Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, daha önceden yapıyla bağlantısı olan tüm şirketleri rahatsız edecek şekilde operasyon yapmanın doğru olmadığını söyleyerek, “Suçlu suçsuz ayırımı yaparak, bu yapının göbeğinde olan şirketlerin üzerine gitmemiz lazım” dedi.
Bir programa katılan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Tüfenkçi, enflasyon, darbe girişimi ve etkilileri, FETÖ’ye ait şirketler, ÖTV ve faiz indirimi gibi birçok konuda görüşlerini açıkladı. Enflasyon hakkında konuşan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, amaçlarının enflasyon hedeflerini yakalamak olduğunu söyledi. Tüfenkci, “Bundan sonraki gidiş düşme eğiliminde olur diye tahmin ediyorum. Amacımız enflasyon hedeflerini yakalamak. Alkollü ve tütün konusunda yapılan zamların etkisi var. Bir de tabi mevsimsel etki var. Ekonomik anlamda çok büyük endişelere sevk edecek rakamlar değil. Önümüzdeki ay düşme seyrine tekrardan girecektir. Darbenin etkisi yoktur. Varsa bile ağustosta görülür, endişe edilecek bir durum yok” şeklinde konuştu.

"BU YAPININ DEĞİRMENİNE SU TAŞIYANLARI BULUP CEZASINI VERMEMİZ LAZIM"
Darbenin olumsuz sonuçları hakkında konuşan Tüfenkci, şunları söyledi:
“Maliyet hesaplaması için çeşitli bakanlıklarca çalışılıyor. Çeşitli göstergeler alarak oluşturduğumuz bir rakam var. Yaklaşık 100 milyon doların üzerinde, 300 milyon liralık bir rakama tekabül eden bir zarar olduğu tahmin ediliyor. Net rakam ortaya konmuş değil. Çünkü maddi zararlar var, moral zararı ve demokrasiye zararı var. Bunların ileride çıkaracağı zararları söz konusu. Borsa ve dövizdeki dalgalanmalardan dolayı zararlar var. Darbe girişiminden sonra Türk ekonomisinin ne kadar sağlam olduğunu bir defa daha gördük. Sanki böyle bir darbeyi Türkiye yaşamamış gibi ekonominin unsurları faaliyetine devam etti. Millet esasında kendi ekonomisine de Türkiye ekonomisine de sahip çıktı ve güvendiğini gösterdi. Darbe girişimi sonrası hiçbir malın fiyatı anormal şekilde artmadı, spekülatif hareketler olmadı. Türkiye’de 8 bine yakın şirket vardı. Ama bunların tamamının FETÖ denen yapının içinde olduğunu söylemek mümkün değil. Suçlu suçsuz ayırımı yaparak, bu yapının göbeğinde olan şirketlerin üzerine gitmemiz lazım. 17-25 Aralık sonrası bu yapı ile bağlarını koparmamış olan şirketlerin üzerinde ciddi olarak durmak gerekiyor. Daha önce bu yapıya bağışta bulunan, elamanlarını istihdam eden, dirsek temasında bulunan şirketlerin tamamını rahatsız edecek şekilde operasyonun doğru olmadığını düşünüyorum. Suçlu suçsuz ayrımını yapmamız lazım. İnsanlar kimin suçlu kimin suçsuz olduğunu bilmediği için iş yaptığı şirket konusunda tedirginlik yaşıyor. Gerçekten bu yapının değirmenine su taşıyanları bulup cezasını vermemiz lazım. Aksi taktirde meydanlarda kendini kurşunlara siper edenler bizden hesap sorar."

İFLAS ERTELEMEYLE İLGİLİ DÜZENLEMELER
OHAL öncesinde iflas erteleme ile ilgili çeşitli taleplerin olduğunu kaydeden Tüfenkci, bu noktada iflas ertelemesi hususunda bir takım düzenlemelerin yapıldığını belirtti. Tüfenkci, “15 Temmuz sonrası özellikle bu yapıya müzahir şirketlerin, bu yola daha fazla başvuracağı ve alacaklıları mağdur edeceğine yönelik bilgiler gelmeye başlayınca OHAL döneminde bunu gözlemleyip ileride tekrar gözden geçirilmesi konusunda yaygın bir kanaat oluştu. Piyasalar tarafından da olumlu karşılandı” sözlerini kaydetti.

HAKKARİ VE ŞIRNAK’IN İL STATÜSÜNDEN ÇIKARILMASI
Hakkari ve Şırnak’ın il statüsünden merkez ilçe konumuna gelmesi hakkında da görüşlerini açıklayan Tüfenkci, “Güvenlik şehrinin gelişmesi noktasında Hakkari ve Şırnak’ın coğrafi yapı olarak uygun olmadığı yönünde genel görüş ve kanaat vardı. Daha uygun olan iki ilçenin il yapılması, Hakkari ve Şırnak’ın da merkez ilçe olması konusunda daha önce de bazı görüşler söz konusuydu. Kamu personelinin il merkezine kaydırılması söz konusu, bir azalma olabilir. Ama bir iç göç olacağını düşünmüyorum. Zaten o insanlar o topraklarda ve o bölgede ticaretlerini yapıyor. İç göç anlamında bir göç olmaz. Hakkari ve Şırnak’a uygulayacağımız önlemlerle oradaki ticari yapının ayakta durması için tedbirlerimiz olacak. Sınır ticareti konusunda bir değişiklik olmaz. Sınır ticaret merkezlerini bu ilçelerde oluşturacağımız için bu merkezlerin hayata geçmesiyle beraber hem Hakkari ve Yüksekova hem de Şırnak ve Cizre için olumlu olacak” şeklinde konuştu.

ÖTV VE FAİZ İNDİRİMİ
ÖTV indiriminin birçok kesime olumlu yansıyacağını vurgulayan Tüfenkci, “ÖTV indirimi hem otomotiv üretimini olumlu etkileyecek hem de araçlarını yenilemeyen taksici ve kamyonet sahibi esnaflarımızı etkileyecek. Bu noktada taksici ve kamyonet sahibi esnaflarımız, araçlarını yenileyecek ve kazançlarının bir bölümünü tamire vermektense kendileri kullanacak. Varlık Fonu, piyasaya yeni bir heyecan, yeni yatırım ve sermaye girişi noktasında olumlu olarak yansıyacağını beklediğimiz bir düzenleme. Faiz indiriminde ise beklentimiz faizlerin düşmesi ve yatırımcımızı kredilere daha kolay erişebilmesi ve daha düşük maliyetlerle kredi kullanılması. Tabi bu işin bir yönü. Bir de bankalar açısından baktığımızda paranın da bir maliyeti var. Maliyeti düşürücü çalışmalara hız vermek riski düşürücü çalışmalar yapmak gerekir. Darbe olmasaydı faizler düşecekti. Ama bu bir risk olduğu için yükselmese de maliyetlere ister istemez yansıyor. Düşme noktasında belki de bir miktar öteleme gerçekleşiyor” dedi. Son olarak askeri birliklerin taşınması hakkında konuşan Tüfenkci, “Bazı askeri birliklerin şehir parkları olması noktasında kanaat var. Ticari anlamda yapılaşmayı her yerde doğru bulmuyoruz. Benim kanaatim bu alanların, darbeye karşı direniş gösteren milletin hizmetine sunmak” diye konuştu.
(İHA)