LAİKLİK TARTIŞMALARI…

Aha da bıraktık terör olaylarını bir kenara…

Bütün olumsuzluklara gözlerimizi kapadık, kulaklarımızı tıkadık.

Yazmıyoruz.

Hem konuşmuyoruz da…

*

İyi bir geleceğin hayalini kuruyoruz sadece.

*

Her şey çok daha güzel olacak.

Huzur, barış, refah…

Bunlardan konuşup, bunlardan yazacağız artık.

Asla düne dönmek yok, önümüze bakacağız.

DERKEN!..

Çıktı bir Kahraman, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde sorun olarak barınan farklı bir konuyu yeniden taşıdı bugüne.

*

T.B.M.M. Başkanı İsmail Kahraman’dan söz ediyorum.

Sayın Başkan, 25 Nisan’da düzenlenen bir konferansta sarf ettiği sözlerle, Anayasa tartışmasını hiç olmadık bir yerden başlattı.

Yeni Anayasada Laikliğin olmaması gerektiği yönünde ifadeler kullandı.

Bu şekilde konuşmakla beraber, durulma sinyalleri veren ortamda gereksiz bir patırtı çıkarmış oldu.

Dahası, dünü unutmaya çalıştığımız yerde, önceki günün dertlerini getirip koydu önümüze.

*

Kendisi, Refah Partisinden gelme.

Hak verirsiniz ki, ne badireler atlatmış.

Yaşadıklarına çok içerlemiş belli.

*

Belli ama…

*

Sayın Kahraman…

O günler mazi oldu.

Size tavsiyem o günlerden zihninizi arındırın ve bu boş tartışmalarla gündemi meşgul etmeyin.

*

Neden mi?

Cevap vereyim:

Eski Türkiye yok artık.

*

Biraz daha açayım;

-BİR: Topluma, Milli İradenin üzerinde hiçbir gücün olamayacağı bilinci aşılandı.

-İKİ: Özellikle askeriyedeki din düşmanlığına son verildi.Örneğin; kışlada olmayan mescit nedeni ile koğuşunda namazını kılan askerin seccadesi artık elinden alınmıyor.

-ÜÇ: Dini eğitimin önündeki engeller çoktan kalktı.

-DÖRT: Başörtüsünü vatandaş ile devlet arasında duvar olarak gören çürümüş zihniyete Mecliste dahi koltuk yok.

-BEŞ: Darbeler ve parti kapatmalar son buldu.

*

Sözün özü Sayın Kahraman;

Geçmişte Laikliği kafasına göre tanımlayıp insanlara zulmedenler çoktan toprak oldu.

*

Sizin göreviniz yersiz korkularla ortamı germek değil, yapılacak olan yeni Anayasa etrafında geniş bir konsensüs oluşturmak, yersiz korkularla ortamı germek değil.

Endişelenmeyin, bi’şeycik olmaz.