Süper Lig'in son haftasında ilginç maçlar yaşandı.
Günlerdir kümeye Rizespor mu yoksa Bursaspor mu gidilecek hesapları yapıldı.
Dün Rizespor rakibini yendi. Fakat Trabzonspor öne geçtiği maçta Bursaspor'a yenildi. Busa'da ligde kalırken Rize küme düştü.
Bundan sonra iki şehir arasında gerginlikler başladı.
Rize kanadından bürokratından siyasetçisine takım yöneticilerinden futbolcularına ve taraftarlarına, hatta Cumhurbaşkanı danışmanlarına kadar Trabzon’u suçlayan yorumlar yapıldı.
Trabzon ve Rize şehirlerini birbirine düşürmeye çalışanlar oldu. Fakat komşu iki şehir bugüne kadar bazı Rizesporlu taraftarların tüm çirkinliklere rağmen, hiç böylesine karşı karşıya getirilmemişti.
Rizesporlu taraftarların bazıları sürekli Trabzonspor inadına hep İstanbul takımlarından taraf oldu. Kışkırtıcı panrkatlarla taraftarımızı tahrik etti. Hatta 2010-2011 şampiyonluğumuzla bile alay edecek kadar ileriye gittiler. 34 hafta boyunca yaptığı mücadeleleri bir kenara bırakıp son maçta Trabzonspor’un elinden geleni yapmasına rağmen birilerinin kışkırtmaları hiç ama hiç yakışık almadı.
Trabzonspor camiası da ikiye bölündü. Kimi 'Trabzonspor gerekeni yaptı elinden geldiğince oynadı fakat kazanamadı' yorumunda bulundu. Kimi ise 'Trabzonspor şike yaptı' iddiasında veya imasında bulundu.
Dün sosyal medya bu olaylarla çalkalanırken yorumların en ilginci ise Trabzonspor Divan Başkanı Av. Ali Sürmen'den geldi. Sürmen’in yorumunu paylaşan isim ise eski asbaşkan Hayrettin Hacısalihoğlu oldu.
Sürmen;
"Bu maçın sonucuna göre gelebilecek eleştirileri düşünüp sayın başkan maçtan önce futbolculara hitap edip "Trabzonspor camiasını düşünerek oynayın" demiş midir demişse yapacağı çok iş var dememişse tek iş var. Yoksa bu leke temizlenmez" sözlerini paylaştı.
Bu sözler eleştirilerin hedefi oldu, "Trabzonspor divan başkanı Trabzonspor'un şike yaptı demeye sözü getirmesi yakışık olmadı" yorumları geldi.
Trabzon siyasetinin önemli isimlerinden Nazım Özcan ‘Bu düşüncelerini maç sonrası sosyal medyada paylaşmadan başkanla paylaşmış mı? TS düşmanları avuçlarını ovuştururken bu yapılan divan başkanına yakıştı mı’ diyerek Sürmen’i eleştirdi.
Özcan gibi onlarca taraftar Sürmen’i eleştiri yağmuruna tuttu.
Bakalım Ali Sürmen bu ifadelerine bir açıklık getirir mi?
Kendisine kulüpten bir cevap gelir mi?
CHP İL BAŞKANI İDDİAYI KAYBEDİNCE
Trabzon CHP eski il başkanı Cafer Hazaroğlu’nu dün sabah eşofmanlarıyla Trabzon havalimanından görenler önce bir şaşırdı. Sonra Hazaroğlu’nun AK Parti Trabzon Milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu ile görünce iki kez şaşırdı.
Hazaroğlu, Köseoğlu’na bir hediye verdi. Köseoğlu aslında hediyenin ne olduğunu daha önceden biliyormuş.
Meğer Köseoğlu ile Hazaroğlu referandum öncesi iddiaya tutuşmuş. Hazaroğlu referandumdan hayır çıkacağını Köseoğlu ise evet çıkacağını söylemiş ve ikili iddiaya girmiş.
Hazaroğlu kazanırsa bir kravat, Köseoğlu kazanırsa bir adet eşarp alacakmış.
Hazaroğlu da iddiayı kaybedince sözünde durarak Köseoğlu’na defalarca eşfarbını vermek istemiş ama bir türlü buluşamamışlar. Hazaroğlu dün Köseoğlu’nu arayarak uçak saatini öğrenip eşofmanlarıyla havalimanına gidip hediyesini vermiş.
