CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, kendisiyle ilgili yapılan haberlerin bir delile dayandırılmadığını, haberleri yapan kişi ve kurumların cezalandırılması için Ankara Cumhuriyet başsavcılığında yasal sürecin başlatıldığını söyledi.
CHP Genel Sekreteri Tekin, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, “Tarafıma yönelik son birkaç gündür hiçbir belge, bilgi ve delile dayanmadan, basın yayın ahlak ilkeleri ile hiçbir şekilde bağdaşmayan haberler ile hakaret ve iftira suçu açıkça işlenmektedir. Bu nedenle öncelikle Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili olarak TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e açık çağrımdır; dokunulmazlığımın ivedilikle kaldırılarak gerekli soruşturmanın derhal başlatılmasını derhal talep ediyorum. Aynı zamanda şahsım olarak da bu kasıtlı haberleri yapan kişi ve kurumların cezalandırılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda yasal sürecin başlatıldığını kamuoyunun bilgisine sunarım" dedi.
Tekin, yapılan haberlerde basın meslek ilkelerinin ayaklar altına alındığını iddia ederek, "Mahkemenin yanı sıra, ÇGD; Basın Konseyi ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ne başvurarak, bu yalanları yazanları mesleki açıdan da mahkum ettireceğim" diye konuştu.
Almanya’nın Türkiye’yi BND üzerinden dinlemesinin ortaya çıkması sonrası, AK Parti’nin paniklediğini ileri süren Tekin, "CHP ile BND’yi ilişkili göstermeye ve CHP’yi çirkin bir komploya alet etmeye çalışıyorlar. BND’nin Türkiye’yi dinlemesine itiraz edemeyen ve dilini yutan AK Partililer, hedef şaşırtmak, gündemi değiştirmek için CHP’nin kurumsal kimliğini hedef alıyor. Neyse ki; hiçbir inandırıcılıkları yok” dedi.

“KURULTAYA GÖLGE DÜŞÜRMEYE ÇALIŞAN BU GİRİŞİMİN KİMLER TARAFINDAN YAPILDIĞINI BİLİYORUZ”
Şahsının uzun bir süreden beri istihbarat örgütlerince takip edildiğini bildiğini belirten Tekin, şunları kaydetti:
"Biz BND ile görüştüysek, bu ülkenin MİT’i, istihbaratı ve ilgili kuruluşları ne yapıyormuş? Şimdi soruyorum: Bizim BND ile görüştüğümüzü ispatlayamayanlar, kamuoyunun önüne çıkıp ‘Biz şerefsiziz, biz namussusuz, biz alçağız, biz satılık kalemleriz, iktidarın yalakasıyız’ diyecekler mi? Bunu ispatlayamayanlar, ödeyecekleri bedel karşısında, basın özgürlüğü kılıfının arkasına saklanacaklar mı? Eski Genel Başkanımız Sayın Deniz Baykal’a yönelik komplodaki parmak izlerini gizlemeye çalışanlar, komplo için düzenlenen montajlı kasedi izleyenler, şimdi bu alçak komploya partimizi bulaştırmaya çalışıyor. CHP’lilerin kafasını karıştırmaya, şüphe uyandırmaya ve kurultaya gölge düşürmeye çalışan bu girişimin kimler tarafından yapıldığını biliyoruz. İçlerinde yaptıkları ahlaksızlıklardan dolayı partimizle ilişkisi kesilen kişilerin ve partimizin saflarından uzaklaştırılanların da olduğu bu çete, asla amacına ulaşamayacaktır.’’
(İHA)