Hami Mandıralı yine bombaladı...

“İçimde uhde kalan şey şampiyon olamamamız. Ayrıca Trabzonspor’dan gönderilişime bu şehrin sessiz kalışı da çok zoruma gitti. Biz Trabzonspor için neler yaptık, yapmaya da hazırız. Bizim buralara gelmemize vesilen olan sevda Trabzonspor’dur. O nedenle şehir bizim yaşadığımız haksızlıklara tepki vermeliydi. Biz buranın çocuğuyuz.”

“Özkan Sümer hoca Samet Aybaba geldikten sonra benim gidişimde önemli rol oynadı. Aybaba’nın gücü beni göndermeye yetmezdi. Özkan Sümer o süreçte bana ‘Biz seni düşünmüyoruz. Kulübün kararıdır’ deseydi, ben de aslanlar gibi karar verip jübilemi yapardım. Onu demediklerinden dolayı devam etme kararı aldım. Gücüm de yerindeydi. Keşke Ankaragücü’ne gitmeseydim. Ancak Ankaragücü’ne gitmem benim kimliğimden bir şey almadı.” 

“Vahid hocanın ismi geçmezken Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu’nun ofisinde kendisiyle görüştük. Kendisi bana Lucescu ile görüştüklerini, büyük oranda da anlaştıklarını söyledi. ‘Kendisiyle çalışır mısın’ diye sordu. Başkana ‘Gurur ve onur duyarım’ dedim. Ancak, başkan ilk olarak bana ‘Sen Vahid’le çalışır mısın’ deseydi ben yine ‘Çalışırım’ derdim. Son konuşmamızda başkan, ‘Evet, tekrar seni çağırıp bunu sana sormalıydım. O benim hatam’ dedi. Mustafa Reşit Akçay görevdeyken bile Vahid Halilhodzic konuşulan, gündemde olan bir isimdi. Başkan Nuri Albayrak yönetiminde verdiği sözü tuttu ve onu Trabzon’a getirdi. Helal olsun. Delikanlı gibi sözünü tuttu.”

“Jübile benim için çok önemli değil. İstediğim gibi jübile yapılmayınca ben de bundan vazgeçtim. Benim şöyle bir isteğim oldu: O dönem valimiz Hüseyin Yavuzdemir’di. Kendisi bana, ‘Gerekli yardımı yaparız, yer ve alanı veririz’ demişti. Ben de jübileden elde edeceğim gelirle Trabzon’a bir tesis kazandırmak istiyordum. Oraya da babamın adını verecektim. Ben para kazanmak için jübile yapacak bir adam değilim. Kazanmamız gerekeni Trabzonspor sayesinde kazandık.”

“O zaman takımın başında Şenol Güneş vardı. Atay Aktuğ başkandı. Atay abiye gittim. Bana, ‘Ne demek oğlum, bizim en büyük görevimiz sana jübile yaptırmak’ dedi. Jübileyi bana kulüp yapmalıydı. Benim organizasyonun içinde olmamam lazımdı. Benim derdim alkışlanıp vedalaşıp öyle gitmekti. Bana  sıradan bir takımla ‘sana jübile yapalım’ dendi. Benim yanımda milli takımda oyuncular olacak. O sezon Trabzonlu oyuncuların milli takımda sayısal çoğunluğu diğer takımlara göre fazlaydı. Trabzonspor kimi davet etse seve seve gelir oynarlardı, ama sıradan bir takım tercih olunca ben de bunun üzerine ‘jübile yapmıyorum’ dedim. 

“Ersun Yanal’ın futbolu bilip bilmediğini tartışmam. Bilmese 20 tane takım çalıştırmazdı. Yanal Trabzonspor’da daha önce de hocalık yaptı. O dönemde de kimse hocamıza bir şey demedi.  Fenerbahçe ile yarıda kalan maçta soyunma odasına neden kaçtı? Fenerbahçe’nin hocasıydı. Öyle ya neden kaçıyorsun? O maçta bir şey diyeceklerse bana derler, Ersun Yanal’a demezlerdi. Biz devam etseydik bu kadar oyuncu alınmayacaktı, borç bu kadar da olmayacaktı. Trabzonspor ekonomik olarak zor durumda kalmayacaktı.”

“Profesyonel dünyada kulüp başkanları ‘ben buradayken bu oyuncu gidemez’ dememeli. Oyuncular gider. Başkan olarak siz gitmemelerinin önlemini alacaksınız. Mehmet Ekici attığı frikik gollerinden sonra yönetici Yakup Aslan çıkıp ‘keşke sözleşmesine 20 milyon Euro yazsaydık” dedi. Adama sormazlar mı, niye atmadan önce demiyordun o sözleri? Yöneticilik böyle bir şey değil. Yöneticilik şartlar ne olursa olsun takımın her zaman yanında olmayı gerektiriyor. İyi giderken değil kötü giderken de o çocukları sahiplenmelidir.”

