Bu hafta amatör futbol cümlesinden bile uzak bir görüntü ortaya koyan Trabzonspor A'dan Z'ye her alandan S.O.S vermeye devam ediyor.
Karşılaşmaya ilginç bir 11’le çıkan Trabzonspor’da yaşanan Onur Kıvrak krizinin ardından Onur’a destek amaçlı fotoğraflar paylaşan oyuncuların yedek kalması akıllara bu takımı kim kurdu sorusunu getirdi değil mi?
Şota mı ? Hurma mı ?
Onur Kıvrak krizini iyi yönetemeyen yönetim gelecek sezon adına da ne kadar Avrupa’yı önemsemiyoruz dese de oynanan bu futbol ile en fazla Şota’da 5 hafta görür ve yaptığı kontralar itici gelmeye başlar bile.. Trabzon’da işler böyle ilerliyor.
Maça gelince geçtiğimiz Differdange maçının üzerine hiçbir şey koyamayan Trabzonspor’un etkisiz futbolunun taraftarlara getirdiği tek şey bu saatte UYKU oldu.
Hani Brezilya’da takır takır istekli azimli futbolunu oynayıp Dünya Şampiyonu olan Erdoğdu Lisesini Rabotnicki’nin karşısına koysak rahatça bu işi bitirirlerdi.
Değeri 3 milyon Euro olan bir takıma bir tane bile organize atak geliştiremeyip üstüne üstün mağlup olmak yarın havalanında takımı karşılayacak 5 bin kişiye ayıp olmayacak mı?
Takımda futbol adına hiçbir şey yok. Hani iyi denilebilecek bir oyuncu ben göremedim sahada. 3 maçtır fahiş savunma hataları göze çarpmıyor artık giriyor..
Defansından orta sahasına forvetinden teknik ekibine gözümüzün önünde erimeye devam ediyor..
Neyse ki Trabzonspor finalleri seven şehirdir. Düştüyse kalkar. Trabzon’da canlanırsa ki canlanır da bu işi rahat bitirir.
Onur krizi ile ilgili yorumum ise her ne yaşanmışsa yaşansın asıl olan Trabzonspor’dur.
Trabzon ve Trabzonspor’un akil adamlarının bir an önce devreye girip bu krizi noktalaması gerekiyor.
Başka bu sarmaşıkın çözüleceği yok.
Zarar gören Trabzonspor olacaktır. Kırmadan, dökmeden bu işten sıyrılmak gerekir.
Aksi takdirde Onur’un dediği gibi kişiler geçici kurumlar kalıcı olur.
Tıpkı Trabzonspor’un geçmişindeki kaptanları gibi Onur'u da başka takımlarda izleriz..
Tıpkı Trabzonspor’un geçmişindeki kaptanları gibi Onur'u da başka takımlarda izleriz..
