Doktorlar yaşam destek ünitesi ile ilişkisinin kesilmesi gerektiğini söyledi. Eğer bir mucize olmazsa, yaşam destek ünitesinin fişinin çekilmesinin ardından Alice hayatını kaybedecekti.

Ama oldu... Anne Jennifer Lawson kızına elveda öpücüğü vermek için kucağına aldı, alnına dudaklarını değdirdi.

Lawson o anları şöyle anlattı: O an gözlerimin önünden tüm anılar geçti. Onu ne kadar çok sevdiğimizi anlatmak istedim ve beni duymasını ümit ettim. Önce onunla konuştum, çıldırmış gibiydim. Onun sıcaklığını hissettim. Yanakları pembemsiydi. Uyuyan Güzel'e benziyordu.

Yaşama tutunmak için bu verdiği mücadeleden dolayı onunla ne kadar gurur duyduğumu ve artık dinlenebileceğini söyledim. Yanına uzandım. Doktorlar bana kendi başına nefes alamadığını söylediği için kendimi hazırlamaya çalıştım. Ama hazırlayamadım çünkü insanın içinde hep bir umut oluyor."


24 Mart 2010 günü Alice'in yaşam destek ünitesi ile bağlantısının kesilmesine karar verildi. Organları bağışlanacaktı. Ancak mucize o anda gerçekleşti. Organ bağışı için gelen ekip hemen odadan ayrıldı çünkü Alice kendi başına nefes almayı başarmıştı.

MAVİ GÖZLÜ GÜZEL KIZ

Anne Jennifer Lawson, olayın üstünden iki yıl geçtiğini ve masmavi gözlü güzel kızının hala onunla olduğu için mutlu olduğunu anlatıyor. Hastalık yüzünden Alice'in bir bacağı diğerinden kısa kalmış, ayrıca menenjit konuşmasını da engellemiş ancak ailesi tekrardan konuşmayı öğretiyor.

14 Şubat 2010'da aniden rahatsızlanan Alice, 1 ay 10 gün süren mücadelenin sonunda hayata döndürüldü.