61SAAT HABER SERVİSİ – SERKAN KILINÇ - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçrdaroğlu, Trabzon Zorlu Grand Otel’de düzenlene Partisinin İl Başkanları toplantısında fındık ve çay ile ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Son günlerde fındık üreticisinin, üründen istediği parayı alamadığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, Karadeniz’de fındık borsasının kurulması gerektiğini ifade etti. 
Konuşmasına ilkolarak Siirt’te meydana gelen maden faciasına değinerek başlayan Kılaçdaroğlu, “Bir maden kazası, 4 işçimizin cesedine ulaşıldı. Diğer kişilere ulaşılmaya çalışılıyor. Az önce içerde STK yöneticileriyle kahvaltı yaptık. Bir sendikacı arkadaşımız daha yakından ilgilenmemizi istedi. Şu soruyu hep birlikte sormamız gerek. Türkiye neden Avrupa’da iş kazalarında birinci?. Neden iş kazalarında en çok ölümler Türkiye’de oldu. Avrupa’da 1.’yiz, dünyada 3.’yüz. Aklı başında olan yöneticiler yani ülkeyi yönetenler geleceği düşünerek karar alırlar. Bir olay var mıdır? Vardır. Nedir iş kazası. Nereye inecek işçi, yer altına inecek. Veya nereye gidecek 15-16. Katlarda çalışacak. Önlemini alırsınız bütün eksiklikleri giderirsiniz, sonra çalış dersiniz. Biz kaza olduktan sonra önlemini alıyoruz, aklı başında hükümetler kazadan önce önlem alırlar. Aramızda ki fark bu… Bu farklılığı bugüne kadar emin olun bu hükümete anlatamadık. Kaza oluyor işçi hayatını kaybediyor hep beraber ağlyoruz. Avrupalı bunu yapmıyor. Biz her şeyi Allah’a havale ediyoruz. Kendi kusurlarımızı bile Allah’a havale ediyoruz” diye konuştu. 



FINDIK VE ÇAY STRATEJİK ÜRÜN KABUL EDİLMEZSE… 
Trabzon’un stratejik önemine değinerek konuşmasına devam eden Kılıçdaroğlu, “Doğu Karadeniz’in kilit illerinde birisi burası. Trabzon’un, Fatih’ten bu yana önemli bir kent olduğunu bütün dünya biliyor. Yavuz Sultan Selim’in 24 yıl yönettiği, Kanuni Sultan Süleyman’ın doğduğu kent burası. Yani Trabzonlu bir Osmanlı Padişahı var. O nedenle Trabzonlular sadece kenti tarihleri ile değil kültürleri ve sanatları ile ne kadar gurur duysalar azdır. Ressamları var, romancıları, şairleri, ozanları ar. Dolayısıyla Trabzon, Türkiye’nin bereketli illerinden birisidir. Aynı zamanda olağanüstü güzel coğrafyası var. 2 ürünü var. Fındık ve çay.. Çayı Rize ile paylaşır, fındığı bütün Karadeniz ile paylaşır. 2 ürün de bu bölge için stratejiktir. 2 ürün bu bölgenin temel geçim kaynağıdır. Eğer bir hükümet, devleti yöneten bir iktidar bu ürünleri stratejik ürün olarak kabul etmezse, o zaman bu iki üründen beklenen geliri bölge halkı almaz. Almazsa ne olur, çok basit göç verir. İnsanlar iş için başka yerlere giderler. 

ESKİDEN TRABZON’UN 8 MİLLETVEKİLİ VARDI
Trabzonlu kardeşlerim şunu unutmasınlar. Eskiden burası 8 milletvekili çıkarırdı şimdi 6 milletvekili. Neden? Ne oldu? Nüfusu mu patladı. Sanayisi mi patladı? Tarım çok daha mı gelişti? Fındık ve çay üretiminde gerçekten bir  dünya markası mı oldu. Hep kaybediyor. Hep kaybeden Trabzon ve Karadeniz oldu. Ama kaybettirene, oylarımızı yine verdik. Şimdi şikayet ediyoruz. Başkasından şikayet edeceğimize önce kendimizi sorgulamamız lazım. Çay üretimi stratejik üründür dedik bu bölge için. Gidin Türkiye’nin bir bölgesine tamamı kaçak çayla besleniyor. Yani kaçak çay içiyor. Valisi de, kaymakamı, emniyet müdürü, sanayicisi, işvereni, memuru esnafı da kaçak çay içiyorlar. Sonra geliyorlar sizlere bu bölgede nutuklar atıyorlar. “çay böyledir, çay şöyledir” diye… Biz de diyoruz, CHP iktidarında nerede kaçak çay görsek toplayacağız alanda imha edeceğiz. Ya kendi ülkemizin çayını tüketiriz, ya da hiç tüketmeyiz. Bize göre milliyetçilik budur. Lafla milliyetçilik olmuyor” dedi. 



FINDIK BORSASI NEDEN KARADENİZ’DE OLMAZ
Konuşmasına fındıkta yaşanan sorunları hatırlatarak devam eden Kılıçdaroğlu, “Fındık üretimi var ama beklediğimizi geliri elde edemiyoruz. Düşünün dünyada 1 numarasınız. Fındık fiyatını Türkiye’nin belirlemesi lazım. Yıllardır, cumhuriyetin kuruluşundan bu yana fındık fiyatını Türkiye belirlemez. Niçin? Neden Dünya Fındık Borsası Türkiye’de olmaz. Bir malı o ülke üretiyorsa, o malın fiyatını dünyada o ülke belirler. Karadeniz’de neden bir dünya fındık borsası olmaz. Hangi gerekçeyle olmaz. Bir Allah’ın kulu çıkıp bunu aklıyla mantığıyla bana izah etsin. Ben anlamıyorum. Anlamakta da zorlanıyorum. Fındığımız var deniyor, güzel ürettik deniliyor güzel. 1 sene çok iyi ertesi sene durum felaket. Niye böyle oluyor? Devleti yönetenler, hükümet olanlar neden bu soruna kalıca bir çözüm üretemiyorlar. Neden fındık üreticisinin alın terini başkalarına peşkeş çekiyorlar. Üzerinde ben düşünüyorum ama kusura bakmayın önce fındık üreticisinin düşünmesi lazım. “Neden ben bu haldeyim” diye sorgulaması lazım. Hayatı sorgulaması lazım. E Allah akıl vermiş, aklımızı kullanmamız lazım. Yüce yaradan da söylüyor kitabında, “Aklınızı kullanmıyor musunuz?” diye soruyor. E aklımızı kullanalım. Benim aleyhime çalışan, benim alın terimi batılılara peşkeş çekene ben oy vermeyeceğim demem lazım. Ön yargılarımızdan kurtulmamız lazım. Bunu yapabilirsek bu bölgede fındığı da çayı da olduğu yere hak ettiği yere oturtmuş oluruz. İşin özü budur değerli arkadaşlarım” dedi.