“Bu ülkede şampiyon değilsen başarısızsın. Avrupa’da takım kümede kalınca taraftarı alkışlıyor. Biz Van maçında şampiyonluğu verdik. Van’ı yenip Fenerbahçe’ye yenilsen dahi iki puan öndesin. Fenerbahçe maçından sonra yarım saat sahanın içinde kaldım. Soyunma odasına gidemedim ki zaten tesislere nasıl gittiğimizi Allah biliyor. Kamyonla gittim. Arabada bir tane cam yoktu. Ne oldu, ikinci olduk. Ama dediğim gibi başarının kıstası şampiyonluktur.”

“Erkan Zengin’in yeteneğini konuşmuyoruz. Trabzonspor’a kafa olarak hazır mı, bunu sorgulamalıyız. Erkan, ‘Ben Fenerbahçe’den başka bir kulüpte oynamak istemiyorum’ dedi. Benim kulüp başkanım ve hocam özel uçakla gidip Erkan’ı alıp Trabzon’a getirdiler. Güzel bir şey başardılar. Ancak bunu Fenerbahçe başaramadı. Medyaya yansıyan görüntü ve fotoğraf iyiydi. Bana göre Erkan Zengin mental olarak Trabzonspor için hazır değil.” “Erkan Zengin transferinde beni rahatsız eden tek şey imza törenindeki fotoğraf. Görüntü hoş değildi. Hiçbir taraftarımızın da bu görüntüden memnun olduğunu düşünmüyorum. Benim gibi düşünen Trabzonsporlular çok fazla. Çünkü resim kötüydü. Erkan ağlamaklı gibi duruyordu. Uğur transferinde kamuoyuna verilen görüntü ve fotoğraf daha farklıydı. Uğur gelebileceği en büyük takıma gelmiş, resimde gülüyor, mutlu ve bayrağı öpüyor. İki resmi yan yana koyduğumuzda cevap orada var.” 

“Constant, Waris ve Yatabare’yi tanımıyorum. Hangi takımda oynadıklarını bilmiyorum. Cardozo’yu iyi tanıyorum. Klas bir oyuncu. Cardozo’yu nasıl kullanacağınızı iyi bilmek lazım. Bizde Janko vardı. Sağdan soldan bir orta gelmiyordu. Cardozo’yu oynatacaksan, bu oyuncuyu orta sahaya kadar rakibin kullanacağı korner atışlarına getirmeyeceksin. Çünkü fizik olarak buna hazır değil. Vuruş olarak klas bir adam. Cardozo’nun futbolculuğunu tartışırsak kendimizle çelişiriz.” 

“Ben Trabzonspor’un bana verdiği kimlikle yaşıyorum. Kazanacaklarımı Trabzonspor sayesinde kazandım. Görevde olsam da, olmasam da Trabzonspor’u konuşacağım. Bu taşın altına elimi sokacağım. Başka sorumluluk verirseler de koşa koşa Trabzonspor’a hizmete giderim. Ölümüne kadar giderim.”

“Mehmet Ekici’nin frikiklerini övüyorum, biri çıkıyor, ‘Gol atıyor ya çekemiyor’ diyor. Ben bunu kıskanmam. Mehmet’in gol atması için frikik olmasını mı bekleyeceğiz? Mehmet’i neden kıskanayım; o benim kardeşim. Kimliğini taşıdığım takımın formasını giyiyor. Başarılı olursa gurur duyarım. Mehmet iyi olduğunda alkışlarım. Benim öyle kompleksim, egom yok.”

“Trabzonspor’u sadece Trabzon kökenli hocaların çalıştırması yönünde bir beklentim yok. Hak eden insanlar Trabzonspor’da göreve gelsinler. O şans onlara da verilsin. Niye Hamiler, Lemiler, Hamdiler, Sonerler konuşulmuyor da dışardakiler hep konuşuluyor? Onlar bizden daha mı iyi? Dışarıdan gelen teknik adamların Trabzonspor’u bizden daha iyi sahipleneceklerine inanmıyorum. Geçenlerde Almanya’ya Shalke 04 maçına gittim, en güzel yerde ağırlandım. Anos edildim, bütün tribünler beni ayakta alkışladılar.” 

Kaynak: Karadeniz Gazetesi...