Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Köln’deki darbe karşıtı gösteriye Türkiye’den telekonferans yoluyla katılımın engellenmesini çifte standart olarak yorumladı ve Alman makamlarına sert eleştirilerde bulundu.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısının gündemine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya’da darbeye karşı düzenlenen mitingde dev ekrandan canlı yayınla konuşma yapmasına izin verilmemesine ilişkin değerlendirmede bulunarak, "O alanı doldurarak aynı Türkiye’deki milyonlar gibi demokrasiye inandıklarını ortaya koydular. O mitinge katılan herkese yürekten teşekkür ediyoruz. Ancak Alman bakanlarının göstermiş olduğu çifte standardı da belirtmeden geçemeyiz. Şimdiye kadar 4 bin 500 teröristle ilgili, Türkiye’nin aradığı teröristle ilgili dosya ve dava var. Bunlarla ilgili devam eden çok sayıda mahkeme var. Alman derin devletinin çetelerinin gerçekleştirdiği NSU davası var. Bu kadar çok bu mahkemeler karar almakta zorlanır, bunları senelere yayarken, ne hikmetse Alman Anayasa Mahkemesi Sayın Cumhurbaşkanımızın mitinge telekonferansla katılmasını 24 saatten az bir süre içerisinde mahkeme kararı ile yasaklar. Maşallah Alman adaletine. Bu kadar hızlı çalışabilen, diğer dosyalarda niye bu kadar yavaş çalıştığını da anlamamız mümkün değildir. Bu, açık bir çifte standarttır. Kabul edilebilir bir durum değildir" ifadelerini kullandı.
"Alman yetkilileri demokratik olarak izin alınmış mitinge Sayın Cumhurbaşkanımızın telekonferansla katılmasını, yani ifade özgürlüğü hakkının kullanılmasını nasıl olur da engellerler?" diyen Kurtulmuş, "Kaldı ki dünyanın her yerinde kendi ülkelerinin diasporasına hitap etmek isteyen siyasetçiler telekonferanslarla bu tür toplantılara katılırlar. Bu anlamda da almış oldukları kararın hiçbir rasyonalitesi olmadığını açıkça ifade etmek isterim. Sayın Cumhurbaşkanımız daha önceki Almanya’daki mitinglere katılmıştı" şeklinde konuştu.
Türkiye’nin çok ağır bir darbe tehdidiyle karşı karşıya kaldığını anlatan Kurtulmuş, "İlk andan itibaren isterdik ki her ağzını açtıklarında demokrasiden, ifade özgürlüklerinden bahseden dostlarımız, ilk andan itibaren bu darbeciler kim olursa olsun bunlara karşıyız diyebilselerdi. Bu darbe teşebbüsünün arkasında FETÖ’nün olduğu ortaya çıkmadan evvel bunu söyleseler çok daha değerli ve anlamlı olurdu" dedi.
Türkiye’nin demokrasi nöbetine devam ettiğine dikkati çeken Kurtulmuş, herkesi 7 Ağustos Pazar günü Yenikapı meydanına davet etti. Kurtulmuş, demokrasi mektebinin mezuniyet töreni olduğunu belirterek, bir kere daha millete teşekkürlerini sundu.

"BU ÖRGÜTLE HERHANGİ BİR ŞEKİLDE İLİŞKİSİ OLAN HERKES KAMUDAN AYIKLANACAKTIR"
Kurtulmuş, açıklamaları sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Kamuda yapılacak çalışmalara yönelik bir soru üzerine Kurtulmuş, "Bu örgütle (FETÖ) herhangi bir şekilde ilişkisi olan herkes kamudan ayıklanacaktır. Ancak, bunu yaparken de ilişkisi olmayan hiçbir kimseye en ufak bir zarar gelmeyecektir. Yani, bu çete mensuplarına merhametle hareket etmeyeceğiz ama bunu yaparken de asla adalet duygusundan şaşmayacağız. Adalet prensibi içerisinde, kurunun arasında yaşta yanmamasına dikkat edeceğiz. Herhangi bir hata olursa da bu hataları düzeltiriz" dedi.

ASKERLİK SÜRESİNİN KISALMASI
Askerlik süresinin kısalacağı iddialarının sorulması üzerine Kurtulmuş, "669 No’lu KHK, TSK’nın yeniden yapılanmasının ana çerçevesini oluşturuyor ama her şeyi içermiyor. Bundan sonra bu ana çerçevede askerlik süresi de dahil olmak üzere ilgili çalışmalar yapılacak. Uzman orduya geçiş süreçleri hızlandırılacak, hususlar belirlenerek süre tamamlanacak" diye konuştu.

