Trabzon Kadın, Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nin, Kaşüstün’de ki Kanuni Hastanesi ile birleştirilme kararı hem hastane çalışanlarını hemde mahalledeki esnaf ve vatandaşların tepkisine neden oldu. Hastane önünde Türk Sağlık-Sen önderliğinde düzenlenen protesto gösterisine hastane çalışanlarının yanı sıra mahalle esnafı ve vatandaşlar katıldı. Ellerinde taşıdıkları dövizlerle taşıma kararına isyan eden vatandaşlar, karardan bir an önce vazgeçilmesi gerektiğini savundu.



NUMUNE İÇİN EL İLANLARI DAĞITTILAR
Türk Sağlık-Sen Trabzon Şube Başkanı Mustafa Serdar, Numune Hastanesi’nin taşınma kararını hatırlatarak, “Sendika olarak halkın da katılımıyla bu taşınmanın yanlış olduğunu vatandaşların Kaşüstüne muayene için girmeyeceğini hastanene, zarar edeceğini, çalışanların döner sermaye almayacağını çünkü yeni hastaneni bulundğu bölgenin uzak olduğunu yerleşik nüfus olmadığını izah ettik, gayrek gösterdi ama taşınmayı engelleyemedik.. Günlük hasta muayene sayısı 3 bin 750 ile 4 in iken ir anda 250’ye düşen Kaşüstün’deki hastane iki ay içerisinde iflas edince alalacele Numune Hastanesi tekrar eski işlevine döndürülmeye çalışılmaktadır. Taşınmayla birlikte olan yeni çalışana olmuş her ay ödenen döner sermayeleri düşmüş mağdur edilmişlerdir. Şimdi de hastalarını tekrar alabilmek için ‘Numune kapatılmamıştır ilanları ve il ilanları bastırılarak” vatantdaşlara, dolmuşlara ve çevreden hastaneye gelenlere dağıtılmıştır. Ancak vatandaş çoktan ulaşımı kolay ve şehre yakın özel hastane ve diğer kamu hastanelerini tercih etmiştir” dedi.

SAĞLIK BAKANLIĞI HATADAN DERS ALMIYOR
Sağlık Bakanlığının yaptığı hatadan ders almadığını ileri süren Serdar, “Şimdi de 400 kadrolu, 150 taşeron firma elemanına sahip Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanemizi Kaşüstü’ndeki hastaneyle idari, mali ve tedavi yönünden birleştirilmiştir. Bu da yetmemiş 500 kadrolu 200 taşeron firma elemanına sahip Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni de mali yönden Kaşüstüne’ne bağlanmıştır. Bu kararlar bu hastanelerin elini kolunu bağlamıştır. Bu iki hastane bundan öyle hiçbir mali işlem yapamayacak, kendi iradeleriyle bundan böyle hiçbir icraat yapamayacaktır” dedi.

NE YAPMAK İSTİYORLAR
Bakanlık kararı hızlı bir şekilde uygulamaya konulmuş, hastaneyi teslim almak üzere başka hastaneden gelen idiracilerin tavır ve davranışları nedeniyle çalışanlar neye uğradıklarını şaşırmıştır” diye sözlerine devam eden Serdar, “Bu uygulamayı yapanları Başbakanlık dahil her kuruma bildireceğimizi buradan ilan ediyoruz. Bu hastane idiri, mali ve tedavi yönünden tecrübeli çalışanlar varken dışarıdan idareci transferinin almanı nedir.
Kararda ısrar edilmesi halinde öğlık Bakanlığının aldığı hatalı kararın bedelini çalışana ödettiler. İki aydan beri çalışanlar döner sermayelerini yüzde 50 oranında düşmüştür. Bu nedenle yeni yeni maduriyetler yaşanmadan gerek Doğum ve Çocuk Hastanesi ve gerekse Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Hastanesi için alınan karardan geri dönülmelidir. Hatanelerin bütünlüğü bozulmadan sağlık hizmetine devam etmeleri sağlanmalıdır”
Serdar, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Sağlık Bakanlığı ne yapmak istiyor anlamakta zorlanıyoruz. Şehir merkezindeki hastaneleri kapatarak, taşıyarak birleştirerek etkin verimli ve hızlı sağlık hizmeti nasıl sunulacak. Ambulanslarda ve taşıtlarda doğumların gerçeklemesi mi beklenmektedir. Bizler özel hastane karşıtı değiliz ama bu karar sadece özel sağlık kuruluşlarına yarayacaktır”