Güreş, "İçimizden gidip İran güvenlik güçlerine teslim olanları İran tekrar PKK terör örgütüne anlaşma gereği teslim ediyordu. Çünkü İran devleti ile PKK terör örgütü arasında bu yönde gizli bir anlaşma var" dedi. Kendisinin İran’da bindiği bir takside silah, bomba ve şarjör yakalatınca 5 yıl hapis yattığını anlatan Güreş, cezasının ardıdan İran’ın kendisini Türkiye’ye teslim ettiğini söyledi.

PKK terör örgütünün İran’daki kolu PJAK üyesi Ahmet Güreş, İran Bazargan sınır kapısındaki yetkililerce, 24 Nisan günü Gürbulak Hudut İlçe Emniyet Amirliği’ne teslim edildi. Siyasi iltica ile Fransa’ya giden ve 2003 yılında Türk vatandaşlığından çıkarılan 51 yaşındaki Kahramanmaraşlı Ahmet Güreş, 1994 yılında İran’a gittiğini söyledi. Diyarbakır’da Fırat Dağıtım ve Gündem Denge Velat Dağıtım şirketlerinde yapılan aramalarda ele geçirilen DVD’de ’Gerilla’ adlı klasörde örgüt mensupları arasında yer alan Ahmet Güreş’e ait örgütsel bilgiler Erzurum Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianameye eklendi. Kod adı ’Şexo Tercan’ olarak gösterilen Ahmet Güreş’in örgütten ödül olarak bir silah ve terfi aldığı belirtildi. CEMİL BAYIK’LA AVRUPA’DA GEZMİŞ

PKK’da birim sorumluluğu görevi yapan Ahmet Güreş, Fransa’dan 1988 yılı içerisinde Cuma Kod adlı Cemil Bayık ile Belçika, Hollanda ve Almanya’ya gittiklerini anlattı. Avrupa’da bulunduğu dönemlerde yürüyüşlere katıldığını belirten Güreş şunları anlattı: "1994’de Kani Yılmaz, bana 300 bin Mark vererek İran’da örgüte teslim etmemi istedi. Havayolu ile Almanya’dan İran’ın Tahran kentine, buradan da Urumiye kampına gittim. Parayı Urimiye sorumlusu Rıza Altun’a teslim ettim. Kış aylarında Zagros kampında kaldım. Oradan Hakurk kampına geçtim ve bahar aylarına kadar burada kaldım. Hakurk’ta siyasi ve askeri eğitim aldım. 1996’da Avaşin’e gönderildim ve lojistik birliğine verildim. Sonrasında İran’daki Şehidan kampına geldim ve kaçakçılardan gümrük adı altında para topladım. 2003’de Kelareş kampına gönderildim ve burada da örgüt adına aynı yöntemle para topladım. Ermenistan’a kuryelik yaparak İran’a adam götürüp getirdim. Örgüt yönetim kadrosunun yoz ilişkileri (gönül ilişkisi) yeni katılımlara sorumluluk verilmesi gibi yaşadığım çelişkilerden dolayı koptum. 2007’de Van Çaldıran sınırından İran’a geçtim ve kaçak olarak yaşadım. İran’da bindiğim takside silah, bomba ve şarjörle yakalanınca 5 yıl burada hapis yattım. Daha sonra Türkiye’ye teslim edildim."

’GÜMRÜK VE ERZAK İŞLERİYLE UĞRAŞIYORDUM’

’Silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan Erzurum 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkan Ahmet Güreş, Urumiye’de teröristlerin kendisini alıkoyduklarını bir daha bırakmadıklarını ileri sürdü. Güreş, Hakurk kampında zorla asker yapıldıklarını ifade etti. İran’ın Şehidan kampında 2- 3 yıl kadar kaldığını kaydeden Güreş şu itiraflarda bulundu: "İçimizden gidip İran’ın güvenlik güçlerine teslim olanları İranlı yetkililer anlaşma gereği tekrar PKK’ya teslim ediyordu. Çünkü İran ile PKK terör örgütü arasında bu yönde gizli bir anlaşma var. Ben geri planda yer alıyordum. Gümrük erzak işleri ile uğraşıyordum. Gümrük adı altında aldığım paraları yanımdaki diğer örgüt mensupları ile birlikte İran’dan Türkiye’ye veya Türkiye’den İran’a giriş kaçak yollarla giriş yapanlardan örgüt adına para topluyorduk. Ermenistan’dan Fransa’ya gitmeyi düşünüyordum. Ancak kaçmayı başaramadım."

"TÜRKİYE’DE HİÇ BULUNMADI"

Sanık avukatı Bahattin Fırat ise müvekkilinin Türkiye’de hiç bulunmadığını, daha çok İran, Irak ve Ermenistan’da kaldığına işaret etti. Müvekkilinin teslim edilirken el yazısıyla Uluslararası Hukukun kuralları çiğnenerek teslim edildiğini iddia eden Fırat şöyle dedi: "Neye istinaden teslim edildi detaylar araştırılmamış, tutanaklar düzenlenmemiştir. Müvekkilimin asıl amacı bu işten kurtulmaktır. Bu nedenle gelmiştir. Ancak İran hükümeti farklı bir tutanakla, güya kendisi müvekkilimi Türk makamlarına teslim etmiş gibi göstermiştir. Ahmet Güreş’in bu ülke sınırları içerisinde yasadışı hiçbir terör faaliyeti olmamıştır." Mahkeme Ahmet Güreş’in tutukluluk haline karar verirken duruşmayı erteledi.