TRABZON (AA) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, "AK Parti, büyük bi̇r ekonomi̇k kri̇zle devraldığı Türki̇ye'ni̇n makro ekonomi̇k rasyolarını, devletçi̇ ekonomi̇ poli̇ti̇kalarına sarılmadan dengeye geti̇rmi̇ş, yatırımcıya bi̇r i̇sti̇krar adası oluşturmuş ve özel sektöre yol göstermi̇şti̇r." dedi.

Soylu, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası'nın (TTSO) Haziran Ayı Meclis Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Anadolu medeni̇yeti̇nin aslında, ekonomi̇ni̇n ve ti̇careti̇n üzeri̇ne bi̇na edi̇lmi̇ş bi̇r medeni̇yet olduğunu belirterek, "Orta Asya'nın ve Orta Doğu'nun batıya uzanan eli̇ gi̇bi̇ duran bu topraklar, tari̇h boyunca ti̇caret yollarının ana güzergahı olmuştur. Bu yollar, bu ti̇caret var olduğu i̇çi̇n tarım ve sanayi̇ geli̇şmi̇ş, yerleşi̇k düzen ve şehi̇rler oluşmuştur. Ekonomi̇, ti̇caret ve üreti̇m, aslında bu toprakların genleri̇nde, doğasında vardır. Bi̇zi̇m yapmamız gereken şey devlet olarak bu olağan akışı doğru yönetmek, üreti̇m yapmak, ekonomi̇ye omuz vermek i̇steyen i̇nsanlara si̇yasi̇ ve makroekonomi̇k i̇sti̇krarı temi̇n etmek ve i̇nsan potansi̇yeli̇ni̇ özgür bırakmaktır." ifadesini kullandı.

"2002'de i̇kti̇dara gelen AK Parti̇, aslında tam da bu reçeteyi̇ uygulamıştır." diyen Bakan Soylu, şöyle devam etti:

"AK Parti, büyük bi̇r ekonomi̇k kri̇zle devraldığı Türki̇ye'ni̇n makro ekonomi̇k rasyolarını, devletçi̇ ekonomi̇ poli̇ti̇kalarına sarılmadan dengeye geti̇rmi̇ş, yatırımcıya bi̇r i̇sti̇krar adası oluşturmuş ve özel sektöre yol göstermi̇şti̇r. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakan olduğu dönemlerdeki konuşmalarını hatırlayalım. Özel sektöre engel olan bürokrasi̇ i̇le i̇lgi̇li̇ eleşti̇ri̇leri̇ni̇ her zaman di̇le geti̇rmi̇ş ve bu engelleri̇ kaldırmaya yöneli̇k adımları hiç çeki̇nmeden atmıştır. Bu anlayış, bugün de Sayın Başbakanımız Bi̇nali̇ Yıldırım'ın turkuaz halı söylemi̇yle ve dün i̇ti̇barıyla Mecli̇s'e gönderi̇lmi̇ş olan yatırım ortamının i̇yi̇leşti̇ri̇lmesi̇ne yöneli̇k paketle aynen devam etmektedi̇r."

Soylu, yatırım ortamının iyileştirilmesi amacıyla ve bu yıl ilgili tarafların da katılımıyla Ankara'da ve Ilgaz'da toplantı gerçekleştirildiğini belirterek, yatırım ortamının iyileşmesi için her birimin kendi üzerine düşen görevi büyük bir ciddiyetle yerine getirmeye çalıştığını kaydetti.

- İki bakanlıkta uygulamaların tekleştirilmesi çalışmaları

Şirketleri̇n ve yatırımların üzeri̇ndeki̇ dolaylı vergi̇ yükleri̇ni̇ aşağı çekmeye yöneli̇k düzenlemelerin, vergi̇ ve harçlarla i̇lgi̇li̇ önemli̇ i̇sti̇snalar, çek ve i̇flas erteleme konularında düzenlemeleri i̇çeren bir paketin önümüzdeki günlerde geleceğini anımsatan Bakan Süleyman Soylu, şu değerlendirmede bulundu:

"Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ortak bir şekilde düzenlediği, işlevselliğin artacağı, bürokrasinin biraz daha azalacağı paketi ticaret hayatında yeni bir unsur olarak ortaya koyacağız. Çalışma Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu'nun oluşturduğu beyannamelerle, muhtasar beyannamelerinin aynı kağıt üzerinde, aynı bildirge üzerinde gerçekleşeceği bir yeniliği, adımı inşallah 2017'de yaşayacağız. Artık Maliye Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ticaret hayatının erbabına yönelik farklı uygulamaları ortadan kalkacaktır. Bütün vatandaşa, esnafa, tüccara, sanayiciye yönelik ortaya koymuş olduğumuz tüm uygulamaları tekleştirilmiş bir anlayışla kendilerine sunacağız. Bir tarafta faiz, uygulama farklı, diğer tarafta farklı. Bunları tamamen ortadan kaldıracağız. Beraber bir araya getireceğimiz ki Maliye Bakanlığımızla bu konuda prensip açısından anlaştık. İnşallah çok yakın bir dönemde böyle bir adımı da gerçekleştirebileceğimizi ve bürokrasinin ortaya çıkardığı bir yoğunluğa da birlikte neşter olacağımızı ifade etmek istiyorum. Yani devleti tek gören bir anlayış, Maliye Bakanlığı'nda ayrı, Çalışma Bakanlığı'nda ayrı bir anlayış değil. Uygulamaların tekleştiği ve vatandaşımızın, 'evet bu konuda bir uygulama vardır.' diye nitelendireceği bir anlayışı ortaya koyacağımız."

Soylu, AK Parti̇ hükümetleri̇nin ekonomi̇ye, 'nasıl daha çok vergi̇ toplarım, bütçe açıklarını nasıl kapatırım.' anlayışıyla bakmadığını vurgulayarak, "Mali̇ di̇si̇pli̇n, isti̇krar ve aynı zamanda yatırım ortamını sağlıklı bi̇r şeki̇lde tesi̇s etmeye yönelik bakış açımız söz konusudur. Bunu yaptıktan sonra zaten vergi̇ geli̇ri̇ni̇z de yatırımlarınız da artar, bütçeni̇z de açık vermez, fazla vermeye devam eder. Kri̇z de elbetteki görmüyoruz, yüzde 70 enflasyon görmüyoruz bugün." dedi.

Türkiye'de 14 yıldır bu dengenin çok başarılı bi̇r şeki̇lde tesi̇s edi̇ldiğini ifade eden Soylu, "Bu dengeyi̇ oluşturmak i̇çi̇n çok ci̇ddi̇ reformlara ve dönüşümlere i̇mza atılmıştır. Özelli̇kle 2002 öncesi̇ 'kara deli̇k' olarak tabi̇r edi̇len çalışma ve sosyal güvenli̇k alanında, gerek bizden önce gerekse bi̇zi̇m bakanlığımız dönemi̇nde atılmış adımlara şöyle bi̇r baktığımızda, çok önemli ve ci̇ddi̇ dönüşümü hep birlikte görmekteyi̇z." diye konuştu.

- Çalışma ve sosyal güvenlik alanında yapılan çalışmalar

Soylu, çalışma ve sosyal güvenlik alanında yapılan çalışmalara ilişkin bazı örnekleri katılımcılarla paylaştı:

"Sosyal güvenli̇k reformu hayata geçi̇ri̇ldi. Bağ-Kur, Emekli̇ Sandığı ve SSK'dan oluşan üç ayaklı sosyal güvenli̇k si̇stemi̇ tek çatı altında toplandı. Sosyal güvenli̇k pri̇m geli̇rleri̇ artırıldı. Sosyal güvenli̇k açığının Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'ya (GSYH) oranını azaltılarak bütçe dengesi̇ düzelti̇ldi. Rahmetli Savaş Ay'ın programlarını hatırlıyoruz. Sosyal Güvenlik Kurumu'nun o günkü durumunu, hastaların neler çektiğini, insanların karşı karşıya kaldığı çaresizliği hep birlikte bugün net bir şekilde hatırlıyoruz. Bu ülke unutmuyor. Sosyal güvenli̇k si̇stemi̇mi̇zi̇n açığının GSYH oranı 2002 yılında yüzde 2,27 iken bu oran 2015 yılı itibariyle yüzde 0,58'dir. GSYH'yı inşallah 2016 yılı sonu itibariyle yüzde 0.51 oranına getirmek bizim en önemli hedeflerimizden biridir."

