Bir takımın başarılı olabilmesi için kadro istikrarı şart. Trabzon'da ligin ilk yarısında performansı en düşük oyuncu olan N'Doye dünkü maçın en iyisiydi.
Güçlenmiş, rakipleriyle girdiği ikili mücadelelerinin çoğunu kazandı. Top saklama becerisiyle de takıma katkı yaptı.

Maçın ilk 30 dakikalık bölümünde topa daha fazla sahip olan taraf Trabzonspor'du.

Orta alanda Okay'ın, Onazi'nin ikili mücadelelerdeki başarısı, Castillo ve Olcay'ın top rakipteyken orta alana gelerek yardımları ve yukarıda belirttiğim gibi N'Doye'un her geçen gün artan performansı ile takım bütünselliği içerisinde Osmanlıspor'a göre daha önde olan taraf Trabzonspor oldu.

Trabzonspor'u öne geçiren gol de Uğur'un savunma arkasına attığı topta, Olcay'ın mükemmel vuruşundan kaynaklandı.

35'ten sonra ise Osmanlı'nın girdiği iki net gol pozisyonu gördük. Bu pozisyonlarda Onur başarılıydı.

İkinci yarı ise roller değişti. Osmanlıspor rakip alanda daha rahat görünen taraftı.

Özellikle maçın son 10 dakikalık bölümünde daha fazla vuruşlarda beceri noksanlığından golle buluşamadılar.

Neden böyle olduğu sorusuna verilecek yanıt, Trabzonspor skoru koruma düşüncesini bir kenara bırakmalı. Yanal'ın Bursa maçında yaptığı oyundaki hamlesini gerçekleştirdikten sonra dünkü görüntü ortaya çıktı. Çünkü Osmanlı'nın daha fazla baskı yaptığı sürelerde önde Castillo gibi bireysel becerisi olan ve rakip savunmayı rahatsız eden oyuncunun dışarı alınması yanlıştı. Yerine giren Medjani ve fiziksel anlamda düşüşte olan Onazi, öne çıkmak yerine savunmanın içine girerek oynadıkları için dönen topları da Osmanlı tarafından kazanıldığında sonucu değiştirebilecek pozisyonlar doğaldır ki çoğaldı. Alınan 3 puan büyük önem taşıyor. Trabzonspor adına tebrik edilecek konu ise oyuncuların performanslarının artması. Bu da ilerisi için büyük ümitler veriyor.