Görsele iyi bakın.



Ne görüyorsunuz?

Sizleri hiç yormadan ben söyleyeyim.

Onlarca kuzu, hatta resmin geri kalanında göremediğiniz yüzlercesi…

Ama durun bir saniye.

Aralarında bir kurt!

Ayırt etmek zor.

Postu, rengi, duruşu, kulaklarıyla adeta bir kuzuyu andırıyor.

Sesi duymuyoruz ancak, muhtemelen onlar gibi “mee”liyordur bile.

*

Peki neden?

Kuzuların arasında kurdun işi var dersiniz?

Çünkü yeni nesil...

Post modern kurt o.

Eskiden sadece kaslarıyla hareket eder, ırkına/asaletine laf ettirmezdi.

Dahası…

Çoban ve köpeğini bu şekilde atlatırdı.

Avını hak ederdi.

Nitekim şimdiki hali ortada…

Huy değişti.

Onun huyunu değişmesi, dünya düzenini de değiştirdi.

*

Mesela size bir kuzu lazım…

Sürüye öyle üstten üstten bakmayacaksınız artık.

Şüpheci, hatta kurttan kurt olacaksınız.

Teker teker karşınıza alıp, gözünün içine içine bakacaksınız.

Zira dediğimiz gibi, ayırt etmek insanüstü marifet istiyor.

*

İnsan demişken…

Kuzu sürüsünden kurt çıkar da, insan içinden çıkmaz mı?

Çıkar tabi…

Öyle bir çıkar ki, kimden çıktığına şaşar kalırsınız.

Bunun için gereken tek şey kişisel menfaatler.

Azıcık ayağınız kayıversin, yanı başınızdakinin size tutunacak bir dalı kalmasın, o zaman anlarsınız.

Kişisel çıkarların/menfaatlerin kalmadığı yerde iftiralar, suçlamalar, aşağılamalar kol gezer.

Yapılan onca iyilik unutulur, aralarından güne en uygun kötülükler sıyrılıp çıkarılır.

*

İşte bunun için ikili ilişkilerde mesafe önemli.

Gerektiği kadar yakın, gerektiği kadar uzak olunmalı.

Sonrasında hayretler içinde kalmamak için bu önemli.

Ha, azıcık sarsılmanın iyi tarafı da yok mu?

Var tabi.

Yere daha sağlam basmak, kol kola yürüdüklerinize şöyle etraflıca bakabilmek için bu da önemli.

*

Sözün özü.

Şunu asla unutmamak lazım…

İmtihan herkes için.

Düşen için de, ayaktakiler için de…

Velhasıl kelam;

Kazananlara selam olsun.