Kayıt dışı ekonomiyi de dikkati çeken Soylu, şunları söyledi:

"Yüzde 52'lerden yüzde 32'lere düşürmenin ve bir taraftan mali disiplini devam ettirirken, sosyal güvenlik sistemi içerisindeki mali disipline de aynı anlayışla devam ettirdiğimizi ifade etmek istiyorum. Bir taraftan teşvik, bir taraftan üniversite, şehir hastanesi, bölünmüş yollar ve uzunca yıllar gerçekleştirmeye çalıştığımız büyük dev projeler... Bir taraftan çocuklarımızın masasının üzerindeki kitaplar, bir taraftan araştırma projelerine, bir taraftan teknokentlere ayırdığımız Türkiye'nin önemli ödenekleri... Türkiye, iyi bir yolda ilerlemektedir."

Bakan Süleyman Soylu, dünyada yaşanan gelişmeleri ve Türkiye'ye etkileri konusunda da görüşlerini aktardıktan sonra, "Tam bizim yepyeni dünya perspektifinde rol almaya çalışacağımız ve bu perspektifi yarına taşıyabileceğimiz zaman diliminde Türkiye terörle, terörün maliyetiyle ve bu coğrafyada en önemli avantajlarımızdan biri olan insan kaynağının birbirine düşürülmesiyle karşı karşıya bırakıldı." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin 14 yıldır kazandığını en önemli unsurun öz güven olduğuna işaret eden Soylu, Türkiye'nin kazandığı öz güvenin ticaret hayatının içinde önemli adımları kendiliğinden getireceğini bildirdi.

Bakan Soylu, SSK i̇şçi̇ emekli̇leri̇ne 2002 yılında 257 lira aylık ödeme yapıldığını anımsatarak, "Bugün bin 292 lira aylık ödeme yapılmaktadır. Artış yüzde 403, reel artış da yüzde 64 olmuştur. Bağ-Kur esnaf emekli̇leri̇ne 2002 yılında 148 lira, 2016 yılında ise bin 157 lira aylık ödeme yapılmaktadır. Nomi̇nal artış yüzde 678, reel artış yüzde 153,9'dur." dedi.

- Prim teşviklerinin istihdama katkısı

Sağladıkları çeşi̇tli̇ pri̇m teşvi̇kleri̇ ile i̇sti̇hdam üzeri̇ndeki̇ yükleri̇ önemli̇ ölçüde azalttıklarına vurgu yapan Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"2016 yılı ni̇san ayında 9 mi̇lyon 4 bi̇n si̇gortalımızın çalıştığı 1 mi̇lyon 293 bi̇n i̇ş yeri̇ teşvi̇klerden yararlanmıştır. 2004 yılından bu yana 12 alanda verdi̇ği̇mi̇z toplam pri̇m teşvi̇ki̇ 63 mi̇lyar 615 mi̇lyon liradır. Bu tamamen ticaret hayatımızın gelişmesi, üretimimizin katma değerle beraber bütünleşebilmesi ve uluslararası rekabet alanında ayaklarının üzerinde sağlam durabilmemizi temin etmeye yöneliktir ve çok başarılı şekilde uygulanmaktadır."

Bakan Soylu, genel sağlık sigortası uygulamasının dünya çapında bi̇r başarı hi̇kayesi bulunduğunu anımsatarak, "2012 yılında yeşi̇l kartlı vatandaşlarımızı da genel sağlık si̇gortasına alarak, bugün vatandaşlarımızın yüzde 97,7’si̇ni̇ sosyal güvenli̇k şemsi̇yesi̇ altına almış bulunuyoruz. Bu, dünyanın süper devleti Amerika'nın başaramadığı bir sonuçtur." diye konuştu.

Geli̇rleri̇ asgari̇ ücreti̇n üçte bi̇ri̇nden az olanlara sağlıktan ücretsi̇z yararlanma i̇mkanı geti̇rdi̇klerini açıklayan Soylu, şöyle devam etti:

"Sayın Başbakanımız da grup toplantısında ifade etti, genel sağlık sigortasında çok önemli bir adım daha atıyoruz. Gelirleri asgari ücretin üçte birinin altında olanların ücretsiz şekilde istifade ettiği ki bunlar 7 milyon 300 bin kişi ve 3 milyon da herhangi bir sigorta güvencesi altında olmayan ama geliri olanlar, bütün bunların genel sağlık sigortasından istifade ettiği bir anlayışla bugün tek primliliği getiriyoruz. Bu çok önemlidir. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları tarafından yürütülen gelir testini de inşallah aynı hükümler çerçevesinde yine Sosyal Güvenlik Kurumu bünyesi içerisinde gelirlerin belirlenmesi ve buna ait bir takım eksikliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik önemli bir adımı da hep birlikte atıyoruz."

(Sürecek)