TERÖRİSTLER NEDEN TRABZON’A SALDIRIYOR

Trabzon ard arda gelen terör saldırıları ile sarsılıyor.
Doğu Karadeniz Bölgesi’nde önceleri genelde Giresun kırsalında ortaya çıkan hainler, Trabzon’a sızmayı başardı.  Maçka ilçesi kırsalında önceki 3 olayda askerimize tuzak kuran hainler dün ise, alınan hırsızlık ihbarı üzerine bölgeye giden güvenlik güçlerimize ateş açarak, 1 askerimiz ile bir sivil kardeşimizi şehit ettiler. 
Herkes ‘Yeter artık’ diyor, herkes, ‘Neden yakalanamıyorlar’ diyor. ‘Neden hep biz şehit veriyoruz’ diye isyan ediyor. 
Bilindiği üzere Maçka kırsalı, ormanlık arazilerin yoğun olduğu bir bölge, genelde sisli havanın hakim olduğu bölgeden ağaç yoğunluğu nedeniyle havadan operasyonda görüntü almak neredeyse imkansız. 

Ayrıca bölgede sivil halkında konuşlandığını hesaba katarsak genel bir tarama yapmak havadan operasyon yapmak imkansız gibi. 
Bu nedenle, alınan ihbarlar üzerine güvelik güçlerimiz kırsalda yaya olarak tarama faaliyeti gerçekleştiriyor ve hainler de kurdukları tuzaklarla askerlerimizi pusuya düşürüyor. 
Peki teröristlerin hedefinde ne var. 
Akla ilk olarak bölgenin turizmde lider kent olması geliyor ve şehrin turizmdeki sıçramasının önüne geçmek adına hainler her fırsatta vur kaç taktiği ile şehrimizi güvenliksiz bir şehir olarak göstermeye çalışıyor. 

Bir diğer ve önemli tahmin ise şehrimizin evladı, İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun teröristlerin üzerine bir gölge gibi inip, kısa sürede doğu ve güneydoğuda yüzlerce teröriste kan kusturup bölgede terörü bitirme noktasına getirmesi. 
İşte bu yüzden hainler Sayın Bakan Soylu’nun memleketinde ses getirecek eylemler yapma gayretiyle en profesyonel ekipleriyle Trabzon’a saldırıyorlar. 
Fakat ne yaparsalar yapsınlar, görünen köy kılavuz istemez. Türk milleti, Trabzon halkı bu hainlere gereken dersi vermesini bilir. Her zaman bir ölür bin diriliriz diyen Türk Milleti Bakan Soylu’ya tam destek vererek terörün kökünü kazıması adına üzerine düşeni sonuna kadar yapacaktır. 

TURİZM VE SÜMELA İLE İLGİLİ ÖNEMLİ BİLGİLER…
Trabzon Turizm İl Müdürü Ali Ayvazoğlu göreve geldiği günden bu yana gece gündüz demeden var gücüyle çalışıyor. Çok güzel de işler çıkarıyor. Turizm ile ilgili her konuya yetişmeye çalışan Ayvazoğlu Bakan Soylu’nun da turizmin gelişmesi adına verdiği tam destekle, şehirle tam koordinasyon halinde çalışmalarını sürdürüyor. Turizm ile ilgili merak edilen çok önemli konular üzerine Ayvazoğlu Pazartesi günü bir basın toplantısı düzenleyecek. 
Toplantı da çok merak edilen ve 2018 yılında açılacak denilen  Sümela Manastırı’ndaki son durumu ve ne zaman hizmete  gireceğini açıklayacak olan Ayvazoğlu, turizmle ilgili çok farklı ve gündeme gelmeyen bilgiler de verip, rakamlarla turist sayılarını geçmiş yıllarla kıyaslayarak açıklayacak. 
Bakalım toplantıda ne tür sürprizler gündeme gelecek. 