FETÖ LİDERİNİN İADE SÜRECİ
FETÖ lideri Fethullah Gülen’in iade sürecine ilişkin soruya Kurtulmuş, "Biz hukuken elimizden gelen her şeyi yaptık, bundan sonra da yapacağız. Herhalde dünyada hiçbir kimsenin 15 Temmuz darbe teşebbüsünün Türkiye’yi işgale hazırlama teşebbüsünün FETÖ ile ilgili olduğu konusunda en ufak bir tereddüdü yoktur. Tereddüdü olanların da herhalde saf kategorisinde değerlendirilmesi gerekir. Ben Amerika’nın hiçbir yöneticisinin saf olduğunu zannetmiyorum" karşılığını verdi.
Kurtulmuş, Katoliklerin ruhani lideri Papanın açıklamalarına ilişkin, "Hemen adamlarını göndersinler, Türkiye’de 100 tane adamı çevirsinler, 99’u FETÖ değildir derse biz de bir şey bilmiyoruz demektir. Oturdukları yerden sanki birtakım şüpheler var gibi demeçler vermelerini doğru bulmayız" diye konuştu.

"GENELKURMAY BAŞKANLIĞI SEMBOLİK BİR MAKAM DEĞİL"
Bir soru üzerine Kurtulmuş, "Genelkurmay Başkanlığı sembolik bir makam değil, Genelkurmay Başkanlığı TSK’nın genel koordinasyonunu yapan karargahın başındaki kişidir. TSK’nın başındaki komutandır. TSK’nın bütününün başkomutanı da Sayın Cumhurbaşkanıdır. Kuvvet komutanlarına değil, Başbakan ve Cumhurbaşkanı isterse herhangi bir askeri personele de talimat verebilir, böylece çok daha rahat hareket edebilecek bir zemin ortaya çıkmış oluyor" şeklinde konuştu.
İstihbarat biriminin yeniden organizasyonuna ilişkin bir soru üzerine Kurtulmuş, "İstihbarat birimlerinin yeniden organizasyonu ile ilgili çalışma şahıslarla ilgili bir çalışma olmayacaktır. Öyle bir istihbarat birimi kuralım ki bu istihbarat birimi Türkiye’nin yurt savunmasının, vatan savunmasının gerektirdiği en teferruatlı bilgiye sahip olsun. Bu istihbaratı vatandaşından bilgi almak şeklinde değil, bu istihbaratı devletin emniyetini sağlamak için kullanabilecek bir teşkilat haline dönsün. Bununla ilgili çalışmalar sürdürülüyor. İsimlerle ilgili bir çalışma değildir. İstihbarat birimlerinin yeniden yapılandırılması gündemdedir" dedi.
Memurların izinlerinin tekrar verilmesi konusunda net bir tarihin verilemeyeceğine işaret eden Kurtulmuş, bunun bir tedbir amacıyla olduğunu ifade etti. ’İngiliz ordusundan Türkiye’ye müdahale hazırlığı’ olduğu yönündeki iddiaların sorulması üzerine Kurtulmuş, "Sadece bir duyumdur. Herhangi bir resmi açıklama İngiltere tarafından gelmedi" dedi.
Kurtulmuş, bir soru üzerine, "40 yıllık bir hazırlık. Soru çalmışlar, adam yerleştirmiş, bilgileri almışlar. Kozmik odadaki bilgiler, nerede bunlar? Uludere. Türkiye’deki faili meçhul cinayetlerin arkasında acaba kimler vardır? Kapak açıldı, bu kapak açıldıktan sonra üzerimize düşen ne varsa, geçmişe dönük bunları da temizlemektir. İki önemli ana başlık var; birisi geçmişi temizlemek, bir diğeri geleceğe umutla yürüyecek adımları atmaktır" ifadelerini kullandı.
Almanya Maslahatgüzarının Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldığı yönündeki haberlerin sorulması üzerine Kurtulmuş, "Bu meselenin gereği ile ilgili karşılıklı fikir alışverişinde bulunulacaktır" diye konuştu. Bir soru üzerine Diyanet İşleri Başkanlığının Başbakanlığa bağlı olduğunu anlatan Kurtulmuş, "Diyanet İşleri Başkanlığının bağlantısı doğrudan doğruya Başbakanlığa bağlıdır" dedi.
(İHA)