İşye o yazı...
-----------------------------------
Baştan kestirip atalım: Tamam doğru çok eksiği var, Avrupa'dan moralsiz döndü ama dün akşamki Trabzonspor'a; 'sıradan' demek ağır olur belki ama, asla 'sıraüstü' bir havası yok...

Ne yazık ki Trabzonspor'a estetik, hız, farklılık kazandıran tek isim o 'savruk' Alanzinho... Yedek... 
Adrian da bu işe soyunabilir, ondan hayır yok... Sapara geçen yıl beğenilmemiş gönderilmiş, bu yaşta ne kadar gelişme göstermiş ki, geri alınıp umut bağlanmış, forvet arkasına konulmuş. Bir kez rakibi geçmez mi milyon euroluk isim! Hep 2-3 metreye pas...
Henrique aslında topu alırken inanılmaz, ilk bir-iki hareketi de müthiş, ve ne oluyorsa o anda oluyor, belki de beyine oksijen gitmiyor, saçmalamaya başlıyor. 5 yanlış, 1 doğru, 5 yanlış bir doğru... Volkan da tıpkısının aynısı! Eeeee... Adam eksilten yok, seri pas yok... Oyuna tempo kazandırması gerekenler, sadece pehlivanvari boğuşuyor ve her topu kaybediyor.

SIRADAN DEMEYECEĞİM
Henrique-Volkan-Yasin üçlüsünün saçmalıklarına, destekleyicileri Sapara'nın silikliği eklenince, koca ilk yarıda 'sıfır' pozisyonla bitirdi Trabzonspor. Ve bu etkisiz takıma ikinci yarıda etki kazandırması amacıyla sahaya sürülen isim ise ilginç; Halil Altıntop. İyi niyetli ama aldığı 10 pastan 9'unu geriye-yana oynayan isim... Bekle ki düğüm açsın... Olmayınca Alanzinho kozu...
Ancak maçta dengeyi bu hamleler değil, o ana kadar doğru zamanda doğru işler yapan, golü bulan, sabırlı, disiplinli Gaziantepspor'un tek disiplinsizliği getirdi: Maçın tek etkili ismi İbricic atıldı. Ardından Janko bir idmanla sahada! Sonrasında sadece kısa metrajlı kıpırdanmalar, o kadar... Yok, yok, baştaki gibi sabredeceğim; eksiği çok, elini kolunu sallayarak gideni çok, 'sıradan' demeyeceğim!