Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kobani söz konusu olduğunda bakıyorsunuz dünya ayağa kalkıyor. Bugün de bakıyoruz maşallah çifte telli oynuyorlar. Ne olmuş? Şuanda oradan DEAŞ çıkmış. Tamam da o bombaladığınız yerleri yeniden kim onaracak” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İç Anadolu Bölgesini temsil eden muhtarları Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda kabul etti.
Kabulde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen hafta Somali, Cibuti ve Etiyopya’yı kapsayan bir Afrika ziyareti olduğunu anımsattı.
Somali’nin gerçekten dünyanın adeta bir seyirci gibi izlediği fakat Türkiye’nin gerçekten her şeyi ile varlığını hissettirdiği bir ülke olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Somali’de terörün kol gezdiğinin altını çizdi.
2011 yılında terörün Somali’de daha fazla olduğunu, terörün şimdi zayıfladığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2011 yılına göre Türkiye’nin Somali’de yaptığı yatırımlar sebebiyle bir değişimin söz konusu olduğuna dikkat çekti.

“BU ECDAT KALMADI, İNŞALLAH BU ECDADIN TORUNLARI OLARAK BİZLERDE KALMAYACAĞIZ”
Somali için muhteşem sayılabilecek bir terminal binasının açılışını yaptıklarına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir Türk firmasını bunu yaptı ve havalimanından şehre gayet güzel bir yol oldu.O yoldan şehre gittik ve 200 yataklı bir hastaneyi başladık hamd olsun bitti. Onun açılışını yaptık. Hastanenin yanında hemşirelik yüksek okulunun aynı şekilde açılışını yaptık. Birde o külliye içerisinde güzel bir cami yapılmış, o caminin açılışını da gerçekleştirdik. Yine bu arada tabiî ki o insanların kaldıkları yerlerin halini yeniden müşahede ettik. Tekene evlerde, çadırdan, bezden yapılmış çadırların içerisinde yaşayan o insanların halini gördük. Şimdi ben soruyorum, biz değerli muhtarlarımın nazarında bu millet tarihi mesuliyeti itibariyle bu tür olaylara seyirci kalır mı? Bu ecdat kalmadı, inşallah bu ecdadın torunları olarak bizlerde kalmayacağız. Bakın 12 yıl önce bu fakir ülkelere Türkiye’nin verdiği destek 45 milyon dolardı. Şimdi ne oldu biliyor musunuz 4.5 milyar dolar. Bire on… Bütün o Afrika’daki o yoksul ülkelere, her yere giriyoruz. Bunun dışında Orta Asya’da her yere giriyoruz. Nerede fakir, fukara, garip, guraba varsa buralara uzatıyoruz elimizi. Bu kimin sesini yükseltiyor Türkiye’nin. Hangi milletin Türk milletinin ve buna devam edeceğiz” dedi.
Etiyopya, Cibuti, Somali’nin olduğu bölgenin tarihte Habeşistan olarak anıldığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osmanlı Devleti’nin bu bölgeye kadar ulaştığını, bu bölgede adaleti, huzuru sağlamak için yüzyıllarca hizmet verdiğini anımsattı.

