Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Sportif Direktör Giuliano Terraneo ile beraber Sportürk programına konuk oldu, şike dönemi için önemli açıklamalarda bulundu.
- 156 sene ile yargılandım, böyle bir şey olabilir mi? İddianame hazırlanmadan 6222 sayılı kanunun değiştirilmesi için çalışmalar yapılıyordu. O dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan hasta yatağında bu kanunun yanlış olduğunu söyledi. CHP ve MHP de bu kanunu çıkarmak için çalışmalar yaptı. Bunu çıkaranalara teşekkür ediyorum. Bu kanun dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e gitti. Abdullah Bey, ‘Ben içime sindiremedim’ dedi ve 900 kanundan sadece 2’sini veto etti. Şimdi soruyorum, ‘Yazdığı kitapta bununla ilgili neden herhangi bir bilgi koymadılar, veto etme sebebi neydi?’ Eski Cumhurbaşkanı şimdi ne düşüyor, vicdanı rahat mı acaba? Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bunun üzerine gitmeseydi, bu kanun çıkmasaydı, şu an burada olmayabilirdik. Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün bunu vicdanı kabul ediyor mu? Bunu merak ediyorum. Sayın Arınç’a da söylüyorum, ‘Bu kanun geri gelmez’ dedi. Geldi, biz kaçmadık.”

‘Şenes Erzik açıklasın’

- Şenes Erzik hangi davamızda bulundu. Neyle uğraştı, hiç yardımcı olmadı. Yalan konuşuyor. Yardım ettiği bir şey varsa çıksın açıklasın. Azerbaycan Federasyon Başkanı, Şenes Erzik’e randevu vermiyordu ben araya girdim. Bunların hepsi kendine pehlivan. Bizim aleyhimize Levent Bıçakçı Trabzonspor’un avukatlığını yaptı. 50 bin kişiyle sivil ihtilal yapılıyordu. Ceza yedim. Bana kaçacak dediler ama özel uçakla geldim. 45 dakika CAS’ta savunma yaptım. Normalde 5 dakikadan fazla konuşturmazlar. O gün neler söylediysem bugün yaşadık. Davayı biz geri çekmedik çektirdiler. Hapishanede davanın çekilmesini istemedim. Ama kim çekti Şenes Erzik’e sorun.

Türkiye’de Fenerbahçe’ye karşı Galatasaray ve Trabzonspor taraftarları her yere yazdılar, çizdiler. UEFA’ya CAS’a... Bu dava şike davası olarak bitmiştir, şike olmadığı söylenmiştir. Esas olan Trabzon’un kendi özüne dönüp, sportif mücadelesini yapması. Eğer mahkeme bizim aleyhimize karar verirse, o zaman Trabzon halkı haklıdır. Şu anda mücadele yapmıyorlar, karalama yapıyorlar ama mahkeme karar verirse, herkes onlara kupayı sunar. Mahkemeyi beklesinler.

Ancak burada hatırlatılması gereken nokta Aziz Yıldırım'ın sözlerinde yer alan 45 dakika CAS'ta savunma yaptık sözüne karşın, davanın kendi aleyhlerine sonuçlanması. Dünyaca şike yaptığı kabul edilen Aziz Yıldırım'ın bu noktada hala nasıl bu tavırlar içerisinde yar aldığı ise anlam verelemiyor. Türkiye'de yeniden yargılama ile kendisini aklanmış gibi gösterecek olan Yıldırım'ın bu tavırları ise kendi içinde düştüğü ikilemin bir göstergesi...