Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, İstanbul’un 2071 yılına kadar su problemi olmadığını söyledi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Antalya programı kapsamında Belek Turizm Merkezindeki bir otelde Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve Uluslararası Büyük Barajlar Komisyonu Türk Milli Komitesince düzenlenen Sürdürülebilir Kalkınma İçin Barajlar ve HES’ler Sempozyumuna katıldı.
Açılışta konuşan Bakan Eroğlu, Orman ve Su İşleri Bakanlığının sloganının ‘Su varsa hayat var’ olduğunu aktararak, suyu yönetmenin önemli olduğunun altını çizdi.

"YETERLİ SU VERİLİYOR"
Türkiye’nin su bakımından zengin olmadığına değinen Eroğlu, "Suyu yönetmek için düzenlemeler yapıldı. Su ile ilgili bakanlık kuruldu. Türkiye yarı kurak iklim bölgesinde, su açısından çok iyi yönetmezsek susuz kalabiliriz. İstanbul, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın belediye başkanı olmadığı dönemden önce susuz bir şehirdi. Bazı bölgelere haftada bir su verilirdi. Şuanda suyu çok iyi yönettik, kısa zamanda su kesintilerini kaldırdık. İstanbul’un 2071 yılına kadar su problemi yok. 2003 yılında DSİ’ye geçtim ve 76 şehirde su problemi olduğunu gördük. Türkiye yarı kurak iklim bölgesinde olmasına rağmen suya erişim açısından yüzde 99.9 kadar yeterli vatandaşına su veren ülke haline geldi" dedi.

BİRİKİMİN ÖNEMİ
Suyun medeniyet olduğunu vurgulayan Eroğlu, "Dünyanın en eski su yapıları Türkiye’de. Türkiye’nin ilk barajı Çorum’da. Türkiye’de yağış fazla değil. Mevsimlere göre farklılık gösteriyor. Yaz aylarında yağmur yağmaz. Bölgelere göre çok değişiyor. Su bölgeler arasında değişim gösteriyor. Suyun biriktirilmesi zaruri hale gelmiştir. Su ihtiyacımızın yüzde 70’ini sulamada kullanıyoruz. O nedenle suyu biriktirmek zorundayız. Biriktirme yapılması şarttır. Türkiye Çin’den sonra en fazla baraj ve gölet yapan ülke ünvanını aldı. Birikim yapamazsan ne sulamada ne içmeye nede sanayine su temin edemeyiz" diye konuştu.
Son 13 yılda 320 büyük baraj inşa ettiklerini vurgulayan Eroğlu, "DSİ yeni hedef koydu, 31 Aralık 2019 yılı sonuna kadar bin 71 gölet, baraj ve sulama tesisi yapacaktır. Bu da dünya rekorudur. Bizim ülkemiz deprem bölgesidir. O nedenle buralarda barajlar yapılması ve emniyeti önemlidir. Türkiye’de çok değişik tipte baraj yaptık. Yusufeli Barajı ile Türkiye’nin en yüksek barajını 2018 yılına kadar tamamlayacağız. Ilısu barajı 2017 yılı sonunda hizmete girecek. O da 24 milyon metreküp gövde hacmiyle muhteşemdir" ifadelerine yer verdi.

"4 AMPULDEN BİR TANESİ, BİZİM İNŞA ETTİĞİMİZ HİDROELEKTRİK SANTRALLERİNDEN SAĞLANAN ELEKTRİKLE AYDINLATIYOR"
Barajların faydalarından da bahseden Eroğlu, "Bölgenin iklimine katkı yapar, taşkın koruma, sulama,içme suyu temini açısından da önemlidir. Sağlıklı ve gerekli içme suyunu temin etmeyi barajlara borçluyuz. Barajlar temiz yenilenebilir enerji kaynağıdır. Milli enerji kaynağımızdır. 2003 yılından itibaren o kadar çok baraj yaptık ki, inşaatlar da devam ediyor. Özel sektöre de baraj yapma imkanı sağladık. Türkiye’de şuan yanan 4 ampulden bir tanesi bizim inşa ettiğimiz hidroelektrik santrallerinden sağlanan elektrikle aydınlatıyor. Buda çok önemli. Türkiye’de enerji çok önemli, biz enerjide dışa bağımlıyız. Yüzde 70’ini dışarıdan ithal ediyoruz. Yenilenebilir enerji kaynaklarına çok önem veriyoruz. Türkiye’de şuan kurulu gücün yüzde 33’ü HES’lerdir. Üretim tabi yıllara göre değişiyor. 2003 yılında HES enerji üretimi 26 milyar kilovat saatken bugün, 92 milyar kilovatsaate çıkardık. Bizim ekonomik olarak enerji potansiyelimiz 165 milyar kilovatsaattir. Özel sektörle bunu tamamlamayı hedefliyoruz. Temiz enerji karbon salınımını etkiliyor. Bunu kullanmazsak kömür santralleri yapacağız" dedi.

"GAP 2019’DA BİTİYOR"
GAP’ı 2019 yılında bitireceklerini kaydeden Eroğlu, "Yaklaşık 50 milyar dolarlık projeyi bitiriyoruz. Sulamada ise Türkiye’de 6.5 milyon hektar araziyi suladık. Ekonomik olarak sulanabilir arazı 8.5 milyon hektar, bunu da tamamlayacağız. Türkiye’deki önümüzdeki üç yılı sulama yılı ilan ettik. Türkiye su noktasında çalışıyor" diye konuştu.

"1 MİLYON AFRİKALIYA SU GÖTÜRÜLDÜ"
Dünyada su sıkıntısının hat safhada olduğunu işaret eden Eroğlu, "Özellikle Afrika’da hat safhada. Türkiye olarak biz Afrika’da bir nebze çare olmak için barajlar ve içme suyu kuyuları açıyoruz. 1 milyon 600 bin Afrikalıya su götürdük. Dünyada aç ve susuz kalan insanlara yardım eli uzatılması gerekir. Türkiye olarak elimizden geleni yapmaya hazırız. Ama zengin ülkeler de elleri ceplerine atsınlar. En çok fakir ülkelere yardım eden ülke unvanını kazandık. Afrika’daki susuz insanlara el uzatalım. Bu insanlığın vicdan borcudur. Gelin bu susuzluğun önüne geçen fon oluşturalım. Biz hazırız ama bazı zengin ülkelerden bir ses çıkmıyor. Gelin bu yıldan itibaren bir seferberlik başlatalım" açıklamasında bulundu.
Eroğlu, çölleşme ve erozyonla alakalı, Afrika Yeşil Doğa Projesi’ne büyük destek verdiklerini sözlerine ekledi.

"ARTIK SU AKIYOR TÜRK YAPIYOR"
Devlet Su İşleri Genel Müdürü Murat Acu, havza suyun planlamasını yaptıklarını kaydetti.
Kalkınmada pek çok sektörün ana girdisinin su olduğunu vurgulayan Acu, "Suyun akan her damlasının önemi var. 165 milyon küp su depolamışız, bin 73 gölet ve baraj inşa etmişiz. Eskiden ‘Su akar Türk bakar’ denilirdi, şuanda ise ‘Su akar Türk yapar’ pozisyonundayız. En küçük damlayı harcamadan suyu depolayacağız. 2019 yılının sonuna kadar GAP projesini sonlandırmış olacağız. Önceden 2 yıl kuraklık üzerine çalışıyorduk bunu 3 yıla çıkardık" diye konuştu.
(İHA)