“HALEP DEDİĞİNİZ DE KİMSE DUYMUYOR”
Hz. Muhammed’in zulümden kaçan Müslümanları Habeşistan’a gönderdiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabi Osmanlı Devleti’nin buralardan çekilmesiyle birlikte maalesef bu bölgede çok ciddi bir sömürü başladı. Çok ciddi çatışmalara zemin hazırlandı. Bir çok buralara baktığı zaman maalesef sadece altın görüyor. Sadece elmas, kömür, petrol görüyor. Ucuz iş gücü görüyor. Ama biz gerek Afrika’nın tamamına gerek bu ülkelere sadece insani nazarla baktık” dedi.
Türkiye’nin tüm kurumlarıyla orada olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Somali’de yapılacak olan 10 bin konut ile ilgili bilgiler verdi. Somali’de en büyük büyükelçiliklerden bir tanesinin yapılacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyükelçiliğin bu yıl sonu itibariyle biteceğini açıkladı.
Dünyadaki ülkelere bakıldığında hiçbir devletin böyle bir büyükelçilik yapanın olmadığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Konteynerlar içerisinde büyükelçilik yapıyorlar. En güçlü ülkeler dahi. Hani güçlüsünüz. Para var, pul var verin desteği. Her türlü insani yardımlarla, verdiğimiz burslarla, nakti yardımlarla oradaki dost ve kardeşlerimizin yanındayız. Bakın Somali şuanda dünyanın en yoksul ülkelerinden biri. Sadece yoksul değil, maalesef dünyanın kendi kaderine terk edilmiş bir ülkesi. Somali’deki insanlık dramını çözmek için, Somali’deki açlığı, yoksulluğu, istikrarsızlığı gidermek için orada emniyeti sağlamak için hiçbir ülkenin maalesef kılı bile kıpırdamıyor. Kobani söz konusu olduğunda bakıyorsunuz dünya ayağa kalkıyor. Küçük bir yerleşim yeri için bütün dünya işbirliği yapıyor. Oradan ayrılıp gelenler bize geliyor, 200 bin insan biz onları zaten burada ağırlıyoruz. Orada kimse orayı bombalıyorlar. Şimdi bugün de bakıyoruz maşallah çifte telli oynuyorlar. Ne olmuş? Şuanda oradan DEAŞ çıkmış. Tamam da o bombaladığınız yerleri yeniden kim onaracak. Öyle mi? O yerle bir olan yerleri yeniden kim onaracak. İşin geleceğinin hesabını kimse yapmıyor. Oradan ayrılan 200 bin insan acaba geri dönebilecek mi veya geri döndüğü zaman nereye yerleşecek. Bunun hesabını yapan yok. Ama kendilerine Halep diyoruz, Halep dediğiniz de kimse duymuyor. Halep’te bir milyon 200 bin insan yaşıyor. Halep’te tarih, kültür, medeniyet, ekonomi var. Niçin Halep’le ilgilenmiyorsunuz. Gazze dediniz de kimse görmüyor, Mogadişu dediniz de hiç kimse ilgilenmiyor. Biz işte 2011 yılında Somali’ye geniş bir heyetle gittiğimiz de oradaki çalışmaları başlattık ve yeni çalışmaların talimatını verdik. Pazar günü son durumları öğrenmek için oradaydık” ifadelerini kullandı.

“ÖLÜMÜ ÖLDÜRENE ÖLÜM HİÇBİRŞEY YAPAMAZ”
“Biz oralarda olmazsak bizim adaletimiz ne olur?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bizim adalet anlayışımız öyle spesifik bir adalet anlayışı değil. Sosyal adalet bu. Bunun gereğini de yerine getirdik ve getiriyoruz. Oraya gitmememizi isteyenlerde oldu. Dediler orada terör var. Ziyaretimiz öncesinde heyetimizin kaldığı otelin yanı başında canlı bomba ile bir saldırı yapıldı. Beş kişi öldü. İki canlı bomba ölen, üç tane de Somali vatandaşı. Heyetimiz herhangi bir sıkıntı yaşamadı. Çeşitli tehditler savruldu dedik ki, ‘biz geri adım atmayacağız, biz yola çıktık gideceğiz’ dedik ve gittik. Somalili kardeşlerimizde her türlü tedbirleri aldılar sağ olsunlar ve muhabbet içinde onlarla kucaklaştık. Ölümü öldürene ölüm hiçbirşey yapamaz. Bunu böyle bilmemiz lazım. Korkuyu korkutanlara korku hiçbirşey yapamaz bunu böyle bilmemiz lazım. Eğer biz korkarsak Somali herkes gibi kendi kaderi ile baş başa bırakırsak yarın bize toprağın altındaki ecdat hesap sorar. Şehitlerimiz bunun hesabını sorar. Allah bize bunun hesabını sorar. Büyük devlet olma sorumluluğu budur. Bizde korkmuyoruz ve korkmayacağız. Tarih bize ne sorumluluk yüklüyorsa, insan olmak, vicdan sahibi olmak bize ne sorumluluk yüklüyorsa 77 milyon her bir ferdimiz ile biz bu sorumluluğu hakkıyla yerine getireceğiz. Bu küresel vizyon sadece bizim vizyonumuz değildir, sadece bu ülkenin yöneticileri değil bu ülkenin her bir ferdi bu küresel vizyona sahip olduğu için inşallah biz bunları başaracağız. Bu ülkenin bir köy muhtarı köyünün istikbaline dair hayaller kurarken hedefler koyarken artık inşallah ufku somaliye kadar uzanan bir vizyonun da sahibi olacak.”
Cumhurbaşkanlığı Sarayı hakkında muhtarlara bilgiler veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı içerisinde yapılacak olan projelerin tamamlanmasının ardından Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın adının Cumhurbaşkanlığı Külliyesi olacağını söyledi.
(İHA)