İşte Hazaroğlu’nu eşofmanlarıyla havalimanına getiren olayın aslı bu şekilde.
AK PARTİ’DE METAL FIRTINA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan büyük kongrenin ardından partinin başına geçmesiyle teşkilatlara mesaj üstüne mesaj göndermeye başladı.
Gönderdiği en etkili mesajlardan bir tanesi de metal yorgunluğu ifadesi idi.
Bu ifade gencinden yaşlısına, eskisinden yenisine partide herkesin kendini sorgulamasına neden oldu.
Konu Ak Parti Trabzon teşkilatlarında da gündeme geldi. Kimileri ‘Artık parti eski kalıplaşmış, muhafazakar yapısından sıyrılmalı’ şeklinde anladı, kimileri ise ‘Partide şu anda görevde olanlar aldıkları sorumluluğu kaldıramadı, işlerini yerine getiremedi, partiyi bugünlere taşıyan isimlere yeniden iş düşebilir’ şeklinde.
Ak Parti’nin kurucuları da geçtiğimiz gün iftar organizasyonunda bir araya geldi. Metal yorgunluğu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözleri bu iftar programında da masada konuşuldu.
Edindiğimiz bilgilere göre de yeni oluşturulacak yönetimlerde, yeni nesil siyasetçilere yol göstermek adına partinin kurucularının da artık görev alacakları.
Evet, yeni yönetimlerde geçmiş ile gelecek buluşacak, partinin gençleri ile AK Parti’ye yıldızını parlatan o kurucu ekip yeniden iş başına gelip yönetimlerde yer alacak.
Kuruculardan bazılarına böyle bir sorumluluğu kabul edip etmeyeceğini 'yeni oluşturulacak yönetimlerde başkan değil de bir ağabey olarak, yönetici olarak yer alır mısınız' diye sorduk.
Partinin kurucularının ortak görüşü ‘Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bile ülkede Cumhur'un başı iken partideki olumsuzlukları görerek iş başa düştü deyip yeniden partinin başına göreve gelmişken, bize seçim yapmak düşmez. Bize verilen her görevi, görevin ne olduğuna bakmaksızın, Reisimizin yolunda davamız uğruna Allah'ın rızasına uygun bir şekilde görev yapmaya devam ederiz’ diyorlar.
ŞİMDİ Mİ AKLINA GELDİ BAŞKAN
Gaziosmanpaşa Belediyesi’nin Trabzon’da verdiği kardeşlik iftarı herkesi şaşırttı. Partililer, belediye başkanları, vatandaşlar. Allah Allah nereden çıktı bu Gaziosmanpaşa işi dediler.
Evet bizler de merak etmedik değil.
Belediye Başkanı Trabzon’a geldi, Yavuz Selim Stadyumu’ndaki iftara katıldı.
Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Usta'nın koluna girerek iftara katılan vatandaşlarla onu tek tek tanıştırdı.
Gaziosmanpaşa Belediyesi Başkanı Tahsin Usta Trabzon’daki organizasyona adeta bayıldı. Karşılanması, ağırlanması, gezdirilmesi, 6 bin kişiye sorunsuz bir şekilde iftar verilmesi ve sonrasındaki Trabzon seyahati.
Çok ama çok memnun kaldığını defalarca dile getiren Başkan Usta’ya 'bugüne kadar neredeydin' diye kimse sormadı.
Biz sorduk, Sohbetimizde ‘Başkanım bir Trabzonlu olarak yıllardır belediye başkanlığı yapıyorsunuz. Ama Trabzon sizin isminizi ilk kez bu kadar yoğun duyuyor. Nereden esti Trabzon iftarı? Yoksa bir yerlerden talimat mı geldi? diye sorduk.
Başkan talimat falan gelmediği, Trabzon’da bir organizasyon yapmayı her zaman düşüdüğünü, Gaziosmanpaşa Belediyesi olarak her ramazanda bir kardeş şehirde iftar organizasyonu düzenlediklerini, bu sene de Trabzon’da bunu yapmayı kararlaştırdıklarını ifade etti.
Allah razı olsun, iyi de düşünmüş. Ama bize kalsa biraz İçişleri Başkanı Süleyman Soylu’nun siyasete başladığı Gaziosmanpaşa bağlantısı ve ağırlığı da Tahsin Usta'nın Trabzon’a gelmesinde önemli bir faktör olmuştur diye düşünüyoruz.
