Ne yalan söyleyeyim, şeklen ben de benzetiyorum İbrahim Hacıosmanoğlu'nu Yılmaz Güney'e. 1982 yılında Cannes Film Festivali'nden Altın Palmiye kazanmıştı Güney.
Trabzonspor'un son 2 yılını film yapsalar, senaryo dalında bi' palmiyesi vardı Hacıosmanoğlu'nun. Gerçek şu ki; Hacıosmanoğlu hepimizden iyi yazar.
Dram mı dedin? Değme dram yazarı böylesini yazamaz; Trabzonsporlu kan ağlıyor.
Ya komedi? Kralını yazdı; tüm Türkiye bize gülüyor.
Bakınız;
"Kafasını toparlaması için yedi gün izin verdik" dedikleri Onur'a, ikinci gün özel uçak gönderip, 'atla gel' dediler. 
Adam da haliyle, "Madem iki günde kafamı toplayacaktım, niye yedi gün izin verdiniz? Hem kafam karışık, hem eşim hasta" diye tersledi Hacıosmanoğlu'nu.
Bu durumun en kârlısı, özel uçağın uçuş ekibi. Çeşme ile Alaçatı arasında, internet üzerinden uçağın akıbetini takip ediyorlardır.
Neyse... Konu dağılmadan sorumuzu soralım:
Ey Hacıosmanoğlu;
Sana özel uçak gönder de kendini rezil et diyen oldu mu?
"Bir lafıyla Tolga'yı sattım"

Tarihte, Trabzonspor'u yaratan efsane futbolcular dâhi başka takımlara transfer olmuştur ancak hiçbir başkan, oyuncusunu satmamıştır.
Hacıosmanoğlu hariç! Kendisi söyledi;
"Onur'un bir lafıyla Tolga'yı sattık" dedi ya başkan...
Ateşte yürüdüm sanki; kanım çekildi. Kirpikleri acır mı bir adamın? Kirpiklerim acıdı!
Kendi kendime, "olamaz, buna inanmıyorum" diye sesli düşünürken 'Tolga Zengin satışının' imzası da Süleyman Hurma'dan geldi:
"Bu kulüpte, emirler aşağıdan yukarıya veriliyor."
Hacıosmanoğlu'nu Hurma ele verdi. 
İşin komik tarafı; Hacıosmanoğlu da bunları anlatması için Hurma'ya 800 bin dolar veriyor.

Onur neden uçağa binmedi?

Sayın Hacıosmanoğlu; takım kaptanının sana ağabey demesiyle övünüyorsun, diğer başkanlardan farklı bir samimiyette ilerlediğini düşünüyorsun ya...
Feci şekilde yanılıyorsun.
Bak sana söyleyeyim;
Onur'un sana ağabey demesi samimiyetten değil; seni başkan olarak görmemesinden.
Yanisi şu ki;
Bir lafıyla kaptanını sattığın oyuncu, Adnan Menderes'te uçağını eskitir başkan...
Bilesin dedim.

Genel Sekreter mi?
Özel sekreter mi?

Kulüpçülükte, başkandan sonra gelen adam Genel Sekreterdir.
Ancak Trabzonspor'da başkandan gayrı, kulüple ilgili verilecek kararlara herhangi bir yönetici müdahil olamadığı için, Genel Sekreterlik de sekreteryaya dönüştürülmüş olabilir.
Kulüpte doktor yok, Genel Sekreter doktor oluyor. Genel Sekreter saha içerisine koşup oyuncunun bileğini ovuyor.
Başkan oyuncuya kızacak, Genel Sekreteri gönderiyor.
Oyuncu cevap verecek, Genel Sekreteri başkana yolluyor.
Yahu ben anlamadım;
Sen Genel Sekreter misin, yoksa özel sekreter mi?