Arınç, MİT'in PKK ve Öcalan ile görüşmeler yapması konusunda; "MİT görüşmesi gerekirse bir şekilde yolunu bulur, görüşür. MİT mutlaka Türkiye'nin güvenliğini yakından ilgilendiren bu örgütün tesirsiz kalması noktasında elinden geleni yapar" dedi.

Arınç, Ak Parti'ye yeni katılan Numan Kurtulmuş, Süleyman Soylu, Osman Can gibi isimlerin, Başbakan Erdoğan sonrası Genel Başkanlığa gelebileceğine dair iddiaların sorulması üzerine; "Ak Parti yarışmacı bir parti. Saydığınız isimler değerli isimler, her biri parti genel başkanlığı yapmış, kendine göre başarılı olmuş, kendisine saygınlık uyandırmış insanlar. Ak Parti'de herkese görev var. Ben bu isimlerin lider olacağını bugünden bilmem ve söyleyemem. Ama Ak Parti içinde görev alan herkes Ak Parti'nin ilkelerini bağlı olduğu takdirde her göreve gelebilir" dedi.

"3 DÖNEM SINIRINA CAN SİMİDİ GİBİ SARILDIM"

Ak Parti tüzüğünde yer alan 3 dönem sınırlaması dolayısıyla bu dönemden sonra milletvekili olamayacağını hatırlatan Arınç siyasi geleceği ile ilgili şu açıklamalarda bulundu; "Bu dönem sonuna kadar Bursa milletvekiliyim. Bittiği gün benim bir daha aday olmayacağım çok açık. Ben önümüzdeki seçimlerde milletvekili adayı değilim. Çok yorucu bir siyaset sürecinden geliyorum ve 3 dönem sınırına da can simidi gibi sarıldım. Bunun ötesinde hiçbir beklentim yok. Elbette Ak Parti'ye bağlı kalacağım hayatımın sonuna kadar. Ama milletvekili, bakan ya da belediye başkanı olarakta görev yapmak niyetinde değilim."

GAZ-FREN POLEMİĞİ

Arınç, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan arasında yaşanan gaz-fren tartışmasınında hükümetin parçalandığı anlamına gelmediğini belirterek; "Hükümetin ekonomi politikasında bir çatışma yok. Söylenen sözler ekonomi yönetiminin kendi arasında parçalandığını göstermez. Şu an tartışılan konu cari açık konusudur. Hükümet cari açığın daha da asgariye indirilmesi için çalışmalar yapıyor. Bu hükümetin başarılarının en büyük payı ekonomi yönetimine aittir. O atışma güzel bir atışma bence, buradan alacağımız dersler elbette vardır" diye konuştu.

"MİT GÖRÜŞMESİ GEREKİRSE GÖRÜŞÜR"

PKK ile görüşmelerin MİT aracılığıyla yapılmasının normal olduğunu ve gizli servislerin görev tanımında bunun yer aldığını söyleyen Arınç; "MİT görüşmesi gerekirse yolunu bulur görüşür. MİT yapı bakamından Başbakanlık'a bağlı, o yüzden Başbakan'a bilgi veriyorlar. MİT mutlaka Türkiye'nin güvenliğini yakından ilgilendiren ve herkesin kanayan yarası olan terör eylemlerinin ve bu eylemleri finanse ve organize eden bu örgütün tesirsiz kalması noktasında; eylemsizlik olabilir, silah bırakma olabilir, elinden geleni yapar" dedi.

Arınç, MİT'in Abdullah Öcalan ile de görüşmüş olabileceğini ifade ederek Öcalan'ın sürece dahil edilmesi konusunda; "Bizim dönemimizde Abdullah Öcalan ile MİT görüşmüş olabilir. Ama Öcalan avukatlarını dahi kabul etmiyor. Ailesini daha yeni etti. 3'üncü kişilerin görüşmesi kanunen mümkün değil zaten. Her elini kolunu sağlayan 'ben Ada'ya gidiyorum' diyemez. Eğer bu sürecin içerisinde Öcalan ile görüşerek onun örgüt üzerindeki nufüzünu olumlu anlamda kullanmak gerektiğini düşünüyorsa, o teşkilarımız bunu da yapmalı, yapabilmeli" dedi.

"TDK'YA KÜRTÇE-TÜRKÇE SÖZLÜK HAZIRLANMASI EMRİNİ VERDİM"

Arınç, 30 Eylül'de gerçekleştirilecek kongrede Kürt sorunu konusunda yeni açıklamaların yapılacağını belirterek, yapılan çalışmaların çok önemli olduğunu, yeni çalışmalarında yapılacağını söyledi Başbakan Yardımcısı Arınç, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi konusunda atılmış-atılacak adımlarla ilgili şu görüşleri paylaştı; " Türkiye'de bir takım şeyler yapılıyor. Hem de geçmişte idamlık suç olan şeyler yapılıyor. Ret, inkar politikaları geçmişte kaldı. Şimdi artık bir insan kendi kimliğini nasıl rahat ifade edecekse, onun insan haklarına yönelik tüm haklarını veriyoruz. Örneğin Türkçe -Kürtçe sözlük yoktu. Türk Dil Kurumu'na öncelikle öğrencilere yönelik bir Kürtçe-Türkçe sözlük yapılması emrini verdim. Bundan sonra daha kapsamlı bir sözlük hazırlamak için bilim kurulu oluşturdular. Başbakan Erdoğan, kongrede milli birlik ve kardeşliği güçlendirecek yeni açıklamalar yapacak.

OBAMA SEÇİMDEN SONRA YAPTIRIMDA BULUNABİLİR

Arınç, Suriye konusunda ABD'nin sözlü olarak tepki göstermesine rağmen yaptırımda bulunmamasını Başkanlık seçimlerine bağlayarak, Obama'nın seçim sonrasında yaptırımlarda bulunmasını beklediğini ifade etti.