BÜYÜKŞEHİR TOPU MÜFTÜLÜĞE ATTI 
Trabzon’un turizmde çekim merkezi yerlerinden biri olan ve Camiye çevrilen Ayasofya ile ilgili sorun bir türlü aşılamıyor. Geçtiğimiz günlerde bir vatandaş Trabzon Büyükşehir Belediye Whatsap hattına Ayasofya’nın neden karanlık bırakıldığına dair şikayetini iletmiş. Fakat Trabzon Büyükşehir Belediyesi yetkilileri konunun Trabzon Müftülüğü sorumluluğunda olduğuna dair cevap vermiş. 
Evet her ne kadar Diyanet’e bağlı bir yer olsa da, Ayasofya sadece Trabzon için değil Türkiye için önemli bir eser. 
Böyle bir eserin aylardır karanlıkta bırakılması şehirde kurumlar arası koordinasyonun ne denli zayıf olduğunu gözler önüne seriyor. 

Belediyeler arasında yaşanan koordinasyonsuzluğun sürekli gündeme geldiği şehrimizde, kurumlarla belediyeler arasında yaşanan bu işi birbirinin üzerine atma olayı, tarihi Ayasofya’nın karanlıkta kalmalarına göz yummaları, gerçekten hayret verici. 

İMPERİAL KRİZİ VE MİLLETVEKİLİ 
Trabzon’da ortak iş yapılmaz, Trabzon’da ortaklık olmaz denir her zaman ama bir kurum var ki tam 52 ortağı ile 500 kişiye istihdam sağlayan bacasız bir fabrika. 
Hastane yönetimi önceki gün basının huzuruna çıkıp adeta isyan ettiler. 
Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Çelebi Karayollarından, belediyeye, TTSO’dan Trabzon valiliğine kadar bürokrasi ve STK arasında yaşadıkları sıkıntıları bir bir anlattı. 
Gayet doğal ve samimi bir şekilde basının da desteğini istedi. 
Özellikle Trabzon Valisi’nden 1.5 yıldır randevu alamadıkları iddiası Vali Yavuz’u oldukça rahatsız etti. Fakat Vali böyle birçok talebe ülkenin ve şehrin yoğunluğu nedeniyle halen daha cevap verebilmiş değil, tabi ki bu bir mazeret değil, belki işin içinde başka bir şeyler vardır Vali Yavuz’un söyleyemediği. Ama ne olursa olsun, böylesine büyük bacasız bir fabrikanın 52 ortağı olan bir hastanenin sorunlarının şehri yönetenler tarafından dikkate alınması gerekir. 
Gelelim işin başka bir boyutuna, hastanenin 52 ortağından bir tanesinin de Trabzon Milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu olması, ve milletvekiline rağmen Vali Yavuz’un randevu krizinin patlak vermesi gerçekten çok ama çok ilginç bir durum. 

Ya bundan Milletvekilinin haberi yok, ki bu biraz imkansız gibi, ya da işin içinde gerçekten kamuoyuna açıklanmayan başka bir şey var. 
Konuyla ilgili Trabzon Büyükşehir Belediyesi dün harekete geçmiş, aynı şekilde Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’da.
Böylesine önemli bir sağlık kuruluşu ile şehrin arasının açık olması kimseye fayda sağlamaz. İnanıyoruz ki Trabzon Valisi Sayın Yücel Yavuz’da bu haklı isyan karşısında büyüklüğünü göstererek soruna çözüm bulunması noktasında üzerine düşeni yerine getirecektir. 

