Alan savunmasını iyi uygulayabilen pas zengini Beşiktaş karşısında hem de İstanbul’da puan alabilmenin tek faktörü vardı, rakibe istediği alanı bırakmamak, etkili oyuncularını yakın takibe alabilmek, işin bir bölümü idi..

Zira taktiksel düşünceyi hayata geçirebilmek için önce akıl dolasıyla hataların en azı ve üstün mücadele gerekiyordu, yetmez hepsinden daha önemlisi kazanma arzusu ve inanç lazımdı.

İşte dün akşam ki Trabzonsporlu oyuncular bu halkaların hepsini birleştirdi.

Zincire dönüştürürken Mersin’de 5 gol atarak yazarçizer takımına, yorumcularına “futbol resitali” sunmuş gibi ekranlardan gazete manşetlerinden hafta boyu düşmediler.

  Çok erken havalanmak Beşiktaş’a pahalıya mal oldu.

Trabzonspor’un onlara göre esemesi yok gibi bir düşünceye sahiptiler. Bu havalanmalarının cezasını da çektiler. Neyse biz Beşiktaş’ın ne yaptığı ne yapacağından ziyade kendimize dönelim.

Ev sahibi ekibe yazdıklarımın asıl sebebi bu hafta “Trabzonspor’un başına gelebilir” den dolayıdır.

Çünkü Trabzonspor’da bu hafta manşetlerden düşmeyecektir.

Bakın beyler dün akşamın büyütülecek bir tarafı yoktur, teknik adam ve futbolcuları sadece görevlerini yapmışlardır.

Klasik bir deplasman maçında yapılacak olanları yapmışlardır.

Dün 1, bugün 2 lig uzun bir maraton havalanmak iyi bir şey değil

Aksi takdirde havanızı alırlar.

Bir de Trabzonspor’san dolası ile büyüksün bu böyledir böyle olmalıdır.

Ucuz işlerle övünmek Trabzonspor’un hiçbir birimine yakışmaz.

Belki erken ama şunu yazmadan edemeyeceğim

Bir şampiyonluktan sonra gazetecilerden biri Trabzonsporlu taraftarlardan birisine

Şampiyonluk nasıl bir şey diye sorar.

O da “Hamsi yemek gibi bir şey “ der

Sanıyorum her şey bu cevapta açık açık anlatılmamaktadır.

Gelelim son sözlere ilk 30 dakika daha Türkçe’ si 60 dakikaya kadar yüzünü kapatmış boksör gibi tek yönlü savunma hiç hoş değildi, ben yakıştıramadım.

2.si 2 golün sahiplerini Yusuf ile Erkan’ın ters mevkilerde oynatılmasına hala bir anlam vermiş değilim.

Bu çocuklar top kontrollerinde ve orta atma girişimlerinde adeta azap çekiyorlar.

Bana göre dün akşam mevkilerinde oynasalarda 2 gollerine daha çok gol ekleyebilirlerdi.

M’Bia her zaman ki gibi orkestra şefliğinin yanında sırtında ki ağır yükü taşımaya devam ediyor.

Ancak; takım yine 3,4 futbolcunun sırtında yürüyor.

Geçen hafta eleştirdiğim Yusuf iyiydi, Okay her zaman ki gibi, Özer yürüdü hepsi bu kadar.

Geriye kalan Onur’a lafım yok.

Galip gelen iyidir, haklıdır mantığı bana ters olduğu için skor yazarı olmadığım için de bunları yazmak zorundayım.

Bilmem anlatabiliyor muyum?