SAMSUN (AA) - Oyuncu-Yazar Bahadır Yenişehirlioğlu, "Anlıyoruz ki bu kalkışma sadece Türkiye'deki askeriyenin içindeki insanların organize ettiği bir şey değil, uluslararası bir planın uzantısı." dedi.

TRT'de yayınlanan bir dizide de rol alan Yenişehirlioğlu, İlkadım Belediyesince İbrahim Tanrıverdi Sosyal Bilgiler Lisesi'nde düzenlenen "Darbeler Tarihi ve 15 Temmuz Konferansı"na katıldı.

Türkiye'nin darbeler tarihi konusunda bilgi veren Yenişehirlioğlu, 15 Temmuz darbe girişiminin bugüne kadar yapılan hiçbir darbeye benzemediğini söyledi.

Yenişehirlioğlu, 15 Temmuz'un çok farklı olduğunu vurgulayarak, "Çünkü özgürlüğümüz ve ülke bütünlüğü tehdit altına alınmıştı. Kanlı bir kalkışma olarak başlamış. Başarılı olsaydı süreç devam edecekti. Memleketini, vatanını, milletini seven, canından vazgeçmeyi göze almış insanların tankların, askerlerin, silahların karşısında vücutlarını siper etmeleriyle durdurulmuş bir kalkışmaya dönüştü." ifadesini kullandı.

Yaşananlar, kalkışma sonrasında detaylı incelendiğinde, enteresan ve kritik bilgiler ortaya çıktığına dikkati çeken Yenişehirlioğlu, şöyle devam etti:

"Anlıyoruz ki bu kalkışma sadece Türkiye'deki askeriyenin içindeki insanların organize ettiği bir şey değil, uluslararası bir planın uzantısı. İçinde CIA, Amerika'nın da olduğu bir çalışmanın çok uzun vadeli, küçük küçük yapı taşlarını öre öre 15 Temmuz'a kadar bizi getirdiği bir süreç olduğunu görüyoruz. Türkiye o gün bir kahramanlık destanı sergiledi. Kendi hayatlarından vazgeçmeyi şeref bildi insanlar. Empati yapın ve kendinizle özdeşleştirin. Köprüde tek başına bir kadınsınız, yanınızda erkeğiniz, evladınız, destek olacak kimse yok. Karşınızdaki silahlı insanlara karşı başörtülü, mantolu bir hanımefendi olarak gidip onlara direniyorsunuz. Bu çok yüce bir şey. İnsanlar tankların altına kendilerini attılar ve kurşunların hedefi oldular. Yaralandılar ama vazgeçmediler. Yanlarında arkadaşları öldü ama onlar vazgeçmedi. Böyle şanlı bir direniş neticesinde bu kalkışmayı savuşturduk."

"Alnı secdeye gelen insanlardan zarar gelmez" diyerek pek çok imkanın bu insanlara tanındığını anlatan Yenişehirlioğlu, "Kapı komşumuz, arkadaşımız, dostumuz olmuşlar. Aramıza girmişler, sızmışlar. Normal bir hayat yaşamışlar ama daimi olarak içlerinde düşmanlığı, hep farklı bir düşünce sistemini barındırmışlar." diye konuştu.

- Hakim karı-kocanın itirafları

Yenişehirlioğlu, 15 Temmuz sonrası tutuklananların itiraflarına bakıldığı zaman çok enteresan bilgiler ortaya çıktığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"İtirafçı bir karı-koca. Birisi hakim, birisi savcı, cahil insan değiller. Adalet tesis eden bir vazife yapıyorlar ama ifadelerinde şu yer alıyor. Diyorlar ki 'Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu seçimi yapılacağı zaman abilerden birisi ziyarete geldi. Bize (Fetullah Gülen efendimiz, Peygamber Efendimiz (S.A.V.) ile görüşmüş. Peygamber Efendimiz kendisine bir liste vermiş. Kime oy kullanılacağı, kimin seçileceği yazıyormuş) dedi. (Madem Peygamber Efendimiz böyle bir listeyi Hocaefendiye verdi, o zaman buna uymak bizim sorumluluğumuz) dedik ve listedeki isimlere oy kullandık. Oy verdiğimiz kişiler seçimi kaybedince şöyle dedik, (Acaba yanlış bir liste miydi?)'. Mantığı algılayabiliyor musunuz? Bunu söyleyen cahil bir insan değil. Bu insanları bu noktaya ne getirdi? Toplum olarak Kur'an-ı Kerim'i okumadık. Onun bize ne söylediğiyle dertlenmedik. Peygamber Efendimizin sünnetini ve hayatını gözardı ettik. O zaman ayarı kaçtı işin. Ayar taşı kaybolunca biri çıkıyor ve diyor ki 'Ben akşam Peygamber Efendimiz ile görüştüm'. O böyle dediği zaman insanlar inanır hale geliyor."