Yener, Bayraktar’ın şehrin milletvekili olarak taşıdığı hassasiyetin bir unsuru olarak bazı değerlendirmeler yaptığını kaydederek, “Sayın Erdoğan Bayraktar’ın bugüne kadar gerek bürokrat gerekse de bakan olarak ülkemize yaptığı hizmetler ortadadır. Özellikle TOKİ Başkanlığı döneminde Türkiye’ye 600’ün üzerinde spor tesisi ve stadyumlar kazandırmıştır. Bu hizmetleri yerine getirirken de hiçbir zaman hukuk dışılığa yönelmemiş ve tüm yatırımları devletin kural ve yönetmelikleri çerçevesinde gerçekleştirmiştir. Böylesi bir şahsiyetten hukuk dışı beklentiler içerisine girmek doğru değildir.  Yine Trabzon’da kentin hizmetine sunulacak en ciddi projelerden biri olan Akyazı Projesi’nin sürükleyicilerinden biri de sayın Bayraktar’dır. Bu gerçekler ortadayken onun üzerine farklı amaçlarla gitmeye çalışmak iyi niyetten uzak bir yaklaşım tarzıdır” dedi.

"BİR CÜMLEYLE KARAR DEĞİŞECEĞİNİ DÜŞÜNMEK SAFLIKTIR"
Şike süreciyle ilgili karar mekanizmasına da dikkati çeken Yener, “Bu mekanizmanın nasıl işlediği bellidir. Hukuk, federasyon ve UEFA ayağı bulunan bu olayın bir cümleyle seyrinin değişeceğini düşünmek, en basit tabiriyle saflıktır. Burada, perde arkasında başka bir niyet söz konusudur. Ayrıca Trabzon kentinin öncelikleri açısından bakıldığında Trabzonspor’un taşıdığı önem büyüktür. Toplum büyük bir sabır ve sağduyuyla verilecek kararı beklemekte, şehrin temsilcilerinden de hakkın teslimi konusunda gereken çabayı göstermelerini talep etmektedir. Nitekim Sayın Bakan’ın ifadeleri, bu doğrultuda verilen mesaj olarak değerlendirilmeli, toplumun, sükunetini koruyarak mevcut süreci beklemesini öğütleyen bir çıkış olarak yorumlanmalıdır.” diye konuştu.