Linz Johannes Kepler Üniversitesi Kadın ve Toplum Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Prof Dr. Doris Weichselbaumer tarafından yapılan araştırmada, Alman iş dünyasında Türklere ve Müslümanlara ayrımcılık yapıldığını ortaya koydu.
Avusturya Linz Johannes Kepler Üniversitesi Kadın ve Toplum Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Doris Weichselbaumer tarafından yapılan "Çalışanların Geleceği" konulu araştırmada, Almanya’da Türk kökenlilere ve özellikle başörtülülere dönük ayırımcılık yapıldığı tespit edildi. Araştırma için bin 500 Alman iş yerine başvuruda bulunan ekonomist Doris Weichselbaumer, yaptığı iş başvurularının bir kısmını bilinen bir Alman ismi olan Sandra Bauer olarak yaptı. Weichselbaumer, iş başvurularının bir kısmını ise Meryem Öztürk ve bir kısmını da başörtülü fotoğraflı Meryem Öztürk olarak yaptı. Araştırmada aynı yeteneklere sahip olan üç bayanın yaptığı iş başvurularında Sandra Bauer’e geri dönüşler yüzde 18’i bulurken, Merve Öztürk’e yüzde 13,3 oranında geri dönüş yapıldı. Başı örtülü fotoğrafı ile iş başvurusunda bulunan Meryem Öztürk ise her 25 başvurudan ancak birinden görüşme için geri dönüş aldı.

500 FİRMADAN 60 GERİ DÖNÜŞ
Sandra Bauer bin 500 iş başvurusundan 270 olumlu cevap alırken, başı açık fotoğrafı ile iş başvurusunda bulunan Meryem Öztürk bin 500 başvurudan 199 geri dönüş aldı. Başı kapalı fotoğrafı ile iş başvurusunda bulunan Meryem Öztürk ise bin 500 firmadan 60 geri dönüş alabildi.
Yapılan bu araştırmanın posta yoluyla yapılan iş müracaatlarında yaşanan ayrımcılığı ön plana çıkardığını belirten Linz Johannes Kepler Üniversitesi Kadın ve Toplum Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Doris Weichselbaumer, bu iş görüşmelerinin yüz yüze olduğunda bu ayrımcılığın daha belirgin bir şekilde yaşandığını açıkladı. Araştırmada bir Alman’la bir Türk arasında iş bulabilmek için iş arayan Türk’ün Alman’a nazaran 8 kat daha fazla iş başvurusunda bulunması gerektiği belirtildi.
(İHA)