"2012'nin ilk yarısı için yüzde 3.5, ikinci yarısı için yüzde 4; yine 2013'ün ilk yarısı için yüzde 2 rakamı da yüzde 3'e çekerek 3+3 şeklinde nihai teklif olarak öngördüğümüz ücret artışını taraflara bildirdik" dedi.

Memurlar ile Hükümet arasında devam eden toplu sözleşme görüşmelerinden ayrılırken gazetecilere açıklama yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 21 gündür sürdürülen toplu sözleşme görüşmelerinin son gününde olduklarını, son saatlerini yaşadıklarını söyledi. ''Kamu İşveren Heyeti olarak, Kamu Görevlileri Sendikaları Heyeti'ne nihai teklifimizi sunduk'' diyen Çelik, teklifin ve sürecin hayırlı olmasını temenni etti.

Ülke ekonomisinin başarısının altında popülist yaklaşımlardan uzak mali disiplin çerçevesinde sürdürülebilir yaklaşımların etkili olduğunu kaydeden Çelik, "Ekonomide popülizmin ne gibi sorunlar açtığını millet olarak geçmişte acı tecrübelerle yaşadık. Ekonomide popülist yaklaşımlar öncelikle bütçeleri tahrip etmekte ve bütçe açıklarına neden olmaktadır. Meydana gelen bütçe açıklarını gidermek için de ya yeni vergi oranlarını artırma yolunu tercih edeceksiniz, ya da daha yüksek borçlanma, daha yüksek faizli borçlanma yoluna gideceksiniz ki bu tablolar az önce ifade ettiğim gibi milletimiz tarafından acı bir şekilde izlendi, yaşandı ve faturasının tümü de milletimize kesildi" diye konuştu.

Ekonomide istikrar bozulduğu zaman bunun zararının kamu çalışanları da dahil olmak üzere sabit gelirlerin ödediğini belirten Bakan Çelik, "Öncelikle şunun bilinmesini istiyorum; Biz emeklilerimizi, memurlarımızı, çalışanlarımızı bu 10 yıllık dönem içerisinde enflasyona ezdirmedik. 10 yıllık süreçte toplam enflasyon oranı yüzde 35.3 iken bu dönem içerisinde ortalama memur maaşındaki artış yüzde 228, en düşük memur maaşındaki artış ise yüzde 316 oranında gerçekleşmiştir. Nitekim 2011 yılında enflasyon farkı olarak ortaya çıkan yüzde 2.7'lik farkı da 1 Ocak 2012'den itibaren tüm memurlarımızın, tüm memur emeklilerimizin ücretlerine yansıttığımızı da belirtmek istiyorum" ifadelerini kullandı.

"10 yıllık iktidarımız döneminde ayrıca en düşük maaş alan memur ile en yüksek maaş alan memur arasındaki makası da düşük maaş alan memur lehine daralttığımızı ve düşük maaş alan memurun lehine olduğunu belirtmek istiyorum" diyen Çelik, şunları kaydetti:

"Son bir yıl içerisinde eşit unvana eşit ücret düzenlemesini gerçekleştirdik ve aynı unvanlar arasındaki eşitsizliği haksızlığı giderdik. Bir başka açıdan konuya bakacak olursak 2012 bütçemiz bildiğiniz gibi 351 milyar TL'dir. Bu bütçe içerisinde personel giderimiz 100 milyar TL yani bütçemizin yüzde 28'ini personel giderleri oluşturmaktadır. Oysa 2012 bütçesindeki yatırım miktarını baktığımız zaman bunun 32 milyar TL olduğunu görüyoruz ve yatırım miktarının bütçe içerisindeki oranı ise yaklaşık yüzde 10 civarındadır.

Bütçedeki personel gideri 2002 yılında yüzde 18 ve 2012 yılında da 30'lara vardığı dikkate alındığında bizim çalışanlara, memurlara, işçilere, emekçilere nasıl baktığımızın en canlı göstergesidir. Yani 2002 yılında yüzde 18 olan bütçe içindeki personel giderleri, 2012 yılında bütçe içindeki payı yüzde 18'den yüzde 30'a çıkmış bulunmaktadır. Bunu kamu oyunun, kamu çalışanlarının, tüm memurlarımızın dikkatine sunuyorum. Tabi çevremizdeki olan hadiseler, dünyamızdaki ekonomik anlamda meydana gelen gelişmeler karşısında 74 milyonun yönetim sorumluluğunu üstlenmiş iktidar olarak tabi ki memurları geçmişte düşündüğümüz gibi bugün de yarın da taleplerine her zaman kapımız açık, her zaman dikkate almışızdır ve her zaman enflasyon üzerinde artışlar gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Ama dünya genelinde yaşanan ekonomik durgunluk ve sıkıntılar karşısında yönetim sorumluluğunun gereği olarak tabi ki her zaman olduğu gibi yine dikkatli ve yine tedbirli yürüyüşümüzü sürdürmeye devam ediyoruz, devam edeceğiz."