BELEDİYELER KALDIRIMLARI DA MI SATTI
Geçtiğimiz günlerde vatandaş aradı, Değirmendere’de kaldırımların otoparka çevrildiğini, belediyenin bunları görmezden geldiğini, zabıtaların da gelip buralardaki esnafı uyarmak yerine sohbet edip gittiğini iddia etti.
Şaşırdık, Değirmendere'den geçerken göz attık. Gerçekten de kaldırımların üzeri otopark olmuş, vatandaşlar karayolundan yürümek zorunda.
Eyvah ki ne eyvah. Ya orada vatandaşa bir araba çarpsa. Kim olacak sorumlusu araçları çeken işletme sahipleri mi yoksa buna göz yuman büyükşehir veya Ortahisar Belediyesi mi?
Vatandaş şöyle de ilginç bir iddiada bulundu: ‘Bir esnafa sordum, bana belediyeden kaldırımı kiraladığını söyledi’.
Çok inandırıcı gelmedi önce. Sonra aklımıza belediyelerin milletin yolunu özel sektöre kiraladığı bir uygulama gelince yaya kaldırımlarının da belediyelerce esnafa kiralanmış olabileceğini düşündük.
Konuyu hafta içinde daha detaylıca inceleyeceğiz. Bakalım belediyeler kaldırımları kimlere kiralamış, işin içinde siyasi bağlar var mı? Bunları sorgulayıp milletin kaldırımlarının otopark olmaması için mücadele edeceğiz’
SOYLU’YU KIZDIRAN TALEP
Fırsat buldukça memleketi Trabzon’da programlara katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu dün sabah şehirden ayrıldı.
Katıldığı tüm programlarda kendisine ulaşan herkesin taleplerini dinleyen Soylu’nun zaman zaman çileden çıktığına şahit oluyoruz.
Fakat belki de onun yerinde başka biri olsa bu kadar sabırlı olamaz.
Gelen bir kadın, elinde sarı bir zarf var ile çocuğunun bir sınava girdiğini ve sınavı kazandığını, önümüzdeki günlerde kura ile alım yapılacağını ifade etti.
Bakan Soylu’da "hayırlısı olsun inşallah kuradan çocuğunuz çıkar" dedi.
Fakat kadın ısrarla ‘Lütfen bana yardım edin’ diyerek bakan Soylu’dan destek istedi.
Soylu destek olabileceği bir durum olmadığını belirtince kadın tekrar ‘Siz isteseniz yaparsınız’ deyince Soylu haklı olarak sinirlendi ve ‘Ablacığım size yalan konuşup yapacağım mı dememi istiyorsunuz. Ben bunu yapamam. Kura çekilecek diyorsunuz, ben kuraya ne yapabilirim.
Herkesin gözü önünde çekilen kuraya ne yapılabilir Allah aşkına?’ dedi.
Soylu bu tür diyaloglarla çok ama çok sık karşılaşıyor. Alanlara gittiğinde kalabalığın içindeki onlarca kişi talep için Soylu’nun yanına geliyor. Soylu’da bundan rahatsız olmuyor fakat biraz daha mantıklı ve doğru talepler, biraz daha bakana iletilmesi uygun taleplerin Soylu’ya ulaştırılması lazım diye düşünüyoruz.
BU YAŞANAN İLK KUPA KRİZİ DEĞLİMİŞ
Trabzonspor’da geçtiğimiz günlerde alacaklı bir menajer kulübü icraya vermiş ve icra memurları da Bordo-Mavili kulübün 6 şampiyonluk kupasına haciz koydurmuştu.
Yapılan işlem hukuksuzdu ama zaten asıl amaç psikolojik etkiydi.
Bunda da kısmen başarılı oldular, camiada herkes birbirini suçlamaya başladı.
Başkan Usta, haczi haber vermediği için avukatı, müzede haciz yapan memura engel olmadığı için de müze çalışanını gönderdi.
Ancak görevine son verilen müze görevlisi haciz işleminde üstlerine haber vermediği gibi bundan önce de buna benzer bir olaya imza atmış.
İddiaya göre bu görevli arkadaş, Trabzon Şehir Müzesi açılacağı zaman kupalardan birini oraya vermiş.
Asbaşkanla görüşmüş ancak kendi üstlerini ezdiği için hiyerarşiyi bozmuş ve bu da kulüp içinde sıkıntılara neden olmuş.
Haciz olayı da müze çalışanının ikinci olayı olurken, bu sefer işinden de oldu.
