Trendyol Süper Lig'de gol yemeden kazanmaya devam eden Karadeniz Fırtınası, Ziraat Türkiye Kupası çeyrek final maçında Çağdaş Atan'ın teknik direktörlük yaptığı Başakşehir ile karşılaştı. Tek maçlık eleme turunda kazanan takım yoluna devam edecekti. Maçın Trabzon'da olması Trabzonspor'un en büyük avantajıydı.
Abdullah Avcı maça Afrika Uluslar Kupası'ndan dönen Paul Onuachu ile başladı. Afrika Uluslar Kupası'ndan dönen bir diğer yıldız isim Pepe ise Abdullah Avcı'nın yanında oturdu. Bordo Mavililer maça fırtına gibi başladı. İlk yarı Trabzonspor lehine beş farklı bitebilirdi. Fakat gol seyredemedik. Arzulanan gol ikinci yarıda geldi. Takımın futbol aklı oyuncularından Edin Vişça'nın golü Trabzonspor'u Ziraat Türkiye Kupası'nda yarı finale çıkarmaya yetti. Maçın başından sonuna dek(son on dakika hariç) oyunu forse eden Abdullah Avcı'nın takımı, bileğinin hakkıyla son dört takım arasına girdi. Rakibine iki pozisyon vermeden maçı tamamlayan Trabzonspor, kupada iddialı olduğunu herkese gösterdi.
Dünkü maçta tüm oyuncular çok iyiydi. Arzu, yardımlaşma, tempo, hırs ve doğru oyun özellikle ilk yarıda üst seviyedeydi. Trezeguet, Enis Bardhi ve Paul Onuachu'nun kaçırdığı net gol pozisyonları akıl almaz derecesindeydi. Atar yemez Trabzonspor, Başakşehir maçında da bu özelliğini devam ettirdi. Thomas Meunier'in takıma olan katkısı bu maçta da sürdü. Batista Mendy form olarak zirvedeydi. Keza Berat Özdemir de... Trezeguet'nin savruk ve hırslı oyunu hem rakibi hem de takım arkadaşlarını çok yoruyor. Abdullah Avcı'nın ilk geldiğindeki rakip kaleye tek şut atamayan takım gitmiş, yerine her maç kaleye en az on şut çeken bir takım gelmiş. Dün de Başakşehir'in genç kalecisi Deniz Dilmen Bordo Mavililer'in yirmi şutuyla muhatap olmak zorunda kaldı. Yirmi şutun sadece birinin golle sonuçlanması Karadeniz Fırtınası'nın en önemli eksisiydi. Takım savunmasında çok mesafe alındı. Trabzonspor gol yemeyi de rakibe çok pozisyon vermeyi de unutmuş. Böyle devam ederse lig üçüncülüğü, kupa şampiyonluğu ya da her iki hedefe ulaşmak zor olmayacak.
