ORDU (AA) - SEFA EYİ - Ordu'nun Çatalpınar ilçesinde babadan oğula yaklaşık 2 asırdır hizmet veren su değirmeni, gelişen teknolojiye rağmen ayakta duruyor.

Merkez Mahallesi'nde tarihi değirmenin çarkını yarım asırdır döndüren Şenel Sarıdiken, AA muhabirine, su değirmeninin 4 kuşaktır babadan oğula devrederek faaliyetini sürdürdüğünü söyledi.

Sarıdiken, su değirmeninin yaklaşık 2 asırdır hizmet verdiğine dikkat çekerek, ''Bu değirmen dedemden babama, ondan da bana kaldı. Dedeme ise büyük dedemden kalmış. Yaklaşık 2 asırdır bu değirmenin çarkı dönüyor. Babamla 1964 senesinde su değirmenini tamir ettirdik. Büyük dedem, dedem ve babamdan sonra şimdi de ben değirmenin taşını döndürüyorum ve bundan gurur duyuyorum." dedi.

Değirmene suyu 500 metre uzaklıktaki dereden kanal açarak getirdiklerini belirten Sarıdiken, şöyle devam etti:

"Değirmene gelen su, kanal vasıtasıyla değirmenin çarkını döndürüyor. Değirmenin oluğuna giren su ise çarka vuruyor. Suyun çarka vurmasıyla değirmen dönmeye başlıyor. Çevre köylerden buğday öğütmek için buraya geliyorlar. Bu değirmende öğütülen un, elektrikli değirmenlere göre daha lezzetli oluyor. Su değirmenleri mısırı yavaş yavaş öğüttüğü için unu yakmaz. Bu yüzden bu değirmenlerde öğütülen mısır ununun yerini, diğer değirmenlerde öğütülen unlar tutmaz."

Sarıdiken, 25 yıl öncesine kadar bölgedeki arazilerde genellikle mısır ile buğday yetiştirildiğini ifade ederek, "Bölgemizdeki boş arazilere artık fındık dikiliyor. Dağ taş her yer fındık bahçesi oldu. Bahçesine mısır ve buğday eken çok az. O yüzden 4 çarkı bulunan su değirmeninin sadece bir çarkı dönüyor." diye konuştu.

- "Ücretsiz hizmet veriyorum"

Geçimini esnaflıkla sağladığını, değirmeni ücretsiz çalıştırdığını kaydeden Sarıdiken, "Her hafta salı ve cuma günleri sabah erkenden gelip değirmeni açıyorum. Civar köylerden getirilen buğdayları haftanın 2 günü burada öğütüyorum. Diğer günlerde ise mobilya mağazam var ve orayla ilgileniyorum. Yıllardır geçimimi sağladığım değirmenin gelirine ihtiyacım yok. O yüzden buradan bir gelir elde etmiyorum ve ücretsiz hizmet veriyorum." ifadesini kullandı.

Sarıdiken, dede ve baba yadigarı tarihi su değirmenini ömrü yettiği sürece çalıştıracağını vurgulayarak, oğullarının bu işi sürdürmek istemediğini, bu nedenle tek korkusunun kendisinden sonra değirmeni çalıştıracak birini bulamamak olduğunu söyledi.

Hasbi Şener ise bahçesinin bir bölümünde mısır ürettiğini, 50 yıldır su değirmeninde mısırını öğüttürdüğünü anlattı. Şener, burada öğütülen mısır unuyla evde ekmek yaptıklarını ve bu ekmeğin çok lezzetli olduğunu sözlerine ekledi.