Belediye-İş Sendikası Trabzon Şubesi'nden yapılan açıklamaya göre, "Yandaş Hak-İş/Hizmet-İş kendi gözündeki çöpü görmeden, utanmadan sıkılmadan elin gözündeki merteği arıyor. Hizmet-İş yöneticileri yerel seçimlerin ardından özgür iradesiyle Belediye-İş’e üye olan  Trabzon/Ortahisar Belediyesi emekçilerinin anayasal sendika seçme hakkını görmezden gelerek “üyelerimize baskı yapılıyor” yaygarası yapıyor. Yapılan açıklama, herkesi kendisi gibi zanneden, işveren desteği ve baskıyla üye kaydeden Hizmet-İş zihniyetinin yerel uzantılarının menfaati ortadan kalkınca sağa sola çamur atmasından öte bir şey değildir.

Belediye emekçilerinin sendika seçme hakkını özgürce kullanabilmesi, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından Ortahisar’a gelen baharın, özgürlüğün ilk habercisidir. Hak-İş/Hizmet-İş yöneticileri, Kocaeli’nde, Düzce’de, Niğde’de, Erzurum’da, Samsun Çarşamba’da ve daha pek çok yerde belediye işçilerine yaşattığı zulmü unutup işi yüzsüzlüğe vurabilir, ancak bu zulmü yaşayanlar unutmadı.

Biz Belediye-İş’liyiz… Biz hiçbir zaman kula kulluk etmedik.

Belediye-İş yöneticilerinin alnı da mazisi de açık. Biz hiçbir zaman kula kulluk etmedik. Biz hiçbir zaman aklımızı kiraya vermedik. Biz hiçbir zaman dünün hocası, yarının darbecisiyle hatıra fotoğrafı çektirmedik. Ancak her ne olursa olsun, haksızlıklar karşısında da susmadık. 

Genel  Sekreter Yardımcısı Hasan Selim sahaya indi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Selim sahaya indi

Yandaş Hak-İş/Hizmet-İş Trabzon Ortahisar Belediyesinde neden sendika baskısı var yaygarası koparıyor? Hak-İş/Hizmet-İş’in amacı; yıllarca işveren desteğini arkasına alarak işçilere yaptığı baskı ve zulmü gizlemek, özgür sendika seçme hakkına müdahale ederek istifaları ve çözülmeyi önlemektir. Hizmet-İş yalan yanlış açıklamalarla baskı algısı yaratarak, “mağduru” oynamaya, mağduriyet yaratmaya çalışıyor. Ancak güneş balçıkla sıvanmaz. 

Sendika seçme özgürlüğünü kullananları, “sendika baskısı” var diyerek baskı altına almak isteyenler, aynaya bakınca baskıyı yapanların suretleriyle karşılaşacaktır.  

Dün "partinin, iktidarın sendikasıyız" diyerek bazı belediye başkanları eliyle siyasi baskıyı yaptıranlar, bugün utanmadan, arlanmadan yüzsüzce baskıdan bahsediyor.Bu ne arsızlık bu ne yüzsüzlük. 

Dün çalışanlar bizi tercih ediyor diyerek kibirle kasılarak gezinenler, "her istediğimizi yaptırırız, iktidar bizde" diyerek millete tepeden bakıp, işyerlerine uğramayanlar, arkalarındaki destek çekilince oyuncağı elinden alınmış çocuklar gibi ağlaşıyorlar. Biraz olgun olun, gerçeği kabul edin. 

Bugün yaşananlar, dün baskıyla, tehditle özgür sendika seçme hakları ellerinden alınan emekçilerin, oluşan demokratik ortamda, "özgür sendika seçme" haklarını kullanmasından ibarettir.

Ortahisar Belediyesi emekçileri, yandaş Hizmet-İş'e sadece küçük bir fiske atmıştır. Eğer Hizmet-İş, işçiden Osmanlı tokatı yemek istemiyorsa, arsızlığı, yüzsüzlüğü ve zeytinyağı gibi su üstüne çıkmayı bir tarafa bırakmalıdır. İşçinin demokratik tercihine saygı duymayı, hazmetmeyi öğrenmelidir.

Yandaş Hak-İş’in bugün yaşadığı hazımsızlık, dün yediklerinin, bugün bünyelerine verdiği rahatsızlıktandır. Hizmet-İş, sağa sola çamur atmayı bırakıp, emekçilerin kararına saygı duymayı, sendikaların herhangi bir partinin, yapının yandaşı, arka veya ön bahçesi olmaması gerektiğini yavaş yavaş da olsa öğrenmelidir. 

Algı operasyonu yaparak, yaygara koparıp, yandaş yapıları harekete geçirip, “mağdurum da mağdurum” diyerek olmayan bir şeyi varmış gibi gösterip, üyelerimiz üzerinde baskı kurmak da “sendika seçme özgürlüğü”ne açık müdahaledir. Türk Ceza Kanunu’nun 118. Maddesine göre suçtur." ifadeleri kullanıldı.