"BÜTÜN ÇABAMIZ, MEMURLARA BÜTÇE İMKANLARINI ZORLAYARAK DAHA FAZLA İMKAN SAĞLAMAYA YÖNELİK"

Toplu Sözleşme süreci neticesinde kamu işveren heyeti olarak 2012 bütçesinde artış rakamlarının 3+3 şeklinde olduğunu hatırlatan Bakan Çelik, "2012 yılında birinci yarısı için yüzde 3, ikinci yarısı için ise yüzde 3 artışlar öngörülmüştü. 2011 Ekim ayından beri bu bilinmektedir. Bu müzakere içerisinde karşılıklı olarak masaya oturduk ve 21 günlük yaptığımız çalışmalar neticesinde 2012'nin ilk yarısı için yüzde 3.5, ikinci yarısı için yüzde 4; yine 2013'ün ilk yarısı için yüzde 2 rakamını da yüzde 3'e çekerek 3+3 şeklinde nihai teklif olarak öngördüğümüz ücret artışını taraflara bildirdik" şeklinde konuştu.

Çelik, enflasyonun yüksek çıkması halinde ise geçmiş yıllarda olduğu gibi bu enflasyon farkının ücretlere ilave edileceğinin sözleşme metninde yer almaya devam edeceğini belirtirken, "Bütün çabamız memurlara bütçe imkanlarını zorlayarak daha fazla imkan sağlamaya yönelik olduğunu da bu açıklamam vesilesiyle ifade etmek istiyorum. Netice itibariyle yüzde 3.5 ile yüzde 4'lük artışın neticesinde Bin 633 TL olan en düşük devlet memurunun maaşı 1 Temmuz'dan itibaren Bin 757 TL'ye yükselecek. Bugün Bin 894 TL olan ortama devlet memuru maaşı ise 1 Temmuz'dan itibaren 2 bin 039 TL'ye yükselmiş olacak.

"74 MİLYON VATANDAŞIMIZIN TALEPLERİNİ DE DİKKATE ALDIK"

Devletimiz, milletimiz için vardır, devletimiz için memuruz için vardır, emeklimiz için vardır, çalışanımız için vardır. İmkanlarımızı gerçekten zorlayarak memurlarımıza ne verebiliriz hususundaki hassas çalışmalarımız neticesinde 74 milyonun taleplerini de dikkate alarak bütün vatandaşlarımızın hakkını hukukunu koruma adına memurlarımıza planlanan 3+3'ün üzerinde, yüzde 3.5+4'lük artışı gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Hayırlı olmasını temenni ediyorum"ifadelerini kullandı.

SORU-CEVAP

Açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Çelik, "Memur-Sen, saat 24.00'a kadar yeni bir teklif beklediğini söyledi. Yeni bir teklif bekleyelim mi?'' sorusuna, ''Süreç itibariyle buna bir engel yok. 24.00'a kadar, bir başka yoruma göre sabah 08.00'a kadar süreç anlamında bir engel söz konusu değil ama çok yoğun bir değerlendirme neticesinde bu tekliflere geldiğimizi de belirtmek istiyorum'' yanıtını verdi. Nihai tekliflerini sunduklarını yineleyen Çelik, ''Tekrar ediyorum, bizim yeni bir teklifimiz elimizin altında yok, dosyamızda yok ama 24.00'a kadar böyle bir sürecin olduğu doğru'' diye konuştu.

Uyuşmazlık tutanağının imzalanıp imzalanmadığına ilişkin bir soru üzerine Çelik, Sürecin devam ediyor. Bu süre içinde konfederasyonların temas talebi de olabilir. Bu süre içinde resmi prosedürü de tamamlayacağız'' diye konuştu.

Çelik, bir gazetecinin uyuşmazlık durumunda Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'na gidileceğini söylemesi üzerine, ''İnşallah gitmez'' karşılığını verdi. Çelik, Kurul'un vereceği kararın kesin ve bağlayıcı olduğunu, herkesin uymak durumunda olduğunu ifade etti. Memur sendikalarının eylem kararı aldığının hatırlatılması üzerine Bakan Çelik, ''Bizim memurlarımız hukuka bağlıdır, devletine bağlıdır, milletine bağlıdır. Yaşanan bu süreçler ve bu süreçlerde taleplerin uyuşmazlığı da doğaldır'' dedi.

Bakan Çelik, ''Saat 24.00'a kadar burada mısınız?'' sorusuna, ''Biz sürekli Ankara'dayız'' yanıtını verdi