürüklenmektedir. Sel ve heyelan felaketlerine sebeb olan yapılaşma bütün doğamızı afetlere karşı daha da güvensiz hale getirmektedir.. Yaşanan acılara rağmen bu politikalar umarsız bir şekilde sürmeye devam etmektedir''

YEŞİL YOL PROJESİ YAYLARIN YOK OLMASI DEMEKTİR

''Doğal çevre tahribatı daha da büyümüştür. Yeşil yol projesi yayaların yok olmasına neden olacağı için bizler ve duyarlı yurttaşlar davalar açma yoluna gitmiştir. Karadeniz’de sürdürülen hidro nükleer ve termik santraller deniz dolgu alanlarının oluşması ile madencilik faaliyetlerinin tahrip edilmesine neden olmuştur. Yargının verdiği iptal kararları yerine getirmeyen yöneticileri uyarıyoruz. Daha fazla ısrar edilmesini ve daha fazla sürüklenip kaosa gitmesini istemiyoruz.  Mimarlar Odası talan odaklarının açık hedefi haline getirilmiştir. Mimarlar Odası anayasal bir meslek kuruluşudur.  Denetlemek ve kamu yararına gerekli çalışmaları yapmak ile yükümlüdür. Anayasal bir görevdir. Bu ülkeninin bir aydını olarak bir vizyonumuzdur. Siyasal yapı kısıtlamalar ile değiştirmek istemektedir. Medyayı kullanarak meslek kuruluşlarını siyasi baskı altına almaya çalışmaktadır. Mimarlar odasının saygınlığını zedelemeye yönelik çalışmalar yapılmaktadır. 3. köprü 3. Havalimanı kanal istanbul nükleer santraller gibi daha çok yatırım kararının üzerini örtmesini engelleyemecektir. Mimarlar odasını hedef alan girişimler Ceratttepe, yeşil yolu yabancılarının toprak satışına yetmeyecektir. Bölgede işlenen kent suçlarını Çamburnu yangını ve ardından yaşanan yağmayı bölgede çarpık yapılaşma nedeni ile Samsun’daki TOKİ konutları ve kaybettiğimiz 13 yurttaşımızı unutturmayacaktır.

ÇAMBURNU'NDA YAĞMALAMA SUÇU İŞLENMİŞTİR

''Çamburnu ile ilgili bir kaç söz söylemek istiyorum. Kanun ve mevzuatta yetersizlikler var. Bir takım yanlışlar var. Buna imza atıyoruz. Ancak var olan mevzuata dahil Çamburnu’na hiç bir yapı yapılamaz. Burası Milli park korunması gereken bir doğa parçasıdır. Bu uzmanlar tarafından ortaya konmuştur. Burada kamu yönetimleri suç işlemiştir. Çamburnu yağmalama sucu işlemiştir. Yasaların cevap verdiğni düşünelim. Meslek örgütleri yasaların arkasına sığınmaz. Anayasal görevleri mesleki sorumlukları yerine getirirken çevre vce yaşama deperlerini katleden yasa ile elini baplayamaz. Meslek örgütleri özgürdür bağlı değildirr. Çamburnu’nda bunları yapanalara karşı olmak durumundadırlar. İKK’da talihsiz bir bildiri yayınlarak yasaların arkasına saklanıldığını sizlerle payalşmak zorundayım. Genel ortam içerisinden etkilenmiş olabilriler. Mimarlar odasınını tarihinde bürokrasi ye yasalara teslim olmuş durumdadır. Ortak bir bildiri yayınlannınca konuyu araştırdım.  Bu yangın ve yağmanın bana da bir katksısı oldu”