52 yaşındaki Sarkar’ın Pazartesi akşamı Pakistan’ın Karaçi kentindeki hapishaneden salıverildikten sonra sınır dışı edildiği bildirildi.

Saçı sakalı birbirine karışmış ve son derece yorgun olduğu gözlenen Sarkar’ı başkent Dakka’daki havaalanında kardeşi Sekandar Ali karşıladı.

1989 yılında Bangladeş’in Chittagong liman kentinde tersane işçisi olarak çalışırken Bishnurampur köyündeki ailesini ziyarete gelen, daha sonra tersaneyle dönmek üzere evinden ayrılan Sarkar’dan bir daha haber alınamamıştı.

Mayıs ayında adını açıklamayan bir kişi, Sarkar’ın öldüğünü düşünen ailesine telefon açarak oğullarının yaşadığını ve Pakistan’da hapishanede olduğunu söyledi.
Aile, Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin (ICRC) Dakka’daki ofisine başvurdu. Pakistan’da inceleme yapan ICRC yetkilileri, Sarkar’ı Karaçi’deki bir hapishanede buldu.

1989 yılında Hindistan’a geçtiğini, Assam ve Meghalaya eyaletinde birkaç ay kaldıktan sonra Delhi’ye gittiğini söyleyen Sarkar, burada evlendiğini, daha sonra 1997’de Hindistan’tan Pakistan’a geçmeye çalışırken yakalandığını ifade etti. Sarkar, gerekli belgeleri olmadığı için 15 yıl hapiste kaldığını sözlerine ekledi.

Bölgenin iki nükleer gücü olarak birbirlerine rakip olan Pakistan ve Hindistan, aralarındaki sınırı geçmeye çalışanları tutuklayıp uzun yıllar hapiste tutuyor. Pakistan ve Hindistan’da hala yüzlerce kişinin sınır ihlali nedeniyle hapiste tutulduğu sanılıyor.