Şener'e de As Başkanlık yapan Hayrettin Hacisalihoğlu, Sadri Şener ile Trabzonspor'u tüm kulüplere kavgalı hale geldiğini iddia ederek Trabzonspor'un her anlamda beyaz sayfası açması için Şener'in derhal görevi bırakması gerektiğini belirtti. Hayrettin Hacisalihoğlu'nun kaleme aldığı yazı şu şekilde;

Bugün yapılması gereken!
Sorular, sorular...
Fikstür çekimlerine katılmayarak tavır koyduğu federasyon başkanının seçilmesine kim ön ayak olmuştur?
Yönetime iki üye yerleştirmekten gurur duyarak, “bazı küçük beyinliler bunları idrak edemez” şeklindeki veciz söz kime aittir?
Erdal Atalay için, “O varsa ben yokum”, Selçuk için, “Ben göreve devam edersem o kalacak”, Burak için, “Galatasaray’a vermem, Lokomotif’e sattım” diyen başkan kimdir?
“Kombine bilet almıyorlar” diye suçladığı taraftarı Fenerbahçe maçı öncesi gaza getirip kulübün ceza almasına sebep olacak hareketlere çanak tutan kimdir?
82 puan alan kadroyu dağıtan kim?
Bu futbol ortamında, bu transfer politikası ile üstüne üstlük 3 maçı da seyircisiz oynayacak bir sezon için kombinelere olmayan ilginin kabahatlisi kim?
Duruşmalara ilgi göstermediklerinden yakındığı Trabzonluları, dahası yöneticileri tahsiliyle, görgüsü ile aşağılayan kimdir?
Bu soruların cevaplarını bir kenara bırakalım ve devam edelim: Dikkat ediyor musunuz, Trabzonspor, aşağı yukarı futbol dünyasından herkesle dargın, herkesle kırgın, herkese karşı. Yapayalnız kaldı son günlerde. “Komşularla sıfır sorun” diyerek yola çıkan hükümet gibi mübarek!

TFF’ye aldığı taraflı kararlardan ve Başkan Vekili’nin açıklamalarından, Kayseri ile kalecisi hakkındaki söylemlerinden, Bursa’nın 5. büyük olmasını küçümsemekten, Eskişehir ve Karabük ile şike iddiası beyanatlarından, Fenerbahçe’yi söylemeye gerek yok, Galatasaray ile Burak olayından, Beşiktaş ile sudan sebeplerden, birçok Anadolu kulübüyle başkanlarını, yönetimlerini küçümsemekten kavgalı başkanımız, dolayısıyla kulübümüz. Şimdi sırada UEFA var, alacağı kararlar beklediğimiz gibi çıkmazsa, onlara da cephe açarız.

Hatırlarsanız geçmişte Gençlik Spor Genel Müdürü’nü aşağılamıştı. Galatasaray’ın Arena Stadı yapımından dolayı hükümet aleyhinde olmuştu, şike sürecinde hedef CHP oldu, Grup Başkan Vekili’ni Fenerbahçe divan üyesi olmakla suçlamıştı. Şimdiki bakanın Galatasaray kongre üyesi olmasını gündeme getirmişti. Eski spor bakanından dönemi içinde beklenen yardımlar alınamayınca karşı olmuştu, sahildeki eski fuar alanı tahsisi yapılmayınca belediye başkanı aleyhinde taraftar yürüyüşü son anda engellenebilmişti, vali aleyhine verilen gereksiz beyanatlar sonrası da kırgınlık yaşanmıştı. En büyük güvencesi Şenol hocayı kaç kez haksız yere toplumun önüne attı.

Bunların hepsinde haklı olabilirsin ya da haklı mazeretlerin olabilir. Ancak durum apaçık ortada, kulüp şimdi yapayalnız, varlığında artık bu kulüp hiçbir konuda destek görmez, yardım alamaz, güçlü olamaz. Ne yazık ki, büyük ihtimalle de başarılı olamaz. Kulübün acilen "beyaz simalara", bir "beyaz sahifeye" ihtiyacı var.

Sayın Başkan; bu kibir, bu kompleksle bu megalomani ve bugünkü konumun ile kulübe zarar veriyorsun. Yoruldun yıprandın, güvenirliliğini yitirdin ve yalnız kaldın. Gel Trabzonsporluları daha fazla üzme, kendini de daha fazla yıpratma. Bugün yapılması gereken işi herkesten iyi sen bilirsin, bence gel yakışanı yap.