Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, Ramazan Bayramı’nda vatandaşları beslenmelerine dikkat etmeleri konusunda uyardı. Kurum tarafından yapılan açıklamada, Ramazan ayı boyunca günlük öğün sayısının azalması ve beslenme düzeninde meydana gelen değişiklikler nedeniyle, bireylerin bayramda psikolojik olarak daha fazla yemek yeme eğilimine girdikleri belirtildi. Bu davranışın ise hazımsızlık başta olmak üzere, sindirim sisteminde bazı sağlık problemlerine neden olduğu ifade edilerek, geleneksel olarak bayramda şeker, lokum, şekerleme, çikolata, şerbet, tatlı ve tuzlu hamur işleri (börek, baklava vb). sıklıkla ikram edildiği ve bu gıdaların kan şekerini hızla yükselten, enerji içeriği yüksek gıdalar olduğu kaydedildi.
Ramazan ayı boyunca yavaşlayan metabolizmanın tekrar düzelebilmesi, vücut ağırlığının dengede tutulabilmesi için bayramdan sonra yeterli ve dengeli beslenmenin yapılması gerektiği vurgulanarak, bunun yanı sıra öğün atlamamanın, bol su içmenin ve düzenli fiziksel aktivitenin yapılması gerektiği ifade edildi.

Bayramda birdenbire sık tüketmenin sindirim sistemi rahatsızlıklarının yanı sıra kan şekerinin hızlı yükselmesine de neden olarak çeşitli rahatsızlıklara yol açabileceğinin altı çizilen açıklamada şunlar kaydedildi:

“Vatandaşların bu nedenle bayram ziyaretlerinde sunulan ikramlara dikkat etmeleri, aşırıya kaçmamaları, yeterli ve dengeli beslenme ilkelerini unutmamaları gerekmektedir. Yeterli ve dengeli beslenmek için, dört temel besin grubunda bulunan çeşitli besinler en az 3 ana ve 2 ara öğünde yeterli miktarlarda alınmalıdır. Bu besin grupları; süt ve süt ürünleri grubu, et-yumurta-kuru baklagiller grubu, sebze ve meyve grubu ile ekmek ve tahıllar grubudur. Bu gruplarda yer alan besinler her öğünde yeterli miktarlarda tüketilmelidir. Bayram sabahı hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalıdır. Kahvaltıda kızartma, kavurma yöntemleriyle pişirilmiş besinler yenilmemelidir. Bayram ziyaretlerinde geleneksel olarak tatlı ikramı olacağından kahvaltıda şeker, bal vb. tatlı besinler bulundurulmamalıdır. Domates, salatalık, maydanoz, taze biber vb. çiğ sebzeler bolca tüketilmeli, az yağlı peynir tercih edilmelidir. Yumurta haşlanmış olarak yenilmeli, sucuk, salam, sosis vb yağlı besinlerden, börek vb. hamur işi gıdalardan uzak durulmalıdır. Ekmek olarak tam buğday unlu, kepekli ya da çavdar ekmeği tercih edilmesi kan şekerini kontrol altında tutar ve tokluk hissi verir. Ramazan süresince iftar ve sahur olan iki ana öğün, bayramın başlamasıyla birlikte sabah, öğlen ve akşam olarak 3 ana ve en az 2 ara öğüne dönüştürülmelidir. Besinler iyi çiğnenmeli, yemekler hızlı yenilmemelidir.
Ramazan bayramı boyunca şeker, şekerli gıdalar (tatlılar, çikolata vb) tüketimine dikkat edilmeli, çevrenin ısrarcı tutumlarından ve aşırı yeme eğiliminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır. Eğer tatlı tüketimi çok isteniyorsa hamurlu, şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar tercih edilmelidir. İkramda bulunurken ise hamur işi tatlılar yerine sütlü tatlılar, taze veya kuru meyveler; şerbetler yerine taze sıkılmış meyve suyu, az şekerli limonata, ayran vb. içecekler sunulmalıdır.

Bayram süresince ve bayramdan sonra sıvı alımı arttırılmalı, günde yaklaşık 1.5- 2 litre su içilmeli, sıvı tüketimini artırmak amacıyla öğünlere ayran, taze sıkılmış meyve suyu, az şekerli limonata ve az şekerli komposto gibi sıvı gıdalar eklenmelidir.
Sindirim sisteminin düzenli çalışması ve kabızlıktan korunmak için lif (posa) içeriği yüksek olan sebze, meyve ve kuru baklagiller tüketilmelidir. Yetişkin bireyler imkanlar dahilinde günde 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmelidirler. Lif (posa) içeriği yüksek bu besinler aynı zamanda kan şekerinin de hızla yükselmesini engellerler.”

“YAŞLILAR VE TANSİYON HASTALARI KAHVE VE ÇAY TÜKETİMLERİNE DİKKAT ETMELİ”

Açıklamada, diyabet, kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon gibi kronik hastalığı olanların uyguladıkları diyete bayram süresince de uymaya özen göstermeleri gerektiği vurgulanarak, özellikle diyabet hastalarının tatlı tüketmekten kaçınmaları önerildi. Ebeveynler tarafından çocuklara ve gençlere bayramda ikram edilen şeker, çikolata ve şekerli besinlerin sık tüketilmemeleri bu besinlerin tükettikten sonra çocukların dişlerini fırçalamaları konusunda gerekli uyarıların yapılması gerektiği belirtildi. Özellikle yaşlılar ve tansiyon hastalarının gün boyu kahve ve çay tüketimlerine dikkat etmeli, aşırıya kaçmamaları, bitki çaylarını tercih etmeleri gerektiği ifade edildi. Ramazan boyunca gece kalkıp sahur yemeği yeme alışkanlığının, ramazandan sonra gece yeme alışkanlığı şeklinde sürdürülmemesi gerektiği bildirildi.

Bayramda şeker ve şekerli ürünlerin satın alınırken Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan izinli olmasına, son kullanma tarihinin geçmemiş ve ambalajının bozulmamış olmasına dikkat edilmesi gerektiği belirtilerek, “Ramazan ayı boyunca beslenme düzeni ile birlikte bireylerin fiziksel aktivite düzenleri de değişmektedir. Oruç tutan bireyler, fazla enerji harcamamak ve iftar vaktinden önce acıkmamak için daha önce uyguladıkları egzersiz programlarını bırakmaktadırlar. Bu durum ise gereğinden fazla beslenen ancak hareketsiz kalan bireylerde kilo artışına neden olabilmektedir” denildi.