GENEL MERKEZ TRABZON’A BAŞARISIZ DEMİŞ
AK Parti Trabzon Gençlik Kolları’nda yeni başkan arayışı devam ederken, Ankara’ya giden 9 kişinin büyük bir şok yaşadığı öne sürüldü.  
Gelen bilgilere göre Ak Parti Genel Merkez Gençlik kolları, Trabzon’un başarısız olduğunu rakamlarla Trabzon’dan gelen gençlere göstermiş, ve kendinizi başarılı görmeyin demişler. 
Hatta bir mektup dağıtma olayıyla ilgili de genel merkez Trabzon’un üzerine düşeni yapmadığını ifade etmiş.
Ve oraya giden 9 kişi ile ilgili olumlu bir dönüş te olmamış. Dışardan bir isim bakın demişler. 
Son gelen bilgilere göre de Genel Merkez Trabzon İl Gençlik Kolları Başkanlığı’na dışarıdan bir isim atayacakmış.
Bu isim sır gibi saklanırken, Milli Türk Talebe Birliği Trabzon Başkanı Nuri Aydınlı ismi kulaktan kulağa yayılmaya başlandı. 

Parti’nin üniversite teşkilatında, Karadeniz Gençlik Kulüpleri Federasyonu’ndan ve MÜSİAD’da görev 
alan Aydınlı’ya ise şimdiye kadar böyle bir teklif gitmediği ifade ediliyor.  
Yine (TÜGVA) Türkiye Gençlik Vakfı yönetiminden Sefa Küçükali’de Gençlik Kolları Başkanlığı için konuşulan isimler arasında. 
İsimlerin konuşulmasında, genel merkezin istediğini atamasında bir sakınca yok. Sonuçta bu bir hiyerarşi düzen. 
Ama merak ettiğimiz bu genel merkezdekiler, sayın  genel başkan da dahil kaç yıllık AK Partili. Ne zaman partiye üye olmuşlar. Ve yıllardır bu partinin yükünü çeken bayrak asan, su taşıyan, gazete dağıtan kişilerle ilgili nasıl böyle bir ön yargıya varmışlar. 

Başarısız buldukları kişilerin girdiği seçimleri, yaptığı işleri, çalıştığı isimleri,  sağladığı başarıyı veya başarı yolunda gösterdikleri gayreti hiç mi görmek istememişler. Buna çok da anlam veremedik. 
Ama AK Parti Genel Merkezi’ne bir uyarı yapalım, partinizin artık bir küskün yaratma lüksü yok, bir kırgın, bir parçalanma bir bölünme bir dağılma lüksü hiç yok. O nedenle Trabzon’daki gayretleri insanların emeğini hiçe saymadan kırmadan dökmeden bu işler halledilmeli.  

GENEL MERKEZ’DEN 75’LİK YÖNETİM TALİMATI 
Bilindiği üzere siyasi partilerde yedek yöneticilik pek önemsenmez ve yedekte olmayı da kimse istemez. Genelde siyaseten ismi çok konuşulmayan, istekli olmayan kişiler partiye olan sadakatlerinden ötürü yedekte isimlerinin yazılmasına müsaade ederler. 
Fakat şimdi işler değişiyor. 
Çünkü  Ak Parti Genel Merkezi tarafından yeni yapılan düzenlemede İl Yönetimlerinde yedek yönetici sayısı 50’den 25’e düşürüldü. 
Ve önümüzdeki aylarda yapılacak olan kongrede il yönetim kurulu asil listeye girecek isimler mutlaka bir yerlere, meclis üyeliğine, belediye başkanlığına, milletvekilliğine aday olacaktır. (her ne kadar genel ve yerel seçimlerde görev almayacaklar dense de bu kural her seçim deliniyor) Hal böyle olunca da yedek yönetim kurulundaki 25 isim çok ama çok kıymetli olacak. 
Genel Merkez’de bunun farkında ve konuyla ilgili illere ’75 kişilik il yönetim kurulu asil listesi oluşturuyor gibi listelerinizi oluşturun’ uyarısında bulunmuş.

İşte bu nedenle AK Parti’de artık yedek olmak ile asıl olmak arasında çok bir fark kalmadı bu nedenle yeni dönem il başkan adayları çok büyük bir havuzdan kolayca seçim 75 kişiden oluşan bir yönetim listesi yapabilecek.