Genelde istismarcıların çoğu sıklıkla yabancıların değil, çocuğun tanıdığı ve güvendiği kişilerin olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, çocuğu büyütürken onu korumanın yollarını öğrenmenin yararı olduğunu ifade ederek bilgi verdi.

Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Cinsel istismar; ‘henüz cinsel gelişimini tamamlamamış bir çocuğun ya da ergenin, bir erişkin tarafından cinsel arzu ve gereksinimlerini karşılamak için güç kullanarak, tehdit ya da kandırma yolu ile kullanılması olarak tanımlanmaktadır. İstismar çocuk ya da ergen ile kan bağı olan ya da ona bakmakla yükümlü birisi tarafından yapılmışsa bu durum “ensest” olarak adlandırılır. Cinsel istismardan söz ederken bir çocuk ile bir erişkin arasındaki cinsel aktivite üzerinde durulmakla birlikte, iki çocuk arasındaki cinsel aktiviteler; yaş farkı en az 5 yıl olduğunda, küçük çocuğun zorlama ya da ikna ile cinsel haz amacı güden aktivitelere maruz bırakılması durumunda da cinsel istismar olarak ele alınır” dedi.

Küçük çocukları cinsel organlarına dokunarak sevilmemesi gerektiğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Çünkü bu durum, onların özel alanlarının ihlalidir. Çocuk bu şekilde hem mahremiyet ihlaline uğramış olur, hem de başkalarının özel alanlarının kullanılarak onlara şaka yapılabileceği inancını taşır. Ayrıca çocukları cinsel organlarını konu ederek sevmek, onları kendilerini kötü niyetli yabancılardan korumak konusunda yetersiz kılabilir. Çocuk, bir başkası özel alanına dokunmak istediğinde bunun iyi mi yoksa kötü mü olduğunun ayrımını yapamayabilir. Bu sebeple bezlemek, pişik kremi sürmek ve temizlemek durumlarında bile abartıya kaçmamak, aşırı baskı uygulayarak silmemek, çocuğun cinsel organlarıyla oynamamak daha doğrudur. Erken uyarım sağlayıp çocuğun erken cinsel keşiflerde bulunmasını ve mastürbasyonu tetikleyebilir. Çocuğun cinsel organlarını şaka konusu yapmak, göstermesini istemek, onlara dokunmaya çalışmak çocuğun cinsel kimlik gelişimi açısından oldukça sakıncalıdır” ifadelerini kaydetti.

“Çocuk için tanımlanan özel alan aynı zamanda anne-babanın da özel alanıdır”

Vücudun kişiye özel olan bölgelerini, bu bölgelerin gizlenmesi gerektiğini çocuğa iki yaşından itibaren yavaş yavaş anlatılabileceğini kaydeden Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Tuvalet eğitimi vermeye başladığınızda muhakkak mahremiyet eğitimine de başlayın ki çocuk sağlıklı bir dönem geçirsin. Cinsel bölgenin başkalarından gizlenmesi ve anne-baba ve hasta olduğunda doktorlar dışında kimsenin dokunmaması gerektiği çocuğa öğretilmelidir. Çocuk için tanımlanan özel alan aynı zamanda anne-babanın da özel alanıdır. Çocuk anne-babasının bu alanları görmek istediğinde aile izin vermemeli, bu alanların kişiye özel olduğunu belirtmeli ve kimseye gösterilemeyeceğini anlatmalıdır. Çocuğa cinsel organlar, ancak o sorduğunda onun anlayacağı dille ve nazikçe anlatılmalıdır. Çocuğu banyo yaptırırken ebeveynlerin üzerinde cinsel organlarını kapatacak iç çamaşırları olmalıdır ki çocuk mahremiyet kavramını içselleştirebilsin” açıklamalarında bulundu.

Cinsel organlar çocuk sorduğunda anne-baba üzerinden değil, çocuğun kendi cinsel organları ya da kitaplar üzerinden öğretilmesi gerektiğine vurgu yapan Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzu, “Bu şekilde yapıldığında çocuk, kendi özel alanını korumayı, başkalarının da özel alanlarına dokunmamayı ve bakmamayı öğrenecektir. Çocukların cinsellikle alakalı sorularını cevapsız bırakmamak çok önemlidir kendi cinsel tabularımız nedeniyle çocuğu bilgilendirmezsek çocuk bunu sağlıksız bir şekilde ve yanlış öğrenebilir. O anda çocuğun sorusuna verecek cevabınız yoksa bile bunu çocuğa şu şekilde aktarabilirsiniz; bu sorunun cevabını sana nasıl anlatacağımı araştırmam için bana biraz zaman tanı seni bu konuda bilgilendireceğim ya da sorduğun soru hakkında fazla bilgim yok ama senin için araştıracağım birlikte bu konuyu konuşacağız lütfen ben seninle konuşana kadar bekle başka kaynaklardan sorunun cevabını araştırmaya çalışma yanlış şeyler öğrenebilirsin ben sana doğru cevabı vereceğim. Bu konuşma tarzı çocuğunuzla düzgün bir iletişim sağlar ve farklı yollardan bilgiyi almasını ya da deneyimlemesini engeller çünkü siz bilinçli bir ebeveyn olarak çocuğunuzun merak duygusunu tatmin etmiş olursunuz” şeklinde konuştu.