Tüm bu kilit noktaları anlatan 'The PKK' adlı kitap geçen temmuzda Alman VDM Yayınevi'nden çıktı. Bu İngilizce kitap, ABD'deki ve Avrupa'daki akademik çevrelerde çok satıyor. Amerikan ve Türk terör uzmanlarının yazılarının yer aldığı kitabın editörleri de çok ünlü Amerikalı iki terör uzmanı.

İşte önümüzdeki yıl Türkiye'de yayımlanacak kitaptan önemli başlıklar:

UYUŞTURUCUDAN YILLIK 2,5 MİLYAR DOLAR GELİR ELDE EDİYORLAR

NATO'nun 2007 Kasım'ında yaptığı takviyeli Ekonomik Komite toplantısındaki verilere göre de, yasadışı narkotik endüstrisi PKK'nın en kârlı kriminal faaliyeti. Pakistan'daki uyuşturucunun ham üretiminden, Irak'ta damıtılmasına, sokaklarda pazarlanmasından PKK tarafından sürülmemiş uyuşturucunun Avrupa'da vergilendirmesine kadar, örgütün narkotik ticaretinin her safhasında yer aldığı ifade ediliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı, Suçla Mücadele Programları Müdürü David M. Luna'nın 2008'deki raporuna göre; uyuşturucu ticareti PKK'nın en çok kazanç getiren kriminal faaliyeti. PKK-Kongra-Gel, İran, Afganistan ve Pakistan'ı kapsayan 'altın hilal' bölgesinden gelen işlenmemiş morfinin güvenliğini sağladıktan sonra tüm Avrupa'da satışını yapmak üzere kendi laboratuvarlarında eroine çeviriyor. Kendi kontrolündeki bölgelerden uyuşturucunun geçişinde uyguladıkları vergilendirme ve bu kaçakçılığı yapanlardan sınırlarda aldıkları haraçlar, bu terörist örgüt için çok önemli bir gelir kaynağı. PKK terör örgütünün yıllık geliri yıllık 50-100 milyon dolar olarak tahmin ediliyor. Başka kaynaklar daha yüksek miktarlarda tahminlerde bulunarak PKK'nın narkotikten elde ettiği gelirin 500 milyon Euro ile 2.5 milyar dolar arasında değiştiğini söylüyor.

SİCİLYA MAFYASI GİBİ

Yvon Dandurand ve Vivienne Chin tarafından hazırlanan ve Nisan 2004'te Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) ile Kanada Dışişleri Bakanlığı'na sunulan 'Terörizm ile Diğer Suç Türleri Arasındaki Bağlantılar' raporunda şu ifadeler var: Yapılan araştırmalara göre, PKK ve Kürt grupları arasındaki işbirliği Sicilya mafya aileleri arasındaki işbirliğine benziyor. PKK uyuşturucu ticaretinin, üretiminden piyasada satışına kadar, her aşamasında yer alan çok katmanlı bir organizasyon gibi çalışıyor. ılk aşama genellikle Pakistan'dan gelen baz morfinden üretimin yapıldığı laboratuvar aşaması, son aşamaysa örgüt tarafından görevlendirilen satıcılarla Avrupa sokaklarında satışının yapıldığı pazarlama aşaması. İstanbul'da 8-10 Temmuz 2008 tarihlerinde, ABD Uyuşturucu ile Mücadele İdaresi (DEA) ve Türk Polis Teşkilatı'nın ortaklaşa düzenlediği Uluslararası Uyuşturucu ile Mücadele Konferansı'nda, ABD hükümeti PKK terör örgütünü önde gelen uyuşturucu kaçakçısı olarak nitelendirmişti. Buna göre PKK, her türlü operasyonu durdurulacak, liderleri yakalanacak ve banka hesapları ve gayrimenkuller de dâhil olmak üzere her türlü malvarlığına el konulacaklar listesine eklenmişti.

GÖÇMEN PAZARINI KONTROL EDİYOR

NATO Takviyeli Ekonomik Komite Toplantısı raporuna göre, göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti PKK'nın uyuşturucudan sonra en çok gelir getiren faaliyeti. PKK, sahte pasaport ve vizelerle yasadışı göç ve göçmen kaçakçılığı faaliyetlerini yürütüyor ve özellikle de Almanya'daki göçmen kaçakçılığı pazarını kontrol ediyor. ınsanlar Avrupa'ya bu sahte pasaportlarla kaçırılıyor ve orada örgüte yakın derneklere iaşe, ibate ve iş sözü verilerek kayıt ediliyor. Bu şahıslara bir iş bulunduğunda da kendilerinden 'üyelik aidatı' adı altında PKK adına haraç toplanıyor. PKK seyahat dokümanlarının sahteciliğinde iki yöntem kullanıyor: Başkası adına düzenlenmiş iltica ve sığınmacı başvurusu belgeleri üzerinde sahtecilik yapılıyor veya daha önceden çalınmış pasaport veya kimlik belgelerinin üzerindeki fotoğraf veya bilgiler değiştiriliyor.

AVRUPA'DA HARAÇ TOPLUYOR

PKK'nın iyi yapılandırılmış suç ağı, Avrupa'daki Kürt kökenli Türk vatandaşlarından, özellikle de işadamlarından haraç toplamalarına imkân tanıyor. Bu türden haraç toplama özellikle batı Avrupa'da çok yaygın. Avrupa ülkelerine PKK tarafından kaçırılan veya getirilen insanlar da gelirlerinin büyük bir kısmını örgüte vermeye zorlanıyor veya kendi iradeleri dışında uyuşturucu işinde kuryelik için kullanılıyor. Terör örgütü bu haraç toplama faaliyetlerini 'devrim vergisi' veya 'gönüllü bağış' olarak adlandırıyor. Bu tür zorla haraç alma faaliyetlerinin mağdurları, maruz kaldıkları tehdit ve cebirden dolayı bu durumu ilgili makamlara bildiremiyorlar.

ROJ TV KARA PARA AKLIYOR

Nakit kuryeliği olarak bilinen nakit paranın sınır ötesine taşınması yöntemi, PKK tarafından karaparanın aklanması amacıyla sıklıkla kullanılıyor. Bağışlardan, Türkiye ve Avrupa'daki işadamlarından toplanan para, güvenilir nakit kuryeleri aracılığıyla, örgütün Kuzey Irak'taki Hêzên Parastina Gel (HPG) olarak bilinen ve Halk Savunma Güçleri bünyesinde bulunan mali birimine getiriliyor. Danimarka polisi Avrupalı ve Amerikalı otoritelerle uyum içinde sürdürdüğü beş yıl süren araştırmaları sırasında PKK'nın ROJ TV ile bağlantılı karapara aklama faaliyetinde bulunduğundan şüpheleniyor.

EN ÇOK SATAN AKADEMİK YAYINLAR LİSTESİNDE

Türkiye'nin Emniyet Genel Müdürlüğü, 2010 Mayıs'ında, ABD'nin başkenti Washington DC'de 'PKK'nın Finansmanı' adlı bir konferans düzenledi. Konferansta terör uzmanı Türk emniyet mensupları, kuruluşundan itibaren PKK ile ilgili çok önemli verilerin yanı sıra rakamlara da dayanarak, 1990'dan itibaren Avrupa'da PKK'ya yönelik operasyonlarından sonra ortaya çıkan gerçekleri anlattılar. İşte bu konferanstaki sunumlar, bu yıl yayınlanan 'THE PKK' adlı kitapta yer buldu. Kitabın iki Amerikalı editörü terör konusunda uzmanlıkları tüm dünyada kabul gören isimler: New York Üniversitesi Terör Merkezi Başkanı Prof. Charles Strozier ve Cincinnati Üniversitesi Ceza Adaleti Bölümü öğretim üyesi kriminolog Prof. James Frank. Son derece titiz ve bilimsel objektiflikle ve iki yıllık bir çalışmayla hazırlanan kitap, Almanya'da ve akademik dil olan ıngilizce yayımlandı. Avrupa ve ABD'deki terör uzmanları ve politikacıların dikkatini PKK gerçeğine çekmeyi hedefleyen 'THE PKK' ABD'de 113 dolara, Avrupa'da 69 Euro'ya satılırken, en çok satan akademik yayınlar listesine de girdi.

BÜTÜN KAYNAKLAR SİLAH ALIMI İÇİN KULLANILIYOR

Eski bir Alman başsavcının ifadesiyle Avrupa'da yakalanan uyuşturucunun yüzde 80'inde PKK bağlantısı var ve bu paranın çoğunluğu silah alımında kullanılıyor. 1984-2006 arasında Türk yetkililerce PKK'ya ait toplam 40 bin 045 adet silah ele geçirildi. Bu silahların üzerindeki ayırt edici marka veya numaralar üreticiler, kaçakçılar veya kullanıcılar tarafından silindiği için büyük çoğunluğunun orijini tespit edilemedi.