TV8 ekranlarında yayınlanan Telegol adlı spor programının moderatörü Serhat Ulueren, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'a oldukça dikkat çeken bir mesaj yolladı.

Telegol programına Aziz Yıldırım'ın Metris'te beraber kaldığı 4 kişinin katılacağını ancak kendisinin buna müsade etmediğini dile getiren Ulueren, gelen tekliflere "Bugün uygun değil" diyerek geri çevirdiğini dile getirdi.

Ulueren'in açıklamaları şu şekilde;

"Sayın Aziz Bey'e şu mesajı iletmek istiyorum;

"Bugün sağımda 2, solumda 2 kişi daha olacaktı Aziz Bey. Bunlar sizin Metris'te beraber olduğunuz, yattığınız arkadaşlarınız, belki zamanında kader birliği yapmış olduğunuz arkadaşlar da olacaktı. Bu 4 kişiden 4'ü de canlı yayına gelmek için benimle görüştüler, ısrarcı oldular, "Biz bazı şeyleri artık anlatmak istiyoruz" dediler. Ben de Fenerbahçe Kulübü'nün zor günler geçirdiğini, hem Alex olayı, hem bu Moussa Sow olayıyla ilgili günün bugün olmadığını, bir daha bu kararlarını gözden geçirmelerini kendilerine ilettim.

Solumda 2 kişi, sağımda 2 kişi olacaktı. Bunlar Fenerbahçe camiasının çok önde gelen, herkesin tanıdığı önemli isimlerdi ve bu isimler Metris'te 8 ay, 9 ay ve 11 ay kalan kişilerdi ama bunların bugün için çıkmalarının doğru olmayacağını söyleyerek telkinde bulundum. "Biz çıkmak istiyoruz, artık konuşmak istiyoruz." dediler. Ben de sabırlı olun, sakin olun, gün bugün değil dedim.

Aziz Bey, bunu dikkate alır ya da almaz, hiç önemli değil ama Aziz Bey'e şunu söyleyeyim. Cezaevinden çıktığı gün bir söz etmiş, demiş ki; "Beni artık tanımayın, sizle artık bir dostluğum kalmamıştır. Sizle bütün ilişkimi kestim. Ne beni arayın, ne telefonlarınıza çıkarım."

Ve Fenerbahçe Koleji'nde okuyan, kendisinin okuttuğu bazı kişilerin çocukları ve torunları da okuldan attırmış. Bu okuldan attırmadan sonrada, bu kişiler "Lütfen, bizi yayına çıkarın" dediler. Belki, Aziz Bey bunları yarın farklı kanallarda görebilir ama ben bugünün doğru gün olmadığını söyledim. "Lütfen gelmek istiyoruz, telefonla bağlanmak istiyoruz" dediler. Yapmayın dedim. Biraz daha kararı gözden geçirin, hemen bir anda gemileri yakmayın dedim. Onları sükünete, sakinliğe davet ettim.

Ama şunu Aziz Bey çok iyi bilsin ki, o Metris'te onunla beraber 8 ay, 9 ay ve 11 ay kalan 4 tane arkadaşı ve belki beraberinde başkaları da gelecek. Artık konuşacaklar! Onlar sadece Aziz Bey'in kendilerine o Metris'te yapmış olduğu vefayı veya o Metris'teki dostluğu şu andaki normal hayatta da sürdürmeyi, telefonlarına çıkmalarını ve çocuklarının Fenerbahçe Koleji'nde yine burslu bir şekilde veya yarı ücretle okumalarını istiyorlar. "Aksi halde, ok yaydan çıkmış durumda. Biz herşeyi anlatacağız" diyorlar.

Bu, burası olur veya farklı bir yer olur ama ben asla Fenerbahçe düşmanlığı yapmam. Bu gece de Ertuğrul Bey çıktı, kendisine hiçbir şey teklif etmeden aradım, gelir misiniz dedim. Gelirim, dedi. Tabii ki seve seve, dedi. Anlatmak istiyorum, çünkü haber artık çıktı, dedi.

"BENİM SAYEMDE KONUŞMUYORLAR"

Ama o 4 kişi ve beraberinde artacak olan sayıyla bu kişiler konuşacak. Aziz Bey'e çok önemli şeyler, Metris'te yaşananlarla ilgili, belki de şike sürecine de girecekler. Şu anda susuyorlarsa, bugün burada değillerse, Aziz Bey bilsin ki benim sayemde burada değiller. Yarın nerede olurlar, onu bilemiyorum, emin değilim. Çünkü, benim kontrolümde değil olay. "Lütfen, Aziz Bey artık insanlık yapsın. Çocuklarla, torunlarımızla oynamasın.Metris'teki dostluğumuzu devam ettirsin" dediler.

Aziz Bey'e bir anektod daha. Ümit Karan'ın kendisine yazmış olduğu mektubu da bana verdiler. Ümit Karan orada bir şey istiyor. Sonrasında araya 1 kişi girerek "Yapma Aziz Bey bunu" diyor. Bu mektubun deşifrelerini de yayınlayabilirdim bu akşam, bunu da yayınlamıyorum. Belki de hiç yayınlamayacağım.

Aziz Bey'e buradan bu mesaj gitmiş olsun. Bunu da ben kendilerine (konuşmak isteyen Aziz Yıldırım'ın arkadaşları) böyle söyleyerek, böyle yapayım, n'olur konuşmayın, dedim. Gün bugün değil. Bugün milli maç var, Fenerbahçe bir takım uçurumların eşiğinden dönüyor, Alex krizi, bir de bu krizle iç içe kalmasın diyerek bu kişileri